1930 yılında İzmir'de dünyaya gelen Hanri Benazus, şehrin köklü ailelerinden birine mensup olup, eğitimini İzmir'de tamamladı. Genç yaşlardan itibaren gösterdiği koleksiyon merakıyla dikkat çeken Benazus, özellikle Atatürk fotoğrafları koleksiyonu ile tanındı. Bu koleksiyon, onun Atatürk'e olan derin bağlılığının bir göstergesiydi.
Hanri Benazus'un çocukluğunda yaşadığı bir anı, onun hafızalara kazınmasını sağladı. Atatürk'ün karşısında otururken, liderin tabağındaki leblebileri yemesi, Benazus'u "Atatürk’ün leblebilerini yiyen çocuk" olarak anılmasına neden oldu.
İş dünyasına adımını "Yupi Piliç" isimli firma ile atan Hanri Benazus, 1988 yılına dek bu alanda başarıyla faaliyet gösterdi. Ayrıca, 1985-1987 yılları arasında Altay Spor Kulübü başkanlığı yaparak, spor camiasına önemli katkılarda bulundu.
Benazus, 1960'lı yıllardan itibaren başladığı Atatürk fotoğrafları koleksiyonunu zamanla genişleterek, 5000'e yakın fotoğrafa ulaştırdı. Bu kıymetli koleksiyon, sonunda Ankara'daki Çankaya Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nde yer alan Atatürk Müzesi'ne armağan edildi. Benazus'un bu koleksiyonu, Türkiye tarihinde benzersiz bir yer edindi.
Hanri Benazus, iş ve spor dünyasındaki başarılarının yanı sıra yazarlık alanında da önemli eserler verdi. Türk tarihine ve Atatürkçülüğe dair yazdığı kitaplarla tanınan Benazus, bu eserleriyle Türkiye'nin yakın tarihine ışık tuttu ve gelecek nesillere değerli bilgiler bıraktı.
Benazus, sevenlerini yasa boğdu
Hanri Benazus'un vefatı, hem İzmir hem de Türkiye genelinde büyük bir üzüntü yarattı. Sevenlerini ve ailesini yasa boğan Benazus, Yarın Altındağ Musevi mezarlığında öğle vakti defnedileceği öğrenildi.