İzmir Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odasının Alsancak’taki binasının önünde meslek mensuplarının yoğun katılımıyla gerçekleşen basın açıklamasında mali tatilin kazanılmış bir hak olmasına rağmen, serbest muhasebeci ve mali müşavirlerden esirgendiğini savunan Başkan Ertuğrul Davudoğlu, “Bilindiği üzere temmuz ayı mali tatildir. Ancak her nedense bu mali tatil, mali müşavirler için uygulanmamaktadır. Tatil, çalışma yaşamında çalışmaya ara verilen süre anlamına gelir. Bizler çalışmaya ara veremiyoruz. Temmuz ayı içindeki beyanname ve bildirge verilme sürelerinin ötelenmediği bir mali tatil, özde değil ancak sözde bir tatildir” diye konuştu.
“En az sağlık emekçileri kadar işimizin başındaydık”
Mali müşavirlerin 125 bin meslek mensubu, 20 bin aday meslek mensubu ve 300 bin yardımcı personel ve aile bireyleriyle sayıları bir milyonu aşan büyük bir camia olduğuna dikkat çeken Davudoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülke ekonomisinin gelişimine ve kamu maliyesinin finansmanı için toplanan vergi ve sosyal güvenlik primlerinin her safhasına katkı sunan, ekonominin kaydını tutan, analiz eden, toplumun her kesiminin ihtiyacı için bilgi, hizmet üreten meslek ve meslektaş grubuyuz. Hiçbir fedakarlıktan kaçınmadan, gece gündüz demeden her zor durumda mesleki etik değerlere sahip çıkarak, esnafa, tüccara, bankalara ve kamuya bilgi üretiyoruz. Stresli iş yaşamımız boyunca ve özellikle pandemi sürecinde masasının başında kaybettiğimiz meslektaşlar da bu fedakarlıktan kaçınmayarak hayatlarıyla bedel ödemişlerdir. En az sağlık emekçileri kadar işimizin başındaydık.”
“Paydaş kurumların elektronik sistemleri yetersiz kaldı”
İzmir Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası Başkanı Ertuğrul Davudoğlu, “Çok fazla yasa değişikliği, gittikçe karmaşık hale gelen düzenlemeler, içinden çıkılmaz haldeki teşvik uygulamaları gibi birçok konuyu hem mevzuat olarak hem de uygulamada takip ederken 10 günlük bayram tatilinden 18 Temmuz günü dönen esnaf ve tüccarın beyan ve bildirime esas verileri temin edilip gece gündüz çalışarak bir haftada özveriyle beyan ve bildirimlerimizi hazır hale getirdik. Bayramda da resmi tatilde de mali tatilde de çalışmalarımıza devam ettik. Biz camia olarak hazırdık. Ancak paydaş kurumların elektronik sistemleri her zamanki gibi ihtiyacı karşılayamadı. Elektronik sistem üzerinden aylardır yaşadığımız tıkanma yine bizleri bilgisayar başında sabahlara kadar beklemek zorunda bıraktı. Bizlerin sürelerin uzatılması gibi bir derdi yok. Kamu kurumlarının elektronik sistemlerinin gönderdiğimiz beyan ve bildirimleri kabul edecek kapasitede olmasını istiyoruz. Gerekli altyapı yatırımlarını yapmalarını talep ediyoruz. Belli mesai saatlerimizin olmasını istiyoruz” ifadesini kullandı.
“Esnafa ve tüccara sesleniyoruz”
Esnaf ve ticaret odalarına da çağrıda bulunan Davudoğlu, şu görüşlere yer verdi: “Kamunun altyapı yetersizliği yüzünden devlete iletemediğimiz beyanname ve bildirimler esnaf ve ticaret odası üyelerine ait. Bu sorun sadece bizim mi? Esnaf ve ticaret odalarından bu konuda neden hiçbir ses çıkmıyor? Meslek camiamızın haykırışı ve talepleri dikkate alınmamıştır. Maliye Bakanlığının ve tüm sistemin değişmeyen ve vazgeçilmeyen öznesi olan biz mali müşavirler yıllardır süre gelen bu yok sayılmayı artık kabul etmiyoruz ve sineye çekmek istemiyoruz. Bu haksızlığı şiddetle kınıyoruz. Maliye Bakanlığını ve ilgili bürokratları ortak akıl kullanmaya davet ediyoruz. Uzatılması gereken bazı süreler bizler sabahlara kadar sistem başında beklemeye başlamadan önce yapılmalıydı. Her ay bu sorunu yaşamak istemiyoruz. Bizler ofislerimizde mesai saatleri içinde çalışmak istiyoruz. Elektronik sistemlerin çökmesi ve yetersiz altyapı biz mali müşavirlerin sorunu değildir.”
“Meslek mensupları enflasyon altında eziliyor”
Mali müşavirlerden temmuz ayında, tam olarak uygulanamasa da 20 günlük mali tatilden sonra kalan 6 günde, bir aylık bütün beyanları yapmalarının beklendiğini söyleyen Ertuğrul Davudoğlu, şunları kaydetti: “Ülkemiz ve dünyada yaşanan ekonomik dalgalanmalardan sonra haziran ayı itibarıyla enflasyon yüzde 78,62 olmuşken, bizlere sadece yüzde 25 artış öngörülmesine ne demeli? Bu da yok sayıldığımızın başka bir ipucu olsa gerek. Mesleki konularımıza meslek mensubu olmayanların dahil edilmeye çalışılmasına karşıyız. Mesleğimize yapılan saldırıların önlenmesini istiyoruz. Mesleğimizin konusuna giren işlerin başka kanunlarla, yetkin olmayanlara verilmesini istemiyoruz. Ücretlerimiz, bakanlığımız tarafından yeniden düzenlenmelidir. Kamunun ortak çıkarları için birlikte çalışmak zorunda olan meslek mensupları ve odaları yok sayılmamalıdır. Gelir İdaresi ile birlikte bilgi talep eden diğer kamu kurumlarının alt yapıları buna paralel hale getirilip geliştirilmelidir. Mali tatil ve resmi tatillerin olduğu beyan dönemleri, özel bir şekilde değerlendirilmeli, önlem alınmalı ve beyan süresi kadar bu zamanlara ilave edilmelidir.”
“Sorunlarımıza diyalog yoluyla kalıcı çözümler bulunmalı”
Meslek mensuplarının uzun çalışma saatleri ve ağır evrak yüküyle karşı karşıya kaldığını, aile ve yakınlarına bile zaman ayıramadığını, insanca bir yaşam için kavga verdiğini kaydeden Ertuğrul Davudoğlu, sözlerini şöyle noktaladı: “Ülke genelinde yaşanan ve hiçbir şekilde meslektaşlarımızın sorumluluğunda olmayan kamunun bilişim sistemleri alt yapısından kaynaklı sıkıntılara ve bürokrasinin tozlu raflarında bekleyen pek çok mesleki sorunlarımıza en üst düzeyde diyalog yoluyla kalıcı çözümler bulmaya yönelik çağrımızı ilgili muhataplarımıza ve kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.”