Ben seni hiç tanımadan sevdim
Sesini hiç duymadan hissettim
Yokluğun belki de ilk hüznümdü
Atam sana kavuşmadan özledim...
Diyordu; dersimiz Atatürk filmindeki çocuk oyuncu... Nasılda güzel bir anlatım şekliydi ben seni hiç tanımadan sevdim...
Evet biz seni tanımadan, hissetmeden, sesini duymadan sevdik... Ailemden biri sanırdım ilkokula başlayana kadar, ailem dışında ilk senin adını öğrenmiştim... İlkokula başladığım yıllarda öğretmenimin ülkemizi düşmanlardan kurtardı, annesi Zübeyde hanım babası Ali Rıza bey Selanik'te 1881 yıllında doğduyla başlayan tanışma serüvenimiz sınıfım ve ben büyüdükçe hayranlığım her öğrendiğim bilgide artıyordu... Kurtuluş savaşındaki mücadelenle, Çanakkale Zaferinle, Baş kumandanlığınla, Baş öğretmenliğinle, 23 Nisan 'ı çocuklara, 19 Mayıs'ı Gençlere armağan etmenle her öğrendiğim bilgiyle tek hayranı olduğum insandın... Senin için herkesin, herşeyin bir önemi vardı... Zamana yenik düşmemek, unutulmamak adına yılda bir günde olsa kutlanmalıydı... 29 Ekim, 30 Ağustos, 24 Kasımlar senin bizlere bıraktığın miraslardan sadece bir kaçıydı...
Bizlere o kadar miras bırakarak ayrılmıştın ki bu dünyadan... En büyük mirasın bizlerin en büyük gururu TÜRKİYE CUMHURİYETİ...
Yeri hiç bir zaman doldurulmuyacak büyük insan... Senden bir tane daha yok ki ATAM... Ben seni tanımadan özlüyorum... Bende her Türk evladı gibi yetim olarak doğmuştum... Kimse ölümsüz değildi ama çok çabuk ayrılmıştın bu dünyadan... Bu yıl aramızdan ayrılışının 79 yılı... Sana tanıklık etmiş, etmemiş her Türk'ün ah ATAM dediğini hala yüreklerinin sızladıklarını hisseder gibiyim...
Hayatı çaresizliklerle dolu yaşam öykünle bizlere her zaman ışık oldun, umut oldun... Yetim kaldı, okuldan alındı, tutuklandı, sürgüne gitti, en yakın arkadaşları tarafından darbe yedi, hastalandı, parasız kaldı, idam cezasına çarptırıldı ama inandığı hedefleri için hiç bir zaman mücadelesinden vazgeçmeyerek O artık bir dünya lideriydi...
Atam herşeyde varsın, kırmızı beyaz şanlı bayrağımızda, Ay ve yıldızda, kimi zaman çok sevdiği gül reçelinde, beyaz leblebide, bazen bülbülüm altın kafes türküsünde, senin için bütün sahipsiz köpeklerin adı artık fox Atam...
Yıl 1938 tarih 10 Kasım saatler 9:05 geçiyor... Dolmabahçe sarayında duran sadece senin kalbin değil ATAM... Türk ulusu içinde hala zaman durdu...
BEN SENİ HİÇ TANIMADAN SEVDİM... Her geçen gün artan özlemle seni özlüyorum..