Rekabet Kurumu, 12 bankaya farklı miktarlarda olmak üzere 1 milyar 117 milyon TL idari para cezası kesmişti. Bankalar da bu duruma itiraz etmişti. Dosya Danıştay’a kadar gitmişti. Danıştay bankaları haksız bulmuştu. Danıştay’ın kararı da Haziran 2016 itibarıyla tebliğ edildi. İşte Danıştay’ın kararını değerlendiren Tüketici Hukuku Enstitüsü Başkanı Avukat Hakan Tokbaş'ın değerlendirmeleri
“Danıştay’ın kararından şu sonuç çıkıyor. 12 bankanın kartel oluşturarak faiz oranlarını birlikte belirlemesi sebebiyle serbest piyasa bozulmuş, faiz suni olarak artmıştır.
Bu artma neticesinde de kartel oluşturulan dönemde çekilen krediler ve kredi kartlarına olağandan yüksek faiz, mevduatlara ise olağandan düşük faiz uygulanmıştır.
Böylelikle bu bankalar haksız kazanç elde ederken, banka müşterileri de zarara uğratılmıştır.”
10 YILLIK SÜREYİ GEÇİRMEYİN
Hakan Tokbaş, dava açmak için de acele etmek gerektiğini ifade ediyor. Çünkü 10 yıllık zaman aşımı süresi. Örneğin; Ağustos 2007’de kredi çekenlerin zararın tazmini için Ağustos 2017’ye kadar dava açması gerekiyor.
Aksi halde zaman aşımı süresi nedeniyle hakkını kaybedecek. Acele edilmeli çünkü artan davaların ardından mahkemelerin tıkanması veya yeni yasal düzenlemeler gündeme gelebilir.
Tıpkı kart aidatı ve kayıp-kaçak düzenlemesi gibi.
TARİHLERE DİKKAT!
Avukat Hakan Tokbaş’ın verdiği bilgiye göre; kartel oluşturduğu (bir araya gelerek faiz belirleme) belirlenen 12 banka, bankacılık sektörünün yüzde 91’ini temsil ediyor.
Bu bankalardan 21 Ağustos 2007 ile 22 Eylül 2011 arasında ‘mevduat, kredi ve kredi kartı’ hizmeti alanlar’dan avukat aracılığıyla Tüketici Mahkemelerine dava açanlar zararının üç katı kadar tazminat talep edebilecek.
Bankalar Birliği’nin verilerine göre; bu tarihler arasında 30 milyon kişi bankacılık işlemi yaptı.
(POSTA)