Başbakan Binali Yıldırım, İzmir’in Gaziemir ilçesinde esnaf ve vatandaşlarla buluştu. Gaziemir’i sokak sokak gezen Başbakan Yıldırım, esnafları dükkanlarında ziyaret ederken, evlerinden dışarı çıkan vatandaşlarla da sohbet ederek fotoğraf çektirdi. Büyük bir sevgi seli ile karşılanan Yıldırım, bir dönercide öğle yemeği yedikten sonra Abdullah Arda Meydanı’nda vatandaşlara seslendi.
“İzmir sana pazar günü cevabını verecek”
Konuşmasında CHP’li milletvekilinin sözlerini eleştiren Başbakan Yıldırım, “İzmir’imizi ne yazık ki bugünlerde bazıları iyi sözlerle anmıyorlar. Birkaç gün önce CHP’nin milletvekili İzmir’i kast ederek, ‘evet’ diyenler için ‘Nasıl düşmanı İzmir’den denize döktüysek sizi de dökeceğiz’ diye açıkça millete meydan okudu. İzmirlileri bu ülkenin asil evlatlarını düşmanla aynı safa koymuştur. Sen kimsin? Senin ne haddine? İşte İzmir sana pazar günü cevabını verecek. Hazır mısın Gaziemir? Bu densizlere, bu haddini bilmeyenlere pazar günü cevap vermeye var mısın? Bir tanesi de diyor ki yıllardır bu CHP’nin genel başkanlığını yapmış, önceki genel başkanı; ‘Eğer ’hayır’ çıkarsa bu pazar günü düşmanı İzmir’den denize döktüğümüz kadar mutlu olacağım’ diyor. Yakışır mı bu? Bu millete bu söylenir mi? Bakın buradan söylüyorum ‘evet’ diyen de ‘hayır’ diyen de başımın tacıdır. Çünkü biz 80 milyonu kardeş bildik, birlikte Türkiye olduk. Milleti ayrıştırmaya kimsenin hakkı yok. Yine bir İzmir milletvekili Trabzon’da insanlara nasıl hakaret ediyor. Buradan söylemekten hicap duyduğum küfürler ediyor. İzmirlinin ağzına küfür yakışır mı? Pazar günü İzmir’in adını böyle uygunsuz sözlerle ananlara İzmir cevabını verecek, İzmir’e güveniyorum ve inanıyorum” diye konuştu.
“Denize dökmek isteyenler Gündoğdu’ya baksın”
15 Temmuz gecesi asker kılığına girmiş FETÖ teröristlerinin, ülkenin tankını, topunu, tüfeğini, helikopterini çalarak milletin üzerine ateş ettiğini söyleyen Başbakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu alçaklara hak ettikleri cevabı pazar günü verecek misiniz? Ülkenin birliğini, beraberliğini, kardeşliğini bozmaya çalışan bu satılmışlara cevap vermeye hazır mısınız? O gece İzmir kendine yakışanı yaptı. O gece İzmir sokaklardaydı. O gece İzmir ay yıldızlı bayrağa, canım kurban bayrağa sahip çıktı. Size teşekkür ediyorum. İzmir’de ’evet’ diyenleri denize dökmek isteyenler Gündoğdu’ya baksınlar. İzmir orada sevgiyle buluştu, milletin adamı Recep Tayyip Erdoğan ile buluştu.”
“PKK ve FETÖ aynı bedenin iki kolu gibi”
Başbakan Yıldırım, pazar günü yapılacak oylamaya PKK’nın karşı çıktığını belirterek, “Kandil ‘evet çıkarsa biz biteriz’ diyor. ‘Evet’ çıkacak, kandiliniz de sönecek. Bu ülkenin artık bu terör belasından kurtulması lazım. Başka kim hayır diyor? FETÖ. Var gücü ile PKK ile kol kola girmişler, ‘hayır’ diyor. Bunlar aynı bedenin iki kolu gibi. Yönetimi aynı yerde. Ülkemizin geleceğini, kalkınmasını istemiyorlar. Bunlar kardeşliğimize halel getirmek isteyen şer yuvaları. HDP zaten PKK’nın güdümüne girmiş. PKK ne derse onu yapıyor. 7 Haziran öncesi İzmir’de ‘Türkiye partisi olduk, bölücülük yapmayacağız’ dediler, o kadar insan destek verdi. 7 Haziran’dan sonra ‘arkamızda PKK var, Kandil var’ diye gerçek niyetlerin ortaya koydular. İzmir devlet için, millet için, vatan için, bayrak için en duyarlı ildir. Kimse bu dört değerimize karşı siyaset yapamaz. Bu bayrağa göz dikenin gözünü çıkarır bu millet. Bu bayrağa yan bakanın canına okur bu millet” ifadelerine yer verdi.
“249 şehidimizin ruhunu incittiğinin farkında mısın?”
Konuşmasında Kılıçdaroğlu’na seslenen Başbakan Yıldırım, şöyle devam etti:
“İzmir’e doğruları söyle. Darbe anayasasına saklanma. Şimdi darbe gecesi beni arayacaksın, ‘yanınızdayız, bu bir darbedir’ diyeceksin, şimdi de diyeceksin ki ’15 Temmuz kontrollü darbe.’ Kılıçdaroğlu 249 şehidimizin ruhunu incittiğinin, 2 bin gazimizi üzdüğünün farkında mısın? Avrupa da karşı çıkıyor. Oynanan oyun büyük. Bize engel oluyorlar, diğer yandan PKK, FETÖ kol kola mitingler yapıyorlar. Kandil’den terörist başları da video konferansla o mitinglere katılıyorlar. Böyle dostluk olur mu? Dostumuzu düşmanımızı bileceğiz.”
“Patron tek, o da millet”
Pazar günü yapılacak halk oylamasının özünü anlatan Yıldırım, “Artık hükümeti siz sandıkta seçeceksiniz. Sandıkta verdiğiniz oylarla ülkeyi kim yönetecek belli olacak. Milletin dediği olacak. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin olacak. Sizin ortağınız olmayacak. Gizli ortak olmayacak. Patron tek, o da millet” dedi.
Başbakan Yıldırım buradan Buca ilçesine geçti
Başbakan Binali Yıldırım, İzmir'in Buca ilçesine 15 Temmuz'a 'tiyatro' diyen CHP Lideri Kılıçdaroğlu'na seslendi: Madem tiyatroydu 249 vatan evladı boşuna mı şehit oldu....
İşte Başbakan Binali Yıldırım'ın konuşmasından satırbaşları:
Bu Türkiye'nin geleceğinin kararının verileceği bir oylamadır. Hangi partiye gönül verirseniz verin, gün memleketin geleceğinin günüdür. Türkiye'nin büyük hedeflerine sahip çıkmaya hazır mısın İzmir? Pazar günü sandıkları evetle doldurup taşıracak mısınız? Buca, İzmir'de rekor kırmaya hazır mı? Özgürlükçü, katılımcı, demokrasiyi esas alan bir sivil anayasayla, milletin yaptığı bir anayasayla yolumuza devam edeceğiz. Darbeler anayasasından artık kurtulma vakti geldi. Milletine güvenmeyen, kararını beğenmeyen köhnemiş zihniyetler artık tarihe gömülecek ve bundan sonra her kararın sahibi millet olacak.
16 NİSAN'DA YATIRIMCININ GÖZ BEBEĞİ TÜRKİYE OLACAK
Geçmişte yaptığımız gibi 16 Nisan sonrası da reform üzerine reformlar yapacağız. Ekonomimiz şaha kalkacak, istikrara evet diyen Türkiye yatırımcıların gözbebeği olacak. Büyük projelerimiz bir bir hayata geçecek. Dünyada çok büyük bir kriz var. Yaprak kıpırdamıyor. Ama Türkiye dünyanın en büyük projelerini yapıyor.
ÇİĞLİ'DEN NARLIDERE'YE 6 DAKİKADA GEÇECEKSİNİZ
Türkiye'nin en modern havalimanını İzmir'e kazandırdık. Çandarlı Limanı'nı yaptık. Ve şimdi Körfeze köprü ve tünel yapıyoruz, İzmir'in mega projesini yapıyoruz. Çiğli'den Narlıdere'ye 6 dakikada geçeceksiniz. Buca'nın günden güne artan bir trafik sorunu olduğunu biliyoruz. Bunun farkındayız. Unutmayın bu işler belediyelerle olmasılazım. Ama belediyeler bu işlerin altından kalkması için iş yapması lazım iş. Oraya buraya gidip, başka şehirlerde kitap satmakla, seyahat yapmakla bu iş olmaz.
İZMİR'İN EN BÜYÜK HASTANESİNİ BUCA'YA YAPIYORUZ
Hiç merak etmeyin, onlar çözmezse çözecekler var inşallah. Buca'ya çok güzel bir gençlik merkezi yapıyoruz. Tınaztepe'ye çok büyük bir şehir hastanesi yapıyoruz. Bin beşyüz yataklı. İzmir'in en büyük hastanesini yapıyoruz. 16 Nisan güçlü Türkiye'nin doğum sancılarıdır.
BUNLAR TEK DİKİLİ AĞACI YOK! BUNLARDA ALINTERİ YOK!
Kılıçdaroğlu her şeye inat. Hiçbir şeyi yaptırmam diyor. Biz yaparız deyince yaparız. Bunlar hayırdan başka bir şeyi bilmezler. Her güzel işin karşısında hayır demekten başka bir şey bilmezler. Bu ülkeye tek bir dikili ağaçları yok. Hiçbir damla alınterleri yok. Bütün baskıların, yasakların arkasında bunlar var. Bunların hayatları yalan dolan.
DUY BURAYI KILIÇDAROĞLU! SEN DE EVET VER ÇIKMAZDAN KURTUL
17 Nisan'dan itibaren mallarınıza el konacak diyor. İnanıyor musunuz? Duy burayı Kılıçdaroğlu. Sen de evet ver bu çıkmazdan kurtul. Başka çaresi yok. 82'de hayır verdiğini söylüyor. Darbecilerin yaptığı anayasaya hayır verdiğini söylüyor. Peki orada karşı çıktıysan darbecilere, şimdi darbe anayasasını değiştiriyoruz, sana yakışan evet vermektir. Senin dediğini yapıyoruz.
PKK EVET ÇIKARSA BİTERİZ DİYOR! EVET ÇIKACAK SİZ DE BİTECEKSİNİZ
Milliyetçi-ülkücü kardeşlerimizle bu anayasayı görüştük, Meclis'ten geçirdik sizin karşısınıza getirdik. Şimdi siz 16 Nisan'da gereğini yapacak mısınız? Buca tarih yazmaya hazır mısın? Bu değişikliğe kim hayır diyor? Buna dikkat etmek lazım. İşin doğrusunu bulmak için buna dikkat edin. PKK hayır diyor. Türkiye'yi bölmeye çalışan terör örgütü hayır diyor. PKK ne diyor: Aman hayır verin, yoksa evet çıkarsa biz biteceğiz... Evet çıkacak siz de biteceksiniz.
MADEM TİYATROYDU 249 VATAN EVLADI BOŞUNA MI ŞEHİT OLDU?
Kılıçdaroğlu 15 Temmuz'a tiyatro diyor, kontrollü darbe diyor. O darbe olduğunda sen neredeydin Kılıçdaroğlu? Millet sokaktaydı, sen neredeydin onu söyle? Madem tiyatroydu 249 vatan evladı boşuna mı şehit oldu. İki bin kardeşimiz o alçaklara karşı dururken boşuna mı yaralandı. Şehitlerimizin ruhunu sızlatmaya hakkın var mı? Gazilerimizin hatıralarını yok saymaya hakkın var mı?
MESELE SEN BEN DEĞİL MEMLEKET, BAYRAK, VATAN MESELESİDİR
Avrupa'nın bazı ülkeleri atlarıyla, itleriyle vatan sevdalılarına saldırdı. HDP karşı çıkıyor. Bütün bunlar karşı çıkıyorsa demek ki biz doğrusunu yapıyoruz. Millet, devlet düşmanları karşı çıkıyorsa bize yakışan evet demektir. Mesele sen ben meselesi değil, memleket, bayrak, millet, vatan ve Türkiye meselesidir. Artık bu ülkede darbecilerin dediği değil milletin dediği olacak.