İnmenin, beyne giden damarlarda pıhtı oluşmasıyla ya da pıhtı atmasıyla meydana gelen klinik bir tablo olduğunu belirten Doç. Dr. Hüseyinoğlu, İnme dediğimizde bir tek bunu anlamamalıyız. Burada aynı zamanda beyin kanaması da söz konusudur. Beyin kanamasında ise beynin içine veya beynin zarlarının damar yırtılması sonucu oluşan kan akımıdır. Genel olarak beyindeki inmenin yüzde 80’i iskemik inmeler yani damar tıkanıklığı sonucun da kan akımında bozulmanın oluşturduğu klinik tablolardır” dedi.
Çok sayıda nedeni var
Hastalığa neden olan damar tıkanıklıklarının nedeninin çok sayıda olabileceğini belirten Doç. Dr. Hüseyinoğlu, “Damar tıkanıklığı nedenleri cinsiyet, yaş, kilo tansiyon hastalıkları, diyabet, obezite, sigara kullanımı majör faktörler olabileceği gibi; uyku apnesi, kanda kolesterol ve yağ oranının yüksek olması, sedanter yani hareketsiz yaşam da diğer faktörler de olabilir. Ancak bazı hastalar genetik olarak kan pıhtılaşmasına yakın olabiliyor ve genç yaşta bile inme geçirebiliyorlar. Ya da kadınların kullandığı kadın doğum hapları da kan pıhtılaşmasını artırarak inme geçirilmesine neden olabiliyor. Kalpte ritim bozukluklarında, kalp yetmezliğinde ya da geçirilen kalp krizi sonrasında da kanda pıhtı oluşabiliyor bu da inmeye neden olabiliyor” diye konuştu.
Belirtilere kulak kabartmak önemli
Doç. Dr. Hüseyinoğlu, hafif uykuya meyilden başlayarak, komaya kadar ilerleyen tablolar oluşturan hastalığın belirtilerini şöyle sıraladı:
“Sağ veya sol taraflı uyuşma, kuvvet kaybı yani halk tabiriyle kısmi felç oluşabiliyor. Bazı hastalarda konuşma ve görme bozuklukları olabiliyor. Bazı hastalarda bu bulguların bir değil bir kaçı bir arada görünebiliyor. Bu tür durumlar hasta yakınları tarafından fark edildiği anda hemen hastaneye başvurmaları ya da 112 acil servis hattını aramaları gerekiyor.”
Doç. Dr. Hüseyinoğlu, ilk 6 saatte müdahale edilmesi durumunda tedavinin daha kolaylaşacağını ve hastanın hayatta kalma ihtimalinin artacağını sözlerine ekledi.