‘’Hiçbir şey olmuyor gibi hayatına devam edenler...
Bir gün, size de bir şey olduğunda,
hiçbir şey olmuyor gibi olmadığını, göreceksiniz.’’
Canımız çok acıyor. Yanıyor. Çaresi de yok.
Çok üzgünüz. Paramparça oldu yüreğimiz. Kimsenin yüzünde bırakın gülümsemeyi filan, nefes alacak mecalimiz bile yok.
Evet. İzmir’de 6.9 büyüklüğünde bir deprem oldu. Ve birçoğumuz için hayat yerle bir oldu. Gri toz bulutu, İzmir’i görebildiğiniz her yerden görülüyordu. Sirenler birer martı çığlığı gibi günün tüm nefesini alıyordu.
YIKILDIK!
Üzerimize binalar çöktü.
ÖLDÜK!
Saatler sonra bulabildiler cansı vücutlarımızı.
MUCİZELER OLDU!
Saatler sonra kurtarılan bebekler, hayata karşı umudumu oldu.
AFAD, İzmir Büyükşehir Belediyesi, İtfaiyeler, çeşitli illerden gelen kahramanlarımız ve değerli hemşerilerim…
Hakkınız ödenmez. Ne bu dünyada ne de ahirette.
AH ETTİK!
Bu cânım ülkemizin, kıymetli insanlarına, bunları reva görenlere. Katil müteahhitlere. O katil müteahhitlere, o izinleri verenlere! Denetlemeyenlere. Halkı bu yoksul barınma koşullarında yaşadıklarına, şükrettirenlere.
Ama biz İzmirliler, tüm dünyaya gösterdik ki ‘’İzmir’in Dağlarında Çiçekler Açar.’’
Tüm dünya artık biliyor ki, bir tek İzmirli bile kalsa şu dünyada, güzellikler ve iyilikler için hala umut var demektir.