MEDYA EGE - AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, partisinin il başkanlık binasında basın mensuplarıyla bir araya gelerek gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. 'Gündem İzmir' başlıklı toplantıda Başkan Saygılı’ya İl Gençlik Kolları Başkanı Recep Tayyip Taslak, İl Kadın Kolları Başkanı Emel Dalkıran, İl Yönetim Kurulu üyesi Hasan Çölmekçi, İl Tanıtım ve Medya Başkanı Safa Narlı, İl Yerel Yönetimler Başkanı Tansu Kaya, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili Hakan Yıldız, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi AK Parti Grup Sözcüsü Nail Kocabaş da eşlik etti.
"KATİLLERLE KARDEŞ OLMA KARANLIĞINI ÇOCUKLARINIZA MİRAS BIRAKMAYIN"
Konuşmasına Gazze'de yaşanan saldırılara değinerek başlayıp Filistin halkına desteğini bir kez daha yineleyen Saygılı, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Gazze'yi kardeş şehir ilan etmesi konusunda, "Gazze’nin İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde kardeş şehir ilan edilmesinde oy kullanan tüm meclis üyelerimize ve bu çağrımıza kulak veren vicdan sahiplerine gönülden teşekkür ediyorum" dedi.
Konuya ilişkin olarak Büyükşehir'e seslenen Saygılı, "Gazze’yi kardeş şehir ilan etmeniz ne kadar olumluysa, Tel-Aviv’i sözde kardeş şehir olmaktan çıkarmamanız o kadar tarihi bir ayıptır. Katillerle kardeş olma karanlığını çocuklarınıza miras bırakmayın. Gazze ile kardeş olmak için oy verirken kalkan ellerinizi, Tel-Aviv’i de sözde kardeşlikten çıkarmak için kaldırın ki o elleriniz şerefiniz olsun!" ifadelerini kullandı.
"İNSAN HAYATI BU KADAR UCUZ DEĞİL"
Geçtiğimiz günlerde Konak'ta sağanak yağıştan kaçmaya çalışan Özge Ceren Deniz ve İnanç Öktemay adlı 2 vatandaşın kaçak elektriğe yakalanarak hayatını kaybetmesine ilişkin açıklamalarda da bulunan Başkan Saygılı, soruşturmanın sürmekte olduğunu belirterek, "İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında gözaltılar oldu, bunlardan tutuklananlar ve serbest kalanlar oldu. Hala soruşturma sürüyor. Adalet Bakanımız Sayın Yılmaz Tunç da olayı yakından takip edip, kamuoyuna bilgilendirme yapıyor. Yani bu olayla ilgili ivedi ve usulüne uygun bir şekilde hukuki süreç ilerliyor ve ilerlemeye devam edecek. Ama ne hikmetse henüz nihai olmayan 'ön raporları' referans gösteren CHP’nin İzmir siyasetinin aktörleri yaygara koparıyorlar. Şeffaf bir şekilde bizzat Bakanımız tarafından takip edilen, kamuoyu vicdanı açısından ivedilikle sonuçlanması için çaba gösterilen bir hukuki süreci adeta baltalamaya çalışıyorlar. Biz kimin suçlu olup kimin suçlu olmadığından daha ziyade iki vatandaşımızın yaşadığı feci ölümün bir daha yaşanmaması için her türlü altyapı çalışmasının İzmir’de boşluk bırakılmaması için adeta muhbir gibi çalışacağız. Ve bu işin de takipçisi olacağız. Kurum ya da kişiler hiçbiri fark etmez. Kim suçluysa cezasını alsın! İnsan hayatı bu kadar ucuz değil" dedi.
İzmir'de yağışlar başlamadan önce Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde, bu işlerle ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşları ile şehrin altyapısının gözden geçirilmesini teklif eden Saygılı, "İl Başkanı olarak üzerimize düşen ne varsa, takibini yapacağımın sözünü veriyorum. CHP İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun yaptığı gibi bu işi siyasete malzeme yapmadık, yapmayacağız. Bu vesileyle hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet, acılı ailelerine sabr-ı cemil niyaz ediyorum" dedi.
"CHP BELEDİYECİLİĞİ SOKAK HAYVANLARI SORUNUNU GÜNLÜK VE POPÜLİST POLİTİKALARLA BÜYÜTTÜ "
Türkiye gündeminde de geniş yer bulan 'sokak hayvanları' konusuna değinen Saygılı, İzmir'de 480 bin sokak köpeği popülasyonu olduğunu belirterek, "Almanya’da, Hollanda’da, Fransa’da gelişmiş ülkelerde sokak köpekleri yok. Neden yok? Ben bizzat kendim gittiğim ziyaretlerde olmadığını gördüm. Bu sorunu yerel yönetimler, büyümeden çözmeliydi. Ama CHP belediyeciliği sorun çözmek yerine günlük ve popülist politikalarla bu problemi İzmir’de çığ gibi büyüttü. Bazı kesimlerin evinden işine, işinden evine araçla, çocuklarının da okula servisle gittiği için yaşamadıkları bir travmayı; halkın yüzde 80’i sokaklarda bizzat yaşıyor. Sokaklarda yürüyerek ya da toplu ulaşım kullandığı anlarda, bu popülasyonun saldırısına maruz kalan vatandaşlarımızı; zırlayan zıplayan belli bir gruba ezdirmek hak mıdır? Hukuk mudur?
Bu soruna çözüm getirmeden bu insanları kaderine bırakmak İzmir’e yakışır mı? Karabağlar’ın, Bayraklı’nın, Konak’ın, Ödemiş’in ve diğer ilçelerimizin arka sokaklarına gittiniz mi? Sokakta köpeklerin işgal ettiği bölgelerde insanlar yürüyemiyor! Çocukların parçalandığı bir dünyada, bir insan canı bu kadar mı değersiz? Hiçbir canlının itlaf edilmesine razı değiliz ama kuduz, saldırgan ve öldürme riski taşıyan bir köpeğin itlaf edilmesi kaçınılmazdır. İzmir’de Büyükşehir Belediyesi ve ilçelerin geneli sizde değil mi? Eyleme katılmayın kardeşim, iş üretin, çözüm üretin. Büyükşehir ve ilçe belediyelerine çağrımdır! Barınak yapmak istiyorlar ve yerleri yoksa, dosyalarını hazırlayıp gelsinler, yer tahsisi konusunda bizzat takipçisi olacağız ve elimizden gelen desteği vereceğiz" ifadelerini kullandı. Saygılı, ayrıca kendisinin de yakın zamanda, 2 tane sokak hayvanı sahipleneceğini aktardı.
"HEM SUÇLU HEM GÜÇLÜ HEM ARSIZ HEM UTANMAZSINIZ"
Çeşme Açıkhava Tiyatrosu'nda Türk Eğitim Vakfı (TEV) İzmir Şubesi öncülüğünde eğitim yararına verilen konserde, Yunan sanatçı Despina Vandi'nin Türk bayrağı ve Atatürk posteri nedeniyle sahneye çıkmamasına yönelik olarak da konuşan Saygılı, Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli'ye tepki göstererek, "Çeşme Belediye Başkanı, sponsor olduğu bu gece ile ilgili, yaptıkları ahmaklıktan kahramanlık çıkarmaya çalışmaktan başka bir şey yapmadı" ifadelerini kullandı.
Başkan Saygılı, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
"Çeşme’de, Türk öğrenciler için yapılacak bir eğitim bağışı gecesinde, bir Türk sanatçı yok mu da Yunanistan’dan getirtiyorsunuz! TEV bu konuda hatalı! Sanatçıyı çağıran sizsiniz, bağıran yine siz. Hem suçlu hem güçlü hem arsız hem utanmazsınız! Türkiye’nin ortak değeri olan Mustafa Kemal Atatürk ve Türk Bayrağımızın böyle bir konuya alet edilmesini kınıyoruz. Bunu yaparken en başta düşüneceklerdi. Ayrıca Kıbrıs Barış Harekatı’nın yıl dönümünden çok kısa bir süre önce Yunan şarkıcının davet edilmesi de manidar geldi bizlere! Çeşme Belediye Başkanı, sponsor olduğu bu gece ile ilgili, yaptıkları ahmaklıktan kahramanlık çıkarmaya çalışmaktan başka bir şey yapmadı. Hızını alamayınca Milletvekilimiz Sayın Mustafa Varank ile girdiği siyaset polemiği de acemi bir politikacını kamuoyu önündeki zavallı çırpınışlarıydı."
"NEREDE BU PARA?"
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin geçmiş dönemde hayata geçirdiği halk konut kooperatif modeli ve İZBETON üzerine de eleştirilerini sıralayan Saygılı, "İzmir Büyükşehir Belediyesi verdiği sözleri unuttu, vatandaş mağdur oldu" dedi. Saygılı, "İZBETON, Büyükşehir’e güvenerek sözleşme imzalayan 1550 vatandaşımızı mağdur etti. İZBETON’un çalışmasını yürüttüğü Karabağlar Uzundere’deki şantiye; yüzde 46 seviyesinde olması gerekirken yüzde 4 seviyesinde! Gaziemir Aktepe-Emrez’deki şantiye yüzde 80 seviyesinde olması gerekirken yüzde 9 buçuk seviyesinde. Karşıyaka Örnekköy Üçüncü etap inşaatı yüzde 99 seviyesinde olması gerekirken yüzde 19 seviyesinde. Yine Örnekköy’deki 4. etap ise yüzde 99 olması gerekirken yüzde 32 seviyesinde. 'Örnekköy’deki 3. Etap ve 4. Etap'ta dairelerin teslim tarihi 03.01.2024 olarak belirtilmiş. İşin bitiş tarihi çoktan geçmiş durumda. Bu sorunun muhatabı İZBETON’dur! Kimse topu birbirine atmasın. Şimdi yapılacak iş; 1550 kooperatif üyesinden toplanan yaklaşık 3 milyar TL’ye yakın paranın hesabını sorma zamanıdır! Mevcut inşaatlara harcanan para yaklaşık 1 milyar TL. Peki, geriye kalan yaklaşık 2 milyar TL buhar olup uçtu mu? Nerede bu para? Bu paranın nerde olduğu İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Cemil Tugay tarafından eski kooperatif başkanlarından CHP İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’na sorulmalı ve kamuoyuna açıklanmalıdır. Ayrıca tüm sorumlularda yargıya intikal ettirilmelidir. Bundan sonraki süreçte projelerle ilgili ne yapılacağı tüm şeffaflığı ile İzmir kamuoyu ile açıklanmalıdır. Aksi halde İzmir Büyükşehir Belediyesi, kendi halkını dolandıran ilk belediye olarak tarihe kara harflerle yazılacaktır¨ ifadelerini kullandı.
"MAĞDUR VATANDAŞLARIMIZIN YANINDA OLACAĞIZ"
"O gün bu işi beceremeyenlerin bugün bu inşaatları bitirme maliyeti 12 milyar TL’ye çıktı" sözleriyle açıklamasına devam eden Saygılı, "İzmir Büyükşehir Belediyesi bu parayı nereden ve nasıl bulacak? Bahse konu olan konut sayısı 100 bin değil, 40 bin değil… Sadece 4 bin 250! Bugün büyük ölçekli herhangi bir inşaat firmasının birkaç yılda başlayıp bitireceği bir projeden bahsediyoruz. Ne yazık ki CHP’nin kolayı zor, zoru da imkansız eden beceriksizlik vizyonu yüzünden İzmirli vatandaşlarımız mağdur olmuş durumda. Şunu da belirtmeliyim ki; AK Parti iktidarı bugüne kadar TOKİ marifetiyle İzmir’e 116 Milyar TL yatırım yaptı. 21 yılda TOKİ, İzmir’e 25 bin konut inşa etti. 2020 İzmir depreminden hemen sonra TOKİ, 2 yıl gibi kısa bir sürede 5 bin konutu yapıp depremzedeler teslim etti ve depremzedeler yeni evlerinde oturuyor. AK Parti olarak sorumluların hesap vermesi ve benzer mağduriyetlerin yaşanmaması için gerekli adımları atacak, mağdur vatandaşlarımızın yanında olacağız. İzmir ve İzmirli sahipsiz değildir. AK Parti buradadır. Bunu da burada İzmir adına tarihe not düşmüş olduk" dedi.
"90 DAKİKA İLE İLGİLİ ÇÖZÜMÜ BAKAN URALOĞLU ÜRETTİ"
İzmir’in uzun süredir uygulamaya geçmesini beklediği 90 Dakika uygulamasının, geçtiğimiz günlerde yeniden hayata geçtiğini de hatırlatan Saygılı, "Bu konu ne yazık ki anlamsızca uzadı, ilgililer bu meselede inisiyatif almaktan kaçındı. Bu süreçte bizzat görüştüğüm Ulaştırma ve Altyapı Bakanımız Abdulkadir Uraloğlu’nun meseleyle alakalı yaklaşımı, çözümü de beraberinde getirdi. Artık İzmirli vatandaşlarımız, ulaşım haklarından daha ucuz faydalanmaya başladı. İzmirli kent içi ulaşımını sağlarken daha az ödüyor" dedi.
"YETKİ CEMİL TUGAY'DADIR"
AK Parti’nin İzmir’de destek olduğu projelere de değinen Saygılı, "Cemil Tugay da bu noktada pozitif yönde bir adım attı. Böylece AK Parti olarak bir problemi daha İzmir’in hayrına ve yararına olacak şekliyle çözmüş olduk. Ama çözülmeyi bekleyen başka meseleler de var. Eşrefpaşa Hastanesi'nde ek bina yapımında Tunç Soyer ihaleyi bitirememişti biliyorsunuz. Cemil Tugay döneminde, İzmir Büyükşehir Belediyesi, Eşrefpaşa Hastanesi'nde yapılacak ek hizmet binasının inşaat ihalesinde süre uzatımı istedi. Biz de destek verdik ve süre uzatıldı. Şimdi bu işin takipçisi olacağız. İhale yapsınlar ve hastaneyi bir an önce İzmir’e kazandırsınlar. SDT ile ilgili de üzerimize düşeni AK Parti grubumuz Büyükşehir Meclisi’nde yapmıştır. Bu anlamda artık yetki Cemil Tugay’dadır. Memur kardeşlerimizin hakkını verecek şekilde gerekeni yapmasını bekliyoruz. Biz, İzmirlinin yaşam kalitesini yükseltirken yaşam maliyetlerini düşürmeye, yüzleri güldürmeye devam edeceğiz inşallah" diye konuştu.
"BİR PLANINIZ VAR MI?"
Geçen dönemde de sıklıkla eleştirilerin odağına oturan İzmir’deki koku sorununa dair de açıklamalarda bulunan Saygılı, "Geçtiğimiz hafta, yurtdışından gelen misafirlerimi Kordon’da yemeğe götürdüm. Yemeğin ortasında ağır bir koku geldi, misafirlerim rahatsız oldu ve onların talepleri ile oradan ayrıldık. Bir İzmirli olarak ne yazık ki utandım. İzmir Büyükşehir yetkilileri, Kordon’daki esnafa gidip bir konuşsa ne olduğunu öğrenecekler. Cemil Tugay! 100 gündür, yani göreve geldiğinizden beri Körfez’deki çevre felaketi ve ağır koku problemiyle ilgili hiçbir şey yapmadınız! Tunç Soyer gibi yüzey temizliği mi yapacaksınız yoksa hakikaten temiz bir Körfez için bir inisiyatif alacak mısınız? Ne yapacaksınız, bir planınız var mı? Kanalizasyon borularının hala körfeze akması ve yılan hikayesine dönen Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi’ndeki 4. Faz’ın 9 yıldır bitirilememiş olması, körfezi her gün daha kirli hale getiriyor. İşe gelince yok, şova gelince çoksunuz!¨ sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.