TÜRKSAT’ın KİT Alt Komisyonu toplantısında TÜRKSAT Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kemal Yüksek, çift maaş konusunun kamuoyunda sık sık dile getirilmesinden rahatsız olduklarını ifade ederek, “Bizim de çoluğumuz çocuğumuz var. Acımasızca eleştiriler oluyor, özellikle Amerikan menşeili ‘tilki’ televizyonunda ve diğerler televizyonlarda boy boy fotoğraflarımız gösteriliyor. Çift maaş alalım diye bizim bir talebimiz olmuyor. Bize verilen görevi yönetim kurulu olarak hepimiz layıkıyla yapıyoruz. Tüm yönetimimiz toplantılara katılarak görevini yerine getiriyor ama bu tür eleştirilerin olması hepimizi üzüyor” dedi.
“İBRAHİM KALIN KAÇ SEFER KATILDI?”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili ve KİT Komisyonu üyesi Atila Sertel, TÜRKSAT yönetiminde görev alan 8 kişiden TRT eski Genel Müdürü İbrahim Eren dışında hepsinin kamu da üst düzey başka bir görev daha yaptığını belirterek, “Bir kısmı yaptığı yönetim kurulu üyeliğinin hakkını gerçekten veriyor ama bir kısmı da hiçbir toplantıya katılmadan yönetim kurulu üyeliği ücreti alarak, aile bütçesine katkı sağlıyor. Biz bunu söyleyeceğiz. Kimse alınmasın. TÜRKSAT yönetiminde TRT eski genel müdürü İbrahim Eren dışında hepsinin başka bir işi var ve TÜRKSAT yönetim kurulu üyeliğinden aldıkları ücret ikinci maaş niteliğinde.
Örneğin ben 2015 yılında Türksat yönetimine atanan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı İbrahim Kalın’ın 6 yılda kaç sefer toplantıya katıldığını merak ediyorum. Bunu bizlere ve kamuoyuna açıklarsanız memnun olurum. Türksat’taki yönetim kurulu ödemelerinin de yüksek olduğunu görüyoruz. 2019 yılında yönetim kurulu üyelerine 1 milyon 543 bin TL, 2020 yılında 2 milyon 31 bin TL ödeme yapılmış. 8 kişiden oluşan TÜRKSAT yönetimine aylık kişi başı 21 bin lira ödeme yapılıyor. Bu rakam 2021 yılında daha da artmıştır. 2022 yılında gelen zamlarla birlikte yönetime ne kadar ödeme yapılıyor açıklama bekliyoruz” diye konuştu.
Kamuda görev yapan üst düzey bürokratların maaşları yetersizse düzenlemeye gidilmesi gerektiğini ifade eden Sertel, maaşların yetersizliği gösterilerek pırasa doğrar gibi yönetim kurulu üyeliği dağıtılmasına karşı olduklarını vurguladı.
ÖRNEKLERLE AÇIKLADI
PTT ve Ziraat Bankası’ndan da örnek veren CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, şöyle devam etti:
“Liyakatlı, birikimli insanlar devlet kademesinde görev aldığında o kişilerin gerçek anlamda hak ettiği maaşı vermezseniz, buna alternatif çözüm üretmeye gidilir. Ki öyle de oluyor. Örneğin geçmişte PTT Genel Müdür Kenan Bozgeyik döneminde maaşlar az bulunduğu için bir kişi hariç tüm yönetim kurulu temsil ve ağırlama giderleri adı altında tüm özel harcamalarını kurumun kasasından karşılamışlardı. Yine Ziraat Bankası yönetim kurulu üyelerine banka tarafından verilen kredi kartı ile hesapsız kişisel harcamalar yapıldığı ortaya çıkmıştı. Biz bunları makamları karalamak için yapmıyoruz. Biz Sayıştay’ın tespitleri doğrultusunda eleştirilerimizi dile getiriyoruz. Biz kişilerle uğraşmıyoruz ancak devletin kasasından çıkan paraların da yönetim kurulu üyelikleri dağıtılarak har vurup harman savrulmasına karşıyız.”
“YANLIŞA YANLIŞ DİYECEĞİZ”
Kamuda ikinci, üçüncü maaş alanları sık sık gündeme taşıyan CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz da, “yanlışa yanlış” demeye devam edeceklerini belirterek, “Ülkemizde binlerce genç ve yetenekli beyinler varken KİT yönetim kurullarına maaşına katkı sağlasın diye atamalar yapılması doğru değil. Bir güreşçinin devlet bankasının yönetimine atandığı bir düzende bizlerin de bunu kamuoyunun gündemine getirmesi elbette normal. İki hatta üç görevi de aynı anda yürütürüm diyerek kimse kendini vazgeçilmez sanmamalı” dedi.
CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu da kamudaki üst düzey bürokratların maaşları yetersiz geliyorsa, dolambaçlı yöntemlere başvurmak yerine kanuni düzenlemeler yapılması gerektiğini vurguladı.