Trabzon Sosyal Bilimler Lisesi'nde öğrencilere sorumluluk kazandırmak ve zaman yönetme anlayışlarını geliştirmek amacıyla 8 yıldır ders zili çalmıyor.
Trabzon Ortahisar İlçesi'nde bulunan ve alanında Türkiye birinciliklerinin yanı sırda bir çok dalda başarı ortaya koyan Sosyal Bilimler Lisesi’nde 8 yıldır ders zili çalmıyor. Öğrenciler, sınıflara, koridorlara ve bahçeye asılan ders giriş-çıkış çizelgelerine göre hareket ediyorlar. Üniversitede ders başlangıç ve bitiminde zil uygulaması olmamasının, öğrencilerin bu anlamda üniversite hayatına daha çabuk adapte olmalarının da yolunu açıyor. Çevre gürültüsüne engel olmanın yanında öğrencilerin sorumluluk sahibi, zaman yönetimi iyi bilen, öz güveni gelişmiş, otokontrol ve disiplinli bireyler olarak yetiştirilmesi hedefleniyor. Bu uygulamayla öğrenciler okulda kendilerini hem psikolojik anlamda hem de üzerlerinde bir baskı hissetmeden rahat olmaları sağlanıyor.
"Öğrencilerimize sorumluluk aşılamayı hedefledik"
Okul Müdürü Zekeriya Abanozoğlu, uygulamayla öğrencilere sorumluluk aşılamayı hedeflediklerini söyledi. Abanozoğlu, "Öğrencilerimizi öncelikli olarak bir zaman yönetimini öğretmek gerekiyor. Sorumluluk aşılamak gerekiyor. Bir de okullardan çevreye yayılan ses kirliliği azaltmak gerektiğini düşündük. Bir çalışma yaptık. Okul zilinin kaldırılması kolay verdiğimiz bir karar olmadı. İlk başta zor gibi gözüksede işe yaradı. Dışarıdan gelenler zil sesi çalmayınca soruyorlar 'Bu okulda zil yok mu?' diye. Meseleyi anlamakta zorlanıyorlar ve şaşırıyorlar. 8 yıldır okulumuzda zil çalmıyor, gayet de iyi gidiyoruz ve hiç bir sorun yaşamıyoruz" dedi.
"Uygulama öğrencilerimize özgüven kattı"
Abanozoğlu, uygulamayla öğrencilere öz güven kattıklarını vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı:
"Okulumuza yeni gelen öğrenciler ilk geldiklerinde biraz sıkıntı yaşıyorlar ama sonraki süreçte alışıyorlar. Öğrencilerimizle birlikte öğretmenlerimiz de alıştı. Derslere zamanında girilip-çıkılıyor, bu noktada sıkıntımız yok. Bu uygulamaya devam edeceğiz. Okulumuzda inşallah hiç ders zili çalmayacak. Bu uygulamamız öğrencilerimize öz güven aşıladığını görebiliyoruz. Akademik, kültürel, sosyal ve sportif alanda başarılı bir okuluz. Zil çalmayarak farklı bir okul olduğumuzu ortaya koymuş olduk" ifadelerini kullandı.
Öğrenciler de alıştı
12. sınıf öğrencisi Muhammed Enes Karlıdağ, okula ilk geldikleri dönemde zilin çalmayışı nedeniyle sıkıntı yaşadığını belirterek, "Okula ilk geldiğimizde zilin olmayışı gerçekten çok tuhaf geliyordu. Bu okula gelmeden önce hep zille hareket ediyorduk ama burada zilin olmaması zamanı yönetme açısından çok şeyler kattığını düşünüyorum. Sorumluluk sahibi insan olmamıza daha fayda sağladığını söyleyebilirim" derken, sınıf arkadaşı Şura Aykan ise "Okula ilk geldiğimizde çok şaşırmıştık ve bunun bize ne katacağını tartışmıştık. Daha sonra 14-15 yaşında ergenliğe yeni girmiş insanların daha özgür bir ortamda eğitim görmek isteyeceğini fark ettim. Zil çaldığında bir baskı gibi derse giriyoruz. Zil çalıyor ve biz bir yerde toplanmak zorundayız. İster istemez bir baskı ve gittiğimiz yer bize eziyet gibi geliyordu. Sonra farkettik ki her yerde saatler var ve biz kendi zamanımızı ayarlayabiliyoruz. Zaman kültürünü ve insandaki baskı kültürünü değiştiriyor" açıklamasında bulundu.