Kur artınca alışveriş çılgınlığı da artıyor!
Pandemiden kurtulamazken dalga dalga gelen ekonomik kriz halkı endişeye sokacak ki alışveriş ve stok çılgınlığın önüne geçilemiyor.
Durum böyle olunca Fırsatçılık aldı başını gidiyor. Döviz borsa hareketliliği takip eden iş insanları önünü görmeye çalışırken vatandaş evinin derdine düşerek. Marketlere akın ediyor. Ne zaman haberleri izlesek ya zam ya sözde indirim sloganlarıyla halkı Galya’na getiriliyor.
Kişisel yorumum lütfen yanlış anlaşılmasın lakin bir grubun istediği de tam olarak bu değil mi? Bizler stok yaparak indirim adı altında bu kadar para harcayarak piyasaya para akışı zaten sağlıyoruz. Evlerinizde eminim stoklamalarda en az herkesin 10 lt ayçiçek yağı vardır. Pandemi de makarna stoğu şimdi ise yağ ve şeker çılgınlığı!.. Ya Allahaşkına uymayın böyle saçmalıklara!!! amaç zaten satışı hızlandırıp fiyatları yükseltmek değil mi? hem israf tüketimi yapıyoruz. Hemde onların eline fırsat veriyoruz. Herkes ihtiyacı olanı alsa fiyatlar emin olun bir süre sonra sabit kalacaktır. Arz talep meselesinden de yola çıkarsak, gereksiz endişeler içinde geleceği karartmayalım.
Dünya da da kriz yaşanıyor ama hiç bir ürün stok yaptırılarak yüksek fiyata satılmıyor.
Öyle bir düzene geldik ki adeta pandemi sürecindeki son iki yılı hafızadan silmiş gibiyiz.
Üretimi soran yok herkes tüketimin derdine düştü. Hani tarımımız hani nerede çiftçimizin halini hattını soran bile yok.
Bizler hem ebeveynler olarak hem birey olarak bilinçli tüketimi vazife edinmeliyiz. Aksi takdirde hiç şüphesiz herşeye sahip olan ve aç doyumsuz bir toplum olacağız.
Ama siz şimdi ellerde telefon Kasım ayı indirimlerine gideceksiniz.
Bende bir dönem bu akıma uydum ama Ardından aslında neyden zevk aldığıma baktım. Aldığım kıyafetler ya da eşyalar değil, almak isteyip alabilmenin yarattığı hazdan kurtulamıyordum hepiniz gibi.
Bu, beynimizin bir sistem tanımı ve bu halde kalmıyor. Bunu alın aşka koyun, işe koyun ve paraya koyun, bu mantık her konuda aynı denklemle işlemeye başlıyor. “Mutlu olmak için birine, bir aşka ya da paraya muhtacım” diyor beyin. Bir yerden tutup düzeltmedikçe bu sarmalın içine etrafta olan biten her duygunuzu katarak dönüyorsunuz. Bu bir çığ!
Kasım indirimleri değil de kasım dizginleri başlatabiliriz. Tüketimle geçirdiğimiz zamanı fikir ve sevgi üreterek geçirebiliriz. Aksi halde kazaklar, ayakkabılar, makyaj malzemeleri, kremler, paltolar gibi ilişkiler, sevgiler, dostluklar, ahlak, inançlar, mutluluk ve insanlık tükeniyor olacak.