Apple’ın sesli asistan uygulaması olan SİRİ davalık oldu. Davayı, uygulamada sesinin izinsiz olarak kullanıldığını iddia eden Yelda Uğurlu açtı. Uğurlu, avukatı aracılığıyla İstanbul Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi’ne verdiği dilekçede, uygulamadaki sesin kendi sesi olduğunun ve kullanımın izinsiz olduğunun tespiti ile söz konusu kullanımın durdurulmasını istedi. Uğurlu ayrıca, ilan yoluyla kendisinden özür dilenmesini de talep etti.
Davanın ilk derece Mahkemesinde 10 Mayıs 2018’de sona erdiği ve kısmen kabul kısmense red kararı verildiği anlaşıldı. Uygulamadaki sesin Yelda Uğurlu’ya ait olduğunu tespit eden ve bu yönden davayı kabul eden Mahkeme, SİRİ’deki kullanımının haksız olduğu ve kaldırılması yönünden davayı reddetti.
Konuyla ilgili olarak, Siri Türkçe’ye, sesiyle hayat veren, Yelda Uğurlu’nun avukatı Mutlu Çakır’a ulaştık. Kendisine basında bugün yer alan, “Siri’nin sesi kaybetti” şeklindeki haberlerle ilgili görüşünü aldık.
“HİÇ BİR ŞEY BİTMEDİ, AKSİNE SÜREÇ, BİZİM İÇİN DAHA YENİ BAŞLIYOR”
- Mutlu bey, bugün bazı basın yayın organlarında, “Siri’nin sesi davayı kaybetti”, şeklinde haberler yer aldı. Bu dava sonuçlandı mı?
- Hayır, dava sonuçlanmadı. Yerel Mahkeme, ilk derece mahkemesi olarak davamızı kısmen kabul, kısmen de reddetti. Ancak, haberde geçtiği gibi, dava bitmiş, kesinleşmiş değil. Mahkemenin gerekçeli kararını bekliyoruz. Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf kanun yoluna gideceğiz. Üst mahkemenin bu karardaki yanlışlıkları düzelteceğinden kuşkumuz yok. Dediğim gibi karar kesin bir karar değil. Daha yargılama devam ediyor. Haberleri ben de gördüm. Şunu söyleyebilirim, haberde yansıtıldığı gibi hiç bir şey bitmiş değil, hatta her şey yeni başlıyor da diyebilirim.
- Bize bu davadan da kısaca bahsedebilir misiniz?
- Konu yargıda, detaylı bilgi veremem, ancak şu kadarını söyleyebilirim. Biz bu davayı, Apple Türkiye ve NUANCE COMUNICATIONS’a açtık. Müvekkilim, 13.06.2011 tarihinde Nuance firmasıyla bir sözleşme imzalamış ve bu kapsamda, stüdyoya girerek, kendisinden istenen metinleri okumuş ve sesini kaydedilmesine izin vermiş. Ancak, müvekkilimin imzaladığı sözleşmede SİRİ’nin bahsi geçmemektedir. Müvekkilden imza, “Toplu taşıma anonsu gibi yerlerde kullanılacak” denilerek alınmıştır. Müvekkilden böyle bir onayın alınmadığı da yargılama esnasında ortaya çıkmış ve bilirkişi raporlarında da tespit edilmiştir. Biz dava dilekçemizde, sesin müvekkile ait olduğunun, kullanımın izin alınmadan yapıldığının tespiti ile kullanımdan men ve özür talep ettik.
- Peki bu aşamaya nasıl gelindi? Mahkeme davayı neden kısmen kabul kısmen de reddetti?
- Biz de gerekçeli kararı bekliyoruz. Ancak, Mahkeme, 2011 yılında Nuance firmasıyla yapılan sözleşme ile müvekkilin Apple Siri uygulamasında sesinin 2015’de kullanılmasına da onay verdiği sonucuna vardı. Bize göre bu hatalı bir hukuki değerlendirme ve bu nedenle davayı bir üst Mahkemeye taşıyacağız. Zira, 2011 yılında, o tarihte gündemde olmayan bir konuda izin verilmiş sayılmasını anlamakta zorlanıyoruz. 2025’de başka bir teknoloji çıksa ve müvekkilin sesi hologramlara eklense ve müvekkil mağaza önlerinde hanutçuluk yaptırılsa buna da mı onay verdiği kabul edilecek? Uçuk bir örnek daha vereyim, +18 ürün satan bir mağazada sesi bu şekilde kullanılsa buna da mı onay vermiş kabul edilecek? Biz bu kararın üst Mahkeme tarafından ele alındığında kaldırılacağını ve davamızın bu yönüyle de kabul edileceğine inanıyoruz.
- Dünyada bu duruma benzer olaylar yaşanmış mı?
- İşin bu kısmı da ilginç, internette basit bir inceleme yaparsanız, göreceksiniz ki ABD başta olmak üzere hemen bütün ülkelerdeki siri uygulamaları bir şekilde sorun olmuş, Mahkemelik olmuş. Bu davada da Mahkemenin önüne yabancı ülke Mahkemelerinden alınan emsal kararlar getirildi. Hepsi de Siri’ye ses verenlerin kaybettiği davalar. Biz bu örneklere itiraz ettik. Türk Mahkemeleri bağımsızdır. İçtihadı birleştirme kararları hariç, Yargıtay kararları bile bağlamazken, Belçika Mahkemesi kararı Türk hakimini hiç bağlamaz. Kaldı ki, dosya içeriği de bizim haklılığımızı ortaya koyuyor.
- Bundan sonra ne olacak? Süreç nasıl devam edecek?
“TAZMİNAT DAVASI AÇACAĞIZ”
- Bundan sonrasında, gerekçeli karar yazıldıktan sonra, Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yoluna gideceğiz. Ayrıca, davalı APPLE siri uygulaması ile banka ve beyaz eşya reklamlarında da kullanılmasına izin veriyor. Kendisinin de dolaylı yoldan reklamı yapılıyor. Müvekkilin sesi isteği ve onayı dışında reklamlarda kullanılıyor. Bu konuda da çalışma içindeyiz, tazminat davası açacağız. Bakın, müvekkilim, sesiyle para kazanan birisi, Siri ygulamasından sonra sesi sürekli kullanıldığından ve eskidiğinden , bu işlerine de yansıyor. Bu dava süreci de öncesi de kendisini çok yordu ve sıkıntıya soktu. Biz başından beri haklıyız. Davamızı da sonuna kadar götürmekte kararlıyız. Bu dava sadece Türkiye değil, dünyadaki benzer durumdaki sanatçılar için de emsal olacak nitelikte. Bu nedenle başta da dediğim gibi bizim için hiç bir şey bitmedi. Daha yeni başlıyoruz.