Ayrılıklar hep kadınlar üzerinden söylenir, tasvir edilir. Edebiyatlarda, filmlerde kadınların gidişi anlatılır, şarkılarda kadınların adım sesleri çalar. Peki ya erkekler ayrılığın hangi tarafında, hangi köşesinde? Erkek gidişi nasıl hissettirir? Bir erkek gidiyorsa nasıl gider, geride neler bırakır? Bir erkek ne zaman gider bir kadından?
Sevgili okurum, bir erkeğin gitmesi için herşeyin bitmesi gerektiğini biliyor muydun?Sıfır kredi, kullanılmış bütün şanslar ve bitmiş öfke... Sakinliğini ve terkedişinin gürültülü sessizliğini duymuş muydun?
Çok mu üzülür, çok mu kırılır kalbi? Gitmek istiyorsa, aniden mi gider, çok mu soğukkanlı davranır?
Bir erkek hisslerini içinde yaşar, bir yük gibi omuzlarında taşır bu ağırlığı. Mesela özlerse bunu bir kadının telefon açıp; buluşalım, seni çok özledim söylemesi gibi yaşamaz, yalnızlık kokusu sinmiş mutfağından bir çay koyar incebelli bardağına, iki de şekeri karıştırır, tenhalık havalı balkonunda bir sigara yakar. Ve bununla da bir kadın özlemi yükselir göğe erkek dudaklarının arasından. Bu özlem onu içten içe yeyip bitirir, bir ağacı içinden yeyen tırtıl misali ...
Bir erkek seviyorsa bunu çığlıklarla anlatmaz sevdiğine. Sessiz yaşar, gürültülü sevgisini içinde boğar. Mesela kadınına sıkıca sarılır ve kokusunu ciğerlerine çeker. Bu, onun en muhteşem yükseklikteki sevgisinin belirtisidir. O sarılmada o an şehvet değil, cesaret hisseder. Bir kadını sevmenin cesaretini yaşar.
Bir erkek aşık olduğu kadına tutku ile bağlıdır, tutku olmazsa aşık değilsin zaten. Tutku, bir erkeğin kadına yaşattığı sevgiden öte birşeydir. Bağlanmaktır, ona bağlılıktır ve tapmaktır ona...
Sevgi ne kadar tutkuluysa onun gidişi de o kadar büyük olur. Bir erkek gitmek isterse konuşmadan, tartışmadan, sorgulamadan gider. "Gitmek istiyorum" cümlesini bile söylemeden gider. Yaşadığı evden, senli günlerden ve sana olan tutkusundan gider. Aniden...
Bir erkek giderse anlatmanın, izahların anlamı kalmaz, bir erkek gidişindeki adım sesi onun kalbinin ritmi ile aynı olur. Bir erkek gittiği zaman tutkusunu da götürür kendisi ile, bir de sigarasını. Sevgisini kadınına bırakır, onun aşkından mukayyet olsun diye burada kal dercesine. Bir erkek tutkusu ile gittiği zaman asla geri dönmez. Bir erkek gidiyorsa sessizce yol açın, sevginiz ile kalın.