CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan ve ‘Kadından Kadına Gönüllü Ekibi’ köy çalışmalarına bir gün ara verdi ve Karabağlar’da sahaya çıktı. Karabağlar’ın Vatan, Cennetoğlu ve Kibar mahallelerinde çalışan Bakan ve Kadından Kadına Gönüllü Ekibi çalmadık kapı, sıkmadık el bırakmadı.
Gönüllü kadınlar evlere dağılıp kapı kapı ‘hayır’ı anlatırken; Bakan da esnafa hayırlı işler diledi, hemşehri dernek lokalleri ve kahvehanelerde Anayasa değişikliğinin neler getireceğini ve götüreceğini anlattı.
İlçe örgütünün hazırladığı program dahilinde çalışan Bakan’a Karabağlar Belediye Meclis Üyesi ve grup sözcüsü Bülent Sözüpek ile ilçe yöneticileri eşlik etti.
Vatan Mahallesindeki referandum çalışmasına kısa bir ara vererek huzurevini ziyaret eden Bakan, yaşlılara hal hatır sordu ve kadınlara karanfil hediye etti.
Sonrasında Cennetoğlu mahallesi ve Kibar mahallesinde ziyaretlerini sürdüren Bakan, çalışmasını yeni kurulan Ege Bölgesi Tokat Zileliler Yardımlaşma Kültür ve Dayanışma Derneği’nde tamamladı. Derneğe başarılar dileyen Bakan, burada da referandum ile ilgili konuştu.
HALKIN DEVLETİNİN ŞAHIS DEVLETİ OLMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ!
Yaptığı konuşmalarda Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yetkilerinin elinden alınarak tüm yetkilerin tek kişide toplanmasının tehlikeli olduğuna vurgu yapan Bakan, “Ben bir partiye ya da bir kişiye oy istemeye gelmedim. Konumuz bir parti ya da yapılan veya yapılmayan icraatlar da değil. Meselemiz Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin geleceği. Ülkemiz için, geleceğimiz için tüm yetkileri bir kişiye veremeyiz. Bir partinin genel başkanı olan bir Cumhurbaşkanı nasıl tarafsızlık yemini edecek? Hem bir partinin genel başkanı hem de Cumhurbaşkanı olan kişi nasıl tüm Türkiye toplumunu temsil edecek? Cumhurbaşkanı; hem partisinin il ilçe başkanlarını atayacak, hem valiyi, emniyet müdürünü atayacak hem de kendisini Yüce Divan sıfatı ile yargılayacak olan Anayasa Mahkemesi’nin üyelerini atayacak. Partili Cumhurbaşkanı’nın atadığı hakim ve savcıların yani adaletin, bağımsız ve tarafsız olması mümkün değil. Bu meclis, savaş zamanında bile Mustafa Kemal Atatürk’e başkomutanlık yetkisini sadece üç aylığına vermiş. Şimdi bütün yetkileri ebedi olarak, denetlemeye ve yargılamaya tabi olmayacak olan bir kişiye vermek istiyorlar. Buna engel olmak zorundayız. Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyeti kurarken, ‘Bir kelime ile ifade etmek gerekirse, diyebiliriz ki yeni Türkiye Devleti bir halk devletidir; halkın devletidir. Mazi kurumları ise bir şahıs devleti idi, şahıslar devleti idi’ demişti. Bu Anayasa Değişikliği metni; halkın devletinin, şahıs devletine dönüştürülmesinin metni. Bizler Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yeniden şahıs devleti olmasına izin vermeyeceğiz. Çocuklarımıza bırakacağımız miras; demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olacak” diye konuştu.