Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, katıldığı bir televizyon programında gündeme dair açıklamalarda bulundu. 31 Mart’ta yapılacak olan Mahalli İdareler Yerel Seçimlerinden sonra yeni vergilerin getirileceği iddialarına yanıt veren Şimşek, sosyal medyadaki polemikleri ciddiye almadıklarını ifade etti.
“BİZİM EN ÖNCELİKLİ HEDEFİMİZ ENFLASYONU TEK HANEYE İNDİRMEK”
Yaptıkları ekonomi planlarının 3 hedefi olduğunu söyleyen Şimşek, “Bizim en öncelikli hedefimiz enflasyonu tek haneye indirmekti. Enflasyonu ideal olarak düşük tek haneye indirmek. Fiyat istikrarından çok uzağız ama hedefimiz bu. Programın özü dezenflasyondur. İkinci hedefimiz bunu destekleyecek nitelikte mali disiplinin yeniden tesis edilmesidir. Mali disipline baktığımızda bütçe performansı iyi. Deprem felaketi yaşadık. Bütçe açığı çok arttı. Bütçe açığının yüzde 3'ün altına çekilmesi ana hedeflerimizden bir tanesidir. Borcun da milli gelire oranını kalıcı şekilde yüzde 40'ın altında tutmaktır. Cari açığı uygulayacağımız politikalarla milli gelire oranla yüzde 2,5'in altına çekmek. Sürdürülebilir cari açık. Dış borcu aşağı çekmek, ihtiyaç duyulan rezervi kalıcı şekilde sağlamak. Bu da üçüncü hedefimiz” açıklamasında bulundu.
“KKM'DEN KADEMELİ OLARAK TAM ÇIKIŞ ÖNGÖRÜYORUZ”
Ekonomik çalışmalar çerçevesinde iki unsur öne çıktığını söyleyen Şimşek, “Bu hedeflere ulaşmada ayak bağı olan Kur Korumlaı Mevduattan (KKM) çıkış stratejimiz var. Rezerv birikimi de gereklidir. KKM'den kademeli olarak tam çıkış öngörüyoruz. Bütün bunları kalıcı hale getirecek, mali disiplini kalıcı hale getirecek yapısal reform hedefimiz var” diye konuştu.
“CDS'NİN GERİLEMESİ PİYASANIN PROGRAMA İNANDIĞINI GÖSTERİYOR”
Ekonomide uyguladıkları programın çalıştığına dikkati çeken Şimşek, “Bizim bazı alanlarda öngördüğümüzden çok daha güçlü çalışıyor. İçeride ve dışarıda tüm kesimlerin, piyasa aktörlerinin programa inanmasıdır. Risk priminde özetlendiği kanısındayım. Türkiye'nin dış kaynağa çok daha makul maliyetlerle erişmesinin önünü açtı. Baktığınız zaman Türkiye'nin Ağustos'a kadar risk primi farkı gelişmekte olan ülkelerin çok üstündeydi. Ağustostan itibaren gelişmekte olan ülkelerden çok daha düşük spreadlerle uluslararası finansmana erişim sağladık. 700 CDS'ten 300'e gerileme piyasanın bu programa inandığını gösterir” ifadelerine yer verdi.
“DÖVİZ DÖNÜŞÜMLÜ MEVDUATI DİKKATE ALIRSANIZ REZERVLERDEKİ ARTIŞ 60 MİLYAR DOLAR CİVARINDA”
Türkiye'ye yapılan finansman girişi hakkında konuşan Bakan Şimşek, ülkeye Haziran 2023'te 11,4 milyar dolar net portföy girişi olduğunu belirtti. Şimşek, “Türkiye geçen sene uluslararası piyasalardan 10 milyar dolar borçlandı ama yüksek faizlerden borçlandı, faizler şimdi aşağı indi. Türkiye'de rezervler Mayıs itibarıyla 98,5 milyar dolara inmişti, şu anda 130 milyar doların üzerinde. Döviz dönüşümlü mevduatı dikkate alırsanız rezervlerdeki artış 60 milyar dolar civarındadır. DDM'deki azalmayı izlerseniz ve rezerv artışıyla birlikte düşünürseniz 60 milyar dolar düzeyinde artış var. Programın neresi iyi çalıştı derseniz bu boyutu iyi çalıştı. Bankalar Ocak-Mayıs döneminde 100 dolar borç öderken 96 dolar bulabiliyorlardı. Şu anda yüzde 138'e çıktı. Bankalar 100 dolar borç öderken 138 dolar bulabiliyor” dedi.
“ENFLASYONU AŞAĞI ÇEKMENİN BÜTÜN KOŞULLARI ŞU ANDA HAZIRLANIYOR”
Bakan Şimşek, ekonomide yeniden dengelenme, iç talebin ılımlı hale geldiği, dış talebin büyümeyi destekleyici noktaya geldiği bir yapı istediklerini vurgulayarak “Böyle bir ekonomide büyümenin kompozisyonda enflasyonu aşağı çekmemizi ve cari açığı aşağı çekmeyi sağlayacak temel koşuldur. 2023'ün ikinci çeyreğinde yurt içi talebin büyümeye katkısı 10.2 puan. Net ihracatın etkisi -6,3 puan. 3. çeyrekte düzelmeye başlıyor. Net ihracatın etkisi -6,3'ten -2,6'ya düşüyor. 4. çeyrekte 2023 yılı yurt içi toplam talebin büyümeye katkısı 4,6 puana iniyor. Net ihracatın etkisi -0,6, yani sıfıra yaklaşıyor. Net ihracatın etkisi pozitife dönmüştür. Bizim istediğimiz bu. Enflasyonu aşağı çekmenin bütün koşulları şu anda hazırlanıyor” değerlendirmesinde bulundu.
“ÖNÜMÜZDEKİ 12 AY ENFLASYON DÜŞECEKTİR”
Şimşek, 12 aylık cari açığın 60 milyar doların üzerine çıktığını ve aralık ayında 45 milyar dolara gerilediğini belirterek, “2 aylık dış ticaret rakamlarına bakarsak 13,2 milyar dolarlık iyileşme var. Cari açık Şubat-Mart aylarında 30-35 milyar dolar aralığına inecek. Cari açık dramatik şekilde daralıyor, program çalışıyor. Bunlar değerli şeyler. Finansal piyasaların gördüğü resim var, bir taraftan bizim sürekli şekilde ana hedefimiz enflasyon düşmesi. Bugünkü enflasyon rakamı son 12 ayın enflasyon rakamıdır. Önümüzdeki 12 ay enflasyon düşecektir. Çok net şekilde piyasalar diyor ki inanıyoruz, enflasyon düşecek diyor” şeklinde konuştu.
Bakan Şimşek, aylık bazda trendlerin incelendiğinde ocak, ayında ve kısmen şubat ayında trendlerin programla uyumlu bir şekilde olduğunu söyleyerek, “Geçen sene eylül sonrasında çok net bir trend var. Trend bizim ortaya koyduğumuz hedef patikasıyla yüzde 36 orta nokta. 30-42 arasında belirsizlik noktası var. Ocak ayında sizin bahsettiğiniz faktörler nedeniyle bir miktar yüksek çıktı. Şubat'ta da etkileri olabilir. Mart'ta da yeni baştan çok net trende oturacak. Dezenflasyon hedeflerimizle uyumlu hale gelecek” ifadelerini kullandı.
“KURDA REEL OLARAK DEĞERSİZLEŞME ÖNGÖRMÜYORUZ”
Gelecek dönemde iç talepte ılımlı seyrin net olarak gözükeceğini dikkati çeken Şimşek, “2021'de dolar/TL kuru 18'e çıkıyor, 2023'ün ilk çeyreğinin sonuna kadar aynı seviyede kalıyor. Kuru serbest bıraktık, geçici olarak enflasyonist. Geçen sene gelir politikalarının etkisi var, deprem olmuş, inşaat malzemeleri özellikle orada inşaat malzemelerinde çok ciddi artış var. Bu sene böyle bir şey olmayacak. Vatandaşlar deprem bölgesinden göçmek zorunda kaldı, kiralar arttı. 2023'ü besleyen bir sürü enflasyon faktörü ortadan kalkacak. Kurda reel olarak değersizleşme öngörmüyoruz. Deprem etkisi sistemden çıkacak. Vergilerin etkisi çıkacak” açıklamasında bulundu.
“KDV GENEL ARTIŞI OLMAYACAK, MTV'DE YENİ DÜZENLEMEYİ AKLIMIZIN UCUNDAN GEÇİRMEDİK”
Şimşek, Merkez Bankası’nda işini çok iyi bilen kişilerin çalıştığını belirterek, Orta Vadeli Planda (OVP) maliye politikası konusunda ifade edilen vizyonu uyguladıklarını açıkladı. Şimşek şu ifadelere yer verdi:
“Biz vatandaşımıza da piyasalara da iş alemine de sürpriz yapmayacağız. İlk geldiğimiz gün dedik ki, öngörülebilirlik, şeffaflık. OVP'de bizim maliye politikası konusunda ortaya koyduğumuz vizyon neyse onu uygulayacağız. Biz vergi istisnalarını gözden geçireceğiz diyor. O istisnalardan verimli olmayanla ilgili çalışma yapacağız diyor. KDV genel artışı olmayacak. Kurumlar vergisinde artış olmayacak. Gelir vergisi oranlarında artış olmayacak. MTV'de yeni düzenlemeyi aklımızın ucundan geçirmedik. Polemiklere sosyal medyayı dikkate almıyorum. Piyasalarda belirsizliği artımak, seçime yönelik olarak spekülatif amaçlı bir sürü iddia ortaya konuyor. Koyanlar da saygın olması gereken kişilikler. Kaynağını sormadan. Arasınız bana ulaşamazsan basın danışmanına ulaşırsın, iddiaları sorarsın. Bunların niyeti kötü. Gündemimizde kayıt dışılıkla mücadele dışında ve bazı istisnaların verimli olup olmadığı dışında özel çalışmamız yok”
Yapılan tüm harcamaların ayrıntılı bir şekilde gözden geçirildiğini söyleyen Şimşek, bu doğrultuda her bakanlığın bir sonraki sene için parayı ne için istediğini ortaya koyması gerektiğini söyledi. Bakan Şimşek, vatandaşların kendilerinden tasarruf beklediğini ve kendilerinin de Bakanlık olarak bu tasarrufları uygulayacaklarını dile getirdi.
“PROGRAM BAŞARILI ŞEKİLDE UYGULANDIĞINDA LİRA İTİBAR KAZANACAK, DEĞER KAYBETMEYECEK”
Merkez Bankası’nın Türk Lirası’nı destekleyen politika setlerinin olduğunu dikkati çeken Şimşek, “MB'nin politika faizi 45. Bu haftalık, yıllığı yüzde 56'lara geliyor. TL'yi destekleyen politika seti var. TL'yi cazip hale getiren politika seti var. TL neden değer kaybetsin? 56 ülkede 100 tane enflasyon şoku incelendi dedim. Vatandaşın portföy tercihlerine saygılıyım. Sosyal medya ya da diğer mecralarda, hepsini biz görüyoruz. Biz programımızı uygulayacağız, program başarılı şekilde uygulandığında lira itibar kazanacak, değer kaybetmeyecektir” ifadelerini kullandı.
Şimşek, piyasaları tedirgin edecek adımlar atmayacaklarını da belirterek, bu doğrultuda adaletli bir vergi sistemi üzerinde çalışacaklarını belirtti. Ne borsa ne de başka bir alana piyasayı bozacak vergi düzenlemesinin gündemlerinde olmadığını söyleyen Şimşek, Kur Korumalı Mevduattan (KKM)'den çıkışı da kademeli olarak yaptıklarını aktardı.
“TÜRKİYE ÇOK BÜYÜK İHTİMALLE GRİ LİSTEDEN ÇIKACAK”
Kara para aklama önlenmesi anlamında Türkiye’nin eylem planının tamamını yerine getirildiğini söyleyen Şimşek, “FATF (Uluslararası Mali Eylem Görev Gücü) bu kararı verdi. Mayıs ayında yerinde denetim için bir heyet gönderecekler. Haziran 2024 yılında çok büyük olasılıkta Türkiye gri listeden çıkmış olacak” açıklamasında bulundu.
“KRİPTO KANUNU SEÇİMDEN SONRA ÇIKACAK”
Şimşek, Kripto Yasası hakkında da sorulan soruları yanıtlayarak, yasanın büyük ihtimalle seçimden sonra çıkacağını söyledi. Şimşek, kripto alanının tanımlanmadığını ve bu kanun doğrultusunda tanımlanacağını ifade ederek, burada engelleme yerine düzenlemeyi tercih ettiklerini vurguladı.
“KREDİ KARTI KONUSUNDA ULUSLARARASI NORMLARI UYGULAYACAĞIZ”
Şimşek bütçeyi çalışanlar, emekliler ve memurlar için seferber ettiklerini söyleyerek, “Hükümet olarak ne asgari ücretliyi ne memuru enflasyona ezdirmedik ezdirmeyeceğiz. Ülkenin imkanları arttıkça bunları tabi ki halkımızla paylaştıracağız. Kredi Kartı konusuna gelince; Merkez Bankası'nın çalışmaları var. Bankaların kurallara uyması gerekiyor. Limit belirlerken gerçekçi olunması büyük önem arz ediyor. Limitlerin bütünlük arz etmesi ve farklılık göstermemesi de önemli. Önümüzdeki dönemde piyasayı bozmadan oturup çalışacağız ve uluslararası normlar ne istiyorsa onu uygulayacağız” diye konuştu.