Diyetisyen Selami Helvacıoğlu, keyifli bir bayram geçirilmesi ve sağlığa ağır bir bedel ödetmemek için yenilen ve içilen her şeye dikkat edilmesi gerektiğini dile getirdi. Helvacıoğlu, "Bayramda az az ve sık öğünlü beslenmeyi tercih etmeliyiz. Güne hafif bir kahvaltıyla başlamalı, ilerleyen saatlerde de fazla yemekten kaçınmalıyız. Bayram sürecince tüketeceğimiz et haşlama, ızgara veya sote şeklinde tercih edilmeli ve derin yağda kızartılmış yemeklerden uzak durmalıyız. Etin sindirimi zor bir besin olduğu için yeni kesilmiş kurban etlerinin dinlendirilmeden tüketilmesi şişkinlik, hazımsızlık ve mide ağrısına yol açacaktır. Tüketeceğimiz etin soğutucuda en az 2-4 gün bekletilmiş olması hem etin pişme ve lezzet kalitesini artırır, etin sertliğinin geçmesini sağlar ve sindirimi kolaylaştırır. Et tüketilirken tek başına et yemeği tüketmektense etin yanında veya beraberinde pişirilmiş sebze yemeği tüketmek, yemeğin yanında bol yeşillikli salata tüketimi tercih etmekte dikkat edilmesi gereken konulardır.
Et tüketiminde tercih edilecek diğer bir konuda etin az yağlı tercih edilmesi ve tüketim miktarlarında aşırıya kaçmadan mümkünse günlük tek öğün olarak et tüketilmesidir. Ayrıca sakatatın ana maddesinin kolesterol olduğunu unutmamalı ve sakatat tüketimden uzak kalmalıyız. En önemli konu ise yeni kesilmiş hayvan sakatatı mikroorganizmalar açısından birçok hastalığa davetiye çıkartmaktadır. Bayramda bolca ev ziyaretinde bulunmak, mümkün olduğunca ev gezmelerine yürüyerek gidip gelmek ve bu ziyaretlerde ikram edilen yemekleri tadımlık olarak tüketmek gerekir. Günde 2 fincan Türk kahvesinden ve 9 bardak siyah çaydan fazla tüketmemeye özen gösterilmelidir. İkram edilen hamur işleri, tatlılar, çikolataların gereğinden fazla tüketilmesinin size geri dönüşü yükselmiş şeker, yükselmiş kolesterol ve artmış kilolar olacaktır” dedi.