BALBAY’DAN MİLLİ EĞİTİM BAKANI’NA SERT TEPKİ

CHP İzmir Milletvekili ve TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Üyesi Mustafa Ali Balbay Milli Eğitim Bakanlığı’nın Ramazan Bayramı arefesinde 24 Haziran günü “Kurum Açma, Kapatma ve Ad Verme Yönetmeliği’nde” yaptığı değişikliği sordu.

Bakanlık bilim ve eğitim dışında her konuyla ilgili” diyen Balbay, TBMM Başkanlığına verdiği önergesinde Bakan İsmet Yılmaz’a şöyle seslendi:“Değişikliği neden Ramazan Bayramı arefesinde yaptınız? Kimden neyi kaçırıyorsunuz? Anayasamızın temel ilkelerine ve 10 ila 42 nci maddelerine açıkca aykırı iken size bu değişikliği kim yada kimler yaptırıyor?”

 Balbay değişikliğe ilişkin şunları söyledi:

“Yayımlanan yönetmeliğin Genel Esaslar başlıklı 5 nci maddesinin (ç) fıkrasında kurumlarda olması gereken kimi olumlu düzenlemelerin arasında “…doğal aydınlatmalı uygun mekânda kadın ve erkek için ayrı ayrı olmak üzere mescit…”bulunması hükmü yer almakta. AKP toplumsal değerlerimizi ve birlikteliğimizi bozmaktan asla vaz geçmeyecek. Eğitim öğretim kurumlarımıza aklı, bilimi esas alan çalışmalar da yapmayacak. Çünkü 6 bakan onlarca sınav sistemi, her dönem müfredat dezenformasyonu yaşayan bakanlıkta eğitim fakülteli yönetici yok. Yönetmelikte kurumlarımızda olması gereken kimi olumlu düzenlemelere yer verilmiş. Ancak çocuklarımıza ders yeri olan okullara yönetmelik ile kadın erkek ayrı ayrı mescit zorunluluğu getirilmiş. Eğitim öğretim kurumlarımızda her dinden her inançtan vatandaşlarımız var. Bu yönetmelik toplumsal değerlerimize dinamit koymaktan kaçınmayan, kutuplaştırıcı, ayrıştırıcı, ötekileştirici zihniyetin eğitim öğretim kurumlarına da sirayet etmesidir. Oysa eğitim öğretimde kalitenin yükseltildiği, başarının arttığı, bilime, akla öncelik veren, araştırmacı, sorgulayan nesiller yetiştirilmesi beklenmekte.”Atatürk’e ait ünvan ve adların yönetmelikle çıkarılmasını eleştiren Balbay Bakan İsmet Yılmaz’dan şu sorularına yanıt istedi:

  1. Yönetmelik değişikliği neden Ramazan Bayramı arefesinde yayımlanmıştır?

  2. Anayasanın temel ilkelerinin yanı sıra 10 ncu ve 42 nci maddesine açıkça aykırı olan bu hüküm kim/kimler tarafından alınmıştır?

  3. Yönetmelik için görüş alınan eğitim kurumları, akademisyenler ve sendikalar var mı? Kimler, hangi görüşleri sunmuşlardır?

  4. Eğitim öğretimde sürekli dini duyguların ve temaların işlenmesinin eğitim kalitemiz ve başarımız açısından etkileri nedir?

  5. Bu hüküm kurumlarda inanç ve ibadet farklılığı olan öğrenci, öğretmen, veli ve diğer personeller arasında, çalışma ortamında iş barışını ve huzurunu bozmayacak mı?

  6. Eğitim öğretim kurumları ibadet yeri mi, eğitim öğretim yeri mi?

  7. Dünyada 72 ülke arasında fende 52, matematikte 49, okumada 50 nci sırada olan ülkemizi daha başarılı sıralara getirmek için akla, bilime dayalı plan ve projeleri ne zaman hayata geçireceksiniz? Bakanlıkta bu yönde çalışma yürütmeyen bürokratik bir engel mi söz konusu?

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Politika Haberleri