Annemin bir lafı vardır...
'' Doğuma,Düğüne ve Cenazelere katılmalısın,Katılmazsan katılmazlar evladım '' der.
Ben de bu şiar la düğünlere pek olamasa da doğum ve Cenazelere mümkün olduğu kadar katılırım...
Düğünlere katılamama sebebim ise o saatlerde benim sahne de olmamdır.
Ben bu yazımda katıldığım bazı cenazelerde gördüğüm ve hiç mutlu olmadığım bir konuya değinmek istiyorum.
Sinir olduğum ve hiç hoş karşılamadığım durumu açıkladıktan sonra cenaze namazı ile ilgili alıntı bilgileri sunacağım...
Çoğu zaman tanımadığım cenaze namazlarına da katılırım... Nasıl derseniz?
Sosyal medya'da arkadaş olduğum kişilerin bazen paylaşımlarına denk geliyorum. Annem Babam vs.. vefat etmiştir şu cami de cenazesi kaldırılacaktır diye ...
Ben de eğer vaktim ve zamanım uygun ise hiç tereddütsüz katılırım hatta mezarlığa kadar gidip iki kürek toprak atarım Allah'ım kabul ederse.
Bazı cenaze namazı kıldıran imamlara çok kızıyorum...
Bizler İslamı en doğu ve en tatlı bir dille anlatmalıyız...
İslamın güzelliklerini özelliklerini ve kolaylıklarını anlatmalıyız...
Gelelim asıl konuya ....
Öğlen bir cenaze namazına katılıyorum namazdan sonra imam cenaze namazını kıldırmak için Ölünün yanına geliyor...
- Cenaze yıkanmış ve kefene sarılmış olarak namazın kılınacağı yerde Musallâ taşına konulmuş. Cenaze cemaatin önünde bulunuyor. Namazı kıldıracak imam ölünün göğsü hizasında duruyor. Cemaat ayakta ve kıbleye karşı imamın arkasında saf tutar.
- İmamın arkasındaki cemaat: "Niyet ettim Allah rızası için hazır olan cenaze namazını kılmaya (ölü erkek ise) şu erkek için duaya, uydum imama" diye niyet eder.
Sorun da işte burada... İmam görevini yaptı namaz kılındı... Yallah mezarlığa götür...
Burada bana göre imam mikrofonu eline aldığında iki kelam etmesi...
Ey Hocam bakın orada kocaman bir cemaat var.Burada hiç camiye girmeyen hiç cenazeye katılmayan insanlar var....
Ne olur iki kelam edip cenaze namazını anlatsan... Cenaze namazlarına katılmanın sevaplarını anlatsan... Mezarlıklara kadar gidip o cenazeyi sahiplenmenin sevabını veya günahını neyse artık, anlatsan...
Katıldığım cenaze namazlarında bir imamımız hızlı bir şeklide namazı kıldırıp yollarken, diğer taraftan ikindi namazına yetişip kıldığım namaz sonrasında İmamın cenazenin önüne gelip namaz kılınmadan bir kaç dakikasını ayırıp cenaze namazını anlatması...
''Cenaze namazı ölen kimse için kılınır. Ölü için yapılan duadır. Müslüman kardeşin günah ve kusurlarının bağışlanmasını Allah'tan dilemek, ona son vazifeyi yapmak için cenaze namazı kılınır. Cenaze namazı, farz-ı kifayedir.
Cenaze namazının rükûnleri, dört tekbir ile kıyamdır. Selâm vermek vacibdir. Cenaze namazında rükû ve secde yoktur. Kerahat vakitlerde kılınmaz. Cenaze namazı için de abdest almak gereklidir. '' gibi sözler sarf etmek bu kadar zor mu?
alıntı/
Bir öğütlerinde Allah'ın Resulü (s.a.v.) söyle buyurdu:
- Bir cenazede bulunup da cenaze namazını kılan kimse bir kırat (sevab) kazanır. Cenaze namazını kılıp da kabrine götürülerek defin oluncaya kadar cenaze cemâatine katılan kişi ise iki kırat sevap kazanır.
(Ashab-ı Kiram tarafından) soruldu.
- Ya Resûlallah! iki kırat (sevab) ne kadardır, (anlayamadık, açıklar mısınız?) Allah'ın Resulü söyle buyurdu:
- İki kırat'ın sağlayacağı sevab, küçüğü Uhud Dağı benzeri olan iki büyük dağ gibidir. (2)
■ Cenaze namazı, kılanlar için sevap kazanma vesilesi olduğu gibi, cenaze namazı, kılınanlar için de bir duadır. Bağışlanma sebebidir, Cenaze namazını kılan müminler tarafından içten duygularla hayırla yad edilmesi halinde ise kişinin Cennet'e yolcu edildiğinin bir müjdesidir.
Gerçek Müslümanlığı İslamı anlatalım...
Bakın başka başka dinlerin militanları gelip bizim dinimizi kötülemek için elinden geleni yapıyor... IŞİD gibi proje örgütlere fırsat vermeyelim... Kısacası dinimizi ,İslamı sevdirmek için elimizden geleni yapalım...