Cumhuriyet Halk Partisi Karabağlar Belediye Başkanı Adayı Helil Kınay, İzmir Barosu’nda gerçekleştirilen İliç Faciası basın açıklamasına katıldı. Basın açıklaması kapsamında ülkemizdeki ve bölgemizdeki altın madenlerinin yarattığı risklere ilişkin olarak bağımsız bir denetim süreci gerçekleştirilmesi çağrısında bulunuldu.
Düzenlenen basın açıklamasında söz alan Kınay, çevresel riski yüksek olan madencilik projelerinin yarattığı ekolojik yıkımla ilgili olarak yılardır yürüttükleri mücadelelerden bahsetti. Henüz çevre mühendisliği öğrencisi iken Bergama Altın Madeni Mücadelesi başladığını belirterek, “Ekolojik yıkıma neden olacak, çevresel riski yüksek madencilik faaliyetlerine karşı değerlendirmemizi sürdürürken doğadan ve kamudan yana çözümleri paylaştık” ifadelerini kullandı.
BİZİM MÜCADELEYİ DAHA DA BÜYÜTMEMİZ GEREKİYOR
İliç’te yaşanan felaketin bir ekokırım ve yaşam suçu olduğunu belirten KINAY, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından ÇED olumlu kararı verilen ve Sayın Murat Kurum’un “aslında benimle ilgisi yok” dediği faciaya ilişkin olarak; ÇED Olumlu kararı verilen faaliyetin ve sonrasında ÇED izleme denetleme süreçlerinin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın sorumluluğunda olduğunu, Valiliğin izleme ve denetim sorumluluğunun olduğunu belirterek, devletin kamu kurumlarının sorumluluğunda ve yetkisinde, izleme ve denetlemesi yapılması gereken alanlarda ülkemizin farklı yerlerinde yaşadığımız maden facialarında tüm bu projelerin ortak özelliği hepsinin çevresel risklere sebep olduğu ve ekolojik yıkıma yol açtığını biz yıllardır görüyoruz ve paylaşıyoruz” şeklinde konuştu.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın çevreyi korumadığı, Tarım Bakanlığı’nın tarımı korumadığı, Sağlık Bakanlığının sağlığımızı korumadığı, Adalet Bakanlığı’nın hukuka ve adalete sahip çıkmadığı, hukukun olmadığı bir ülkede kendi haklarımızı, yaşamımızı, havamızı, suyumuzu, toprağımızı, savunmak için aslında halk olarak bir mücadele yürütüyoruz.” ifadelerini kullandı. İzmir ‘in gelecekteki su kaynağı olan Çamlı Baraj Havzası içerisinde bulunan Efemçukuru’na değinen Kınay, “Efemçukuru 2000 yılından itibaren çevre mühendisi olarak da içerisinde bulunduğum, oda başkanı olarak da mücadelesini yürüttüğüm bir süreçti. İzmir’in gelecekteki su kaynağı olan Çamlı Baraj Havzasında işletilen altın madeni projesinin yarattığı çevresel risklere ilişkin yıllardır yürütülen mücadele ve hukuki süreçlerde, denetim ve izleme yetersizlikleri, oluşan kirlilik ve risklerle ilgili olarak kamuoyunun bilgilendirilmediği sürece dair değerlendirmelerde bulundu.
Ekolojik sorunların büyük hasarlara yol açtığını ifade eden Kınay, “Buradaki sözleri çok daha büyütmeye ihtiyacımız var. Bugün burada konuştuğumuz her bir sorun aslında ülkenin her yerinde yürütülen ekolojik yıkım, yaşam suçlarıyla beraber bizlere çok ağır maliyetlerle geri dönüşü var. Biz hala bunun acılarını yaşıyoruz. Burada ben Karabağlar Belediye Başkanı Adayı olarak, benim de yönetimine talip olduğum Cumhuriyet Halk Partisi ile birlikte belediye başkanı olarak haklarımızı daha çok savunacağım bir mücadelenin içerisinde olacağız
İZMİR’İN YAŞAMINA DA ÜLKENİN YAŞAMINA DA SAHİP ÇIKACAĞIZ
O nedenle ben burada kendi belediyemizde, bizim toprağımızın, suyumuzun da geleceğine yıkımı getirecek olan projelerle ilgili süreçlerde, geçmişten bugüne yürüttüğümüz mücadeleyi daha da büyüteceğimizin, ve bunun da belediye olarak da İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak da Sayın Cemil Tugay’la beraber İzmir’in yaşamına da ülkenin yaşamına da sahip çıkacağımızı bir kez daha paylaşmak istiyorum. Dün olduğu gibi bugün de yarın da daha güçlü olacak şekilde hep beraber sesimizi büyütmek zorundayız” ifadelerini kullandı.