Bülent Tercan, ’25 yıldan sonra yeniden başlayan seferlerin kıymetini bilmeliyiz. Geçtiğimiz haftalarda gelen ilk geminin ardından ikinci gemi yolda. Ama kent yöneticileri gereken ilgiyi göstermeli, hazırlık yapmalı’ dedi.
İkinci geminin hafta sonu veya öbür hafta başında İzmir’de olacağını kaydeden Tercan, ‘Başta büyükşehir belediyesi olmak üzere ticaret odasına, sanayi odasına, esnaf birliğine ve kentin tüm kurumlarına önemli görevler düşüyor. Gemi ile gelen ziyaretçiler sıradan turistler değil. Yüksek bütçeleri ile İzmir’e alım yapmaya gelen misafirlerin irili ufaklı tüm işletmelere, esnafa çok büyük faydası olacak. Misafirleri karşılayıp, sorunsuz alışverişlerini yapmalarına rehberlik edilmeli’ diye konuştu.
Kenti de tanıtmalıyız
Gemi ile gelen ziyaretçi ve tüccarlara yönelik çalışmalar yapılmasını isteyen Bülent Tercan, ‘Kemeraltı başta olmak üzere, Karşıyaka, Buca, Bornova gibi büyük ilçelerin çarşılarını, ana arterlerini, bunun yanında kent içindeki Agora, Asansör, Kordon, Kadifekale gibi turizm materyallerini tanıtacak Arapça broşürlerin hızla hazırlanıp gelen misafirlere dağıtılması lazım.
Ayrıca misafirleri tanıtılan yerlere ücretsiz taşıyacak ulaşım araçları tahsis edilmeli. Büyükşehir belediyesi her türlü imkana sahip. Meslek kuruluşlarının teşviki ve desteği ile kent çarşılarındaki işyerlerinin Libya’dan gelenlere özel kampanyalar düzenlemesi, onları cezbedecek reklamlar yapması yararlı olacaktır. Bu insanların ticari alımları bu kentin refah seviyesini yükseltecek. O zaman herkes elini taşın altına koymalı. Kentteki tüm işyerlerine ve halka Libya gemilerinin önemi doğru anlatılmalı, bu seferlere özel tam bir koordinasyon sağlanmalı’ dedi.
Seferlerin yeniden başlamasının İzmir ticaret dünyasını sevindirdiğini belirten Tercan sözlerini şöyle sürdürdü: ‘Geçmişte Libya’dan gemilerle gelen alım gücü yüksek tüccarlar, turistler, ziyaretçiler, mobilya başta olmak üzere beyaz eşya, yer döşeme, hediyelik eşya gibi çeşitli alanlarda yaptıkları alışverişlerle herkesin yüzünü güldürmüştü. Tüm iş dünyası Libya’dan gelecek gemilerin yolunu gözlüyordu ama seferler yeniden başlayınca bu ziyaretleri daha verimli kılacak hiçbir girişimde bulunulmuyor. Bu büyük bir eksiklik. Yüklü alım gücüne sahip ziyaretçi portföyünü kendi haline bırakmamalıyız. Bu insanlar toplu alımlarının yanı sıra, küçük esnafın da işlerini büyütüyor. İzmir esnafının lokantasında yemek yiyor, taksisini kullanıyor, hediyelik eşyalarını ve ufak ihtiyaçlarını İzmir’in çarşılarından sağlıyor. Evet bu seferler sıklaştırılmalı, bunun için gereken girişimler yapılmalı ama her şeyden önce eldekinin kıymeti bilinmeli, gelen gemiler için doğru hazırlıklar yapılmalı.