Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, “Maraş bölgede çok önemli yeri olan 80’lerden, 90’lardan itibaren Anadolu aslanları dediğimiz o illerin arasında yer alan, tekstilde hamle yapan, kendi içindeki bölgeyi kalkındıran birkaç şehirden bir tanesi. Bu anlamda kültürü, edebiyatı, tarihi, değer noktasındaki hassasiyeti ve inanç noktasındaki hassasiyetiyle Maraş bölgemizdeki çok önemli bir yeri dolduruyor. Bugün bizler bilgiyi ve hikmeti bir arada tutarak, ülkemizi modern dünyanın içerisindeki hak ettiği yere taşıdık ve bundan sonrasında da inşallah taşıyacağız. Türkiye cesametinden bağımsız olarak, nüfusundan, toprak genişliğinden ve ekonomisinden bağımsız olarak çok büyük ve kudretli bir ülkedir. Türkiye gerçekten Türkiye’den büyüktür. Bunu özellikle gözünü ve kalbini bize çevirmiş toplulukları gördüğümüzde daha çok anlıyoruz. Cumhurbaşkanımız Bosna Hersek’teydi. Kendisinin programını izlerken, tamamen insiyaki, tamamen doğal duygularla onun etrafından halkalanmış Bosnalı kardeşlerimiz Sırp, Hırvat siyasetçi de dönüp, ‘biz sadece sana güveniyoruz’ diyor. Dolayısıyla bu güven tarihten kaynağını alan bir güven. Bu güvenin karşılığını da Türkiye Cumhurbaşkanımızın şahsında bütün dünyaya tek tek gösterdi ve gösteriyor. Biz Türkiye’nin 81 ilinin tamamında nerde durduğumuzu, hangi toprağı çocuğu olduğumuzu, hangi sorumluluğu taşıyan insanlar olduğumuzu bilerek bu toplumu, bu ülkeyi birkaç daha ileriye taşıyacağız. Bugüne kadar yaptıklarımızın ötesine taşıyacağız” dedi.
Ülke genelinde yaşanan sel ve yangın gibi afetlere de değinen Bakan Yanık, afetlere müdahalenin hemen yapıldığını söyledi. 1999 yılında yaşanan depremin hafızalardan silinmediğini de söyleyen Bakan Yanık, depremin insanlar üzerinde bir travma etkisi yaşattığını belirtti.
Bakan Yanık, “Son 1 aydır maalesef ülkemizin değişik bölgelerinde afetler meydana geldi. Yangın ve sel baskınları oldu. Herkes 99 depremi afetini anlattı, dedim ki, 99’dan sonra aslında çok afet oldu. Hatırlamıyoruz çünkü hemen müdahale edildi, hemen vatandaşın yaraları sarıldı. Biz hala 99 yılını hatırlıyoruz çünkü ağır travmalar yaşandı. Toplumun değer yargılarıyla bilgiyle, hikmetle geleceğe taşınması bugünü okuyarak gençlerimizi geleceğe taşıyacağız. Geçlerimiz geleceğimizdir. Gençlerimizin de yaşadıkları ülkeyi, toplumu ve zamanı iyi anlayarak bu topluma karşı sorumlulukları ve vazifeleri yerin getirdikleri sorumlulukları var. Dolayısıyla Karşılıklı olarak bunu geliştirmek noktasında da Kahramanmaraş bir numune şehir olma özelliği taşıyor” dedi.