Batı Anadolu Sanayici İş Adamları Dernekleri Federasyonu Levent Akgerman, 2016 yılının zor şartlar altında geçtiğini ve ülke olarak ciddi sıkıntılar yaşadıklarını ifade ederek, 2017 yılında devletin her kademesinin güven aşıladığı bir ortamda yeni hikayelerin yazıldığı bir Türkiye umut ettiklerini söyledi.
“Ekonomi ikinci plana itildi”
Bölgesel çatışmalar sebebiyle son yıllarda ekonominin de ikinci plana itildiğine dikkatleri çeken Akgerman, mecburen güvenliği önceleyen yaklaşımın uzun vadeli getirileri olacak sosyal ve ekonomik reformların hayata geçmesini önlediğini söyledi. Türk halkının gerçek gündeminde iş ve geçim sıkıntısı olduğunu hatırlatan Akgerman, “Maalesef, ülkemizin bekaa meselesi gerçek gündem halini almıştır” dedi. Küresel rekabetin, liberal ekonomik alandan git gide, korumacı politikalara ve çatışmacı sıcak savaşa evrildiğine tanıklık ettiklerini dile getiren Akgerman, iş dünyasının da bu durumda üzerine düşen sorumlulukları ve fedakarlıkları da artarak üstlenmeye devam ettiğini belirtti. Küresel ticaretin giderek daraldığı bir dönemde, yerel ekonominin kalkınması noktasında kamu tarafından altyapı yatırımları ile desteklenen düzenek içerisinde özel sektör oyuncularının da güven artırıcı hamlelerde bulunmaya davet eden Akgerman, “Bu mücadeleyi verirken, istihdam yaratacak alanlara mercek tutulması gerektiğini bir kez daha vurgulamak isteriz. Aynı zamanda, gittikçe makası açılan toplumsal ve bölgesel gelir farkını da toplumsal barışı tehdit eden kök neden olarak ortaya koymalıyız” dedi.
“Bireyleri terörün esaretinden kurtarmamız gerekir”
2016 yılında terör örgütlerinin gerçekleştirdiği saldırıların arttığına işaret eden Akgerman, “Buna yönelik olarak, ağırlıklı olarak Anadolu’da; özellikle doğu ve güneydoğu bölgelerimizde terör örgütünün yasa dışı yollardan yarattığı kayıt dışı ekonomiyi, kamunun denetiminde, şeffaf, hesap verilebilir bir ekonomik ve yerel yönetim seviyesine ulaşmasında devlet öncü rol oynamalıdır. Terör örgütlerinin esaretinden kurtaracağımız bireyler, yeni iş sahalarında istihdam edilerek, daha kuvvetlileri istihdam yaratarak, kültürel ve sosyal açıdan kuvvetli yapılar oluşturulmasında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak üzerine düşen sorumluluğu da hiç şüphesiz yerine getirecektir” diye konuştu.
“2017’de yeni bir başarı hikayesi yazalım”
Tarımın yerel tohumculuktan başlayarak ölçekli üretim noktasına kadar teşvik edilmesinin önemine değinen Akgerman, “Bu alanda yerli politikaların gözden geçirilmesi de zorunludur. İnşaat sektörü elbette ülkemizin vazgeçilmez lokomotif sektörü olmakla beraber, sürdürülebilir kalkınma için sanayi ve hizmetlerin toplam ekonomide gelişmiş ülkeler seviyesine çıkarılması, inovasyon ve teknoloji alanlarında atılım yaratılması elzemdir. Biz 2017 yılında devletimizin her kademesi ile moral ve güven aşılayacağı, bölgesel aktörler ve komşularımızla dayanışma halinde sorunlarımızı aşacağımız, yeni bir heyecan ve atılım ile yeni başarı hikayemizi yazmaya başlayacağımız bir yıl olması diliyorum” dedi.
“Fikri hür vicdanı hür bireyler yetiştirelim”
Arap Baharı’nın ardından son 6 senedir yaşanan bölgesel konjonktürdeki değişimlerin toplumda artırdığı gerilimlere değinen Akgerman, “Bölgemizdeki, dolayısıyla ülkemizdeki gerilimler 2016’da en yüksek seviyeye ulaşmış bulunmaktadır. 15 Temmuz’da yaşanan alçak darbe girişiminin yaralarını halen sarmaktayız. Ülkemizin bekasının test edildiği bir dönemde şunu açıkça bir kez daha gördük: Vicdanını ve aklını bir grubun veya ideolojinin ipoteği altına teslim eden bölücü terör örgütü mensupları ülkemizin birliğini ve dirliğini tehdit etmiştir. Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesini gerçek anlamda idrak etmenin önemi bir kez daha anlaşılmıştır. Bu yönden, fikri hür, vicdanı hür bireyler yetiştirmenin öneminin kavranacağı bir yıl olmasını diliyoruz” diye konuştu.