Memur-Sen İzmir İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen 1 No’lu Şube Başkanı Ali Musa Bina, Türk siyasi tarihine ‘post modern darbe’ olarak geçen 28 Şubat sürecine ilişkin açıklamalarda bulundu. Binlerce insanın hayatını karartmış olan 28 Şubat sürecinin her yönüyle aydınlatılmasını ve bu sürecin bütün aktörlerinin açığa çıkartılarak hesap sorulmasını istediklerini belirten Bina, 28 Şubat mağdurlarına yönelik AK Parti hükümetinin attığı kıymetli adımlar bulunduğunu vurguladı. Ancak hala haklarını elde etmek için mücadelelerini sürdürenlerin bulunduğunu ifade eden Bina, “Brifingli yargıçlar üzerinden dosyası görülen uyduruk dosyalarla hayatları karartılan ve hala cezaevlerinde bekleyen insanlar var. 28 Şubat’ın hesabının tüm yönleriyle verilmesi gerekir. Sivil kuruluşundan medya ayağına, sufle vereninden sahaya sürenine, dolayısıyla bizzat bu işi karargahta yönetenlerinden alana uygulanmasını sağlayanlara, bileşenlerinin tamamına ilişkin bir çalışmanın yapılması gerekiyor” dedi.
“MİLLET İRADESİNE ROT BALANS YAPILDI”
Dünyanın her yerinde sivil oluşumların demokrasinin sigortası konumunda olduğunu ve bunların demokratik zemin kaydığında rot balans yaptığını ifade eden Bina, “28 Şubat millete ve değerlerine karşı alçakça bir ihanettir. 28 Şubat’ta Türkiye’de millet iradesine rot balans yapılmıştır. Bu da darbe düzeneğinin aktörlerinin topluma verdikleri talimatla gerçekleşmiştir. Tıpkı yargı mensuplarına brifing vererek onları talimatlandırdıkları gibi, tıpkı üniversitelere talimat vererek rektörleri hareketlendirdikleri gibi o dönem, toplumun bütün katmanlarını bu sürecin içine talimatla katma gibi bir aymazlık yapıldı” diye konuştu. Bina, 28 Şubat mağdurlarına yönelik AK Parti hükümetinin attığı kıymetli adımlar bulunduğunu, bunun inkar edilemeyeceğini vurguladı. Ancak hala haklarını elde etmek için mücadelelerini sürdürenlerin bulunduğunu ifade eden Bina, “Brifingli yargıçlar üzerinden dosyası görülen uyduruk dosyalarla hayatları karartılan ve hala cezaevlerinde bekleyen insanlar var. O dönem talimatla insanların sicilleri ile memuriyetleri ile oynanan ancak görevine dönemeyen insanlar var” ifadelerini kullandı.
“FETÖ'YE OTOBAN AÇMA PROJESİYMİŞ”
28 Şubat Davası’nın karar aşamasına geldiğini dile getiren Bina, “Davanın görülüş şekli, kapsayış biçimi üzerinde tartışmamız var. Bu konuda itirazlarımız var çünkü 28 Şubat’ı eğer mağduriyetlerin göz ardı edilerek, ‘geçmişte kaldı, pardon denildi’ denilerek okuyacak olursak bu ülkede darbe sistematiği asla yok olmaz. 28 Şubat’ın hesabının tüm yönleriyle verilmesi gerekir. Sivil kuruluşundan medya ayağına, sufle vereninden sahaya sürenine, dolayısıyla bizzat bu işi karargahta yönetenlerinden alana uygulanmasını sağlayanlara, bileşenlerinin tamamına ilişkin bir çalışmanın yapılması gerekiyor” dedi. Bina, “17-25 Aralık bu ülkede gerçekleştiğinde, 15 Temmuz darbe girişimiyle de görüldü ki 28 Şubat, aslında küresel güçlerin Türkiye’de toplumun genelini oluşturan kesim içinde FETÖ’yü daha etkin kılma projesiymiş, ona otobanı açma projesiymiş” şeklinde konuştu.