Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, "belirsizliğin azalması liraya olumlu yansır" dedi. Ayrıca kurdaki hareketliliğin arkasında Fed'in faiz artırma beklentisinin olduğunu söyledi.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, katıldığı bir TV programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Referandumdan 'hayır' çıkması halinde ekonominin nasıl etkileneceğine ilişkin soruyu yanıtlarken Şimşek, böyle bir durumda belirsizliklerin devam edeceğini, bunun da ekonomiyi olumsuz etkileyeceğini söyledi.
Türkiye'deki parlamenter sistemin yönetimde istikrarı sağlayamadığını dile getiren Şimşek, "Hayır çıkarsa, Türkiye çok zor ve krizlere gebe bir döneme başlayacak." dedi.
Referandumdan hayır çıkması halinde siyaseten de ilave bir belirsizlik doğacağına işaret eden Şimşek, "17 Nisan sabahı diyelim ki 'evet' çıktı. Taşlar yerine oturmuş olacak, orta ve uzun vadeye ilişkin siyasi belirsizlik ortadan kalkacak. Ne olursa olsun hükümet krizleri olmayacak artık." şeklinde konuştu.
"Belirsizliğin azalması liraya olumlu yansır"
Ekonominin bir miktar yavaşlamasına rağmen büyümenin devam ettiğini dile getiren Şimşek, "Bu son yıllarda Türkiye'nin yaşadığı şokları herhangi bir ülke yaşasa belki o ülke çökmüştü ekonomik anlamda. Türkiye hala dimdik ayakta." şeklinde konuştu.
Enflasyondaki yükselişe ilişkin bir soruya karşılık da Şimşek, bunun geçici olması için gereken tedbirleri aldıklarını ifade etti. Şimşek, liradaki değer kaybına ilişkin de şu değerlendirmelerde bulundu: "Eğer 16 Nisan'da ülkenin önü açılır ve Türkiye'deki belirsizlik azalır, hemen arkasından hükümetimiz şu anda planladığı gibi kalan bütün diğer yapısal reformları hızlı bir şekilde yaparsa liradaki değer kaybı da devam etmez, kalıcı olmaz. Tabii küresel faktörler var, ben genel konuşuyorum. Yani Türkiye ekonomisindeki performans güçlenince liraya olumlu yönde yansır. Siyasi belirsizlik azaldığı zaman, reform potansiyeli, beklentileri arttığı zaman kesinlikle o da olumlu yansır." İşsizlik oranına ilişkin bir soru üzerine de son dönem yaşanan sıkıntıların, ekonomiye, turizme ve ihracata olumsuz yansıdığını ifade eden Şimşek, bunun sonucunda işsizliğin yüzde 12'lere çıktığını, bunun tekrar tek hanelere düşürülebileceğini söyledi. Bunun Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin onaylanmasının ardından ekonominin canlanmasıyla ve ilave reformlarla başarılabileceğinin altını çizen Şimşek, hükümet olarak istihdamı artırmaya yönelik adımlar attıklarını ve atmaya devam edeceklerini kaydetti.
"Döviz hareketliliğinin arkasında Fed'in faiz artırma beklentisi var"
Şimşek, dövizdeki dalgalanmalarla ilgili bir soru üzerine de son hareketliliğin arkasında büyük oranda Fed'in faiz artırma beklentisinin olduğunu belirterek, "Son haftalarda Amerika'dan gelen veriler ve Fed başkanının yaptığı açıklamalar nedeniyle mart ayında artık neredeyse yüzde 100 olasılıkla bir faiz artışı fiyatlanmaya başladı. Faiz artışının fiyatlanmış olması Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler için olumlu değil. Çünkü dış finansmana ihtiyacı olan ülkeler için fon akışını etkileyecek bir faktör. Bu doları güçlendiren bir faktör." değerlendirmesinde bulundu.
"Rusya ile turizmde rekor ihtimali çok yüksek"
Şimşek, terör eylemleri ve Türkiye aleyhindeki propagandaların turizmi olumsuz etkilediğini, ancak bunun geçici faktörler olacağına inandığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in görüşmesinde turizmle ilgili alınan kararları da değerlendiren Şimşek, "Rusya ile ilgili (turizmde) rekor ihtimali çok yüksek. Çok hızlı bir şekilde 2015 kasım öncesine dönüş söz konusu, zaten başladı. Ocakta Rusya'dan gelen turist sayısında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 80'in üzerinde bir artış var. Dolayısıyla bu devam edecek. Rusya'daki bu güzel gelişme Avrupa'daki kayıpları ne kadar telafi eder, bu önemli." diye konuştu.