CHP Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney Cankurtaran, OHAL kapsamında çıkarılan KHK ile kamuda görev yapan üç engelli memurun işten çıkarılmasına sert tepki göstererek, “Devlet, engellilere iş güvencesi sağlayacağı yerde OHAL, kamudaki az sayıdaki engelli memura bile dokunmaya başladı. OHAL yoluyla engelliler devlet kademelerinden uzaklaştırılıyor. Bu insanları işten çıkararak ‘Adeta açlıktan ölün’ deniyor” diye konuştu.
OHAL kapsamında çıkarılan KHK ile Türkiye İş Kurumu’nda görev yapan 33 yıllık memur ve aynı zamanda Türkiye Sakatlar Derneği Ankara Şube Başkanı olan Mithat Tokur, SGK’da avukat olarak çalışan, Engelli Kadın Derneği kurucu üyesi de olan Arzu Şenyurt Akdağ ile Aile ve Sosyal Politikalar Ankara İl Müdürlüğü’nde sosyolog olarak çalışan Veli Saçalık da görevlerinden alınmıştı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney Cankurtaran ve PM Üyesi Yıldırım Kaya, üç engelli memurun KHK kapsamında işten çıkarılmasına tepki olarak dayanışma amacıyla Türkiye Sakatlar Derneği Ankara Şubesi’ne bir ziyaret gerçekleştirdi.
“AKP, İŞTEN ÇIKARDIĞI ENGELLİLERE ‘ADETA AÇLIKTAN ÖLÜN’ DİYOR”
Cankurtaran, OHAL kapsamında çıkarılan Kanun Hükmündeki Kararnameler’in (KHK) suçlu olup olmadığına bakmaksızın onbinlerce insanı mağdur ettiğini belirterek, “Engelli kamu memurlarının bu süreçte işinden uzaklaştırılması veya ihraç edilmesi tek kelimeyle vicdansızlıktır. Devletin, engelli vatandaşlara iş güvencesi sağlaması gerekirken OHAL, zaten kamudaki az sayıda engelli memura da dokunmaya başladı. Engellilerin önünde dağ gibi duran sorunları çözmek yerine yeni sorunlar üretilmektedir. Zaten önlerine konan engeller nedeniyle gündelik yaşamda zorluklar yaşayan bu insanlara “adeta açlıktan ölün” deniyor. AKP, eliyle devlet hiç olmadığı kadar acı, ızdırap ve gözyaşı üretecek şekilde yönetilmektedir. İnsanlar açlıkla, yoksullukla cezalandırılmaya çalışılmaktadır. Bu dönem ileride bir zulüm dönemi olarak anılacaktır” diye konuştu.
“ENGELLİLER ARASINDA İŞSİZLİK YÜZDE 60’LARDA”
Devletin elindeki verilere göre Türkiye genelinde 8 milyon 431 bin engelli vatandaşımız var denirken, Dünya Sağlık Örgütü’ne göre Türkiye nüfusunun yüzde 12.29’unun engelli olduğunun öne sürüldüğünü belirten Cankurtaran, “Her şeyden önce Türkiye’de bugün resmi verilere göre yüzde 12’lere ulaşan işsizlik engelli vatandaşlar arasında yüzde 60’lardadır. Devlette engellilere ayrılan 36 bin kişilik kadro bilerek doldurulmamaktadır. Engelliler için istihdam yaratılmadığı gibi şimdi OHAL yoluyla kamuda çalışan az sayıdaki engelli memur da işlerinden atılarak engelliler adeta devlet kademelerinden uzaklaştırılmaktadır” dedi.
“İŞTEN ATMAK YERİNE İŞ BULUNMALI”
Engelliler istihdam hakkından yararlanamamakta ve iş verilemeyen engelliler gerçek bir sosyal korumadan yoksundur. İstihdam olanağı sağlanamayan başta engelliler olmak üzere her yurttaşa sosyal koruma sağlanmalı. Ancak AKP Hükümetleri döneminde 1976 yılında yürürlüğe giren 2022 sayılı kanun ile Engelli ve Yaşlılara ödenen aylıklar adeta budanmıştır. Başta engelli ve dezavantajlı guruplar olmak üzere her işsize yaşam aylığı verilmeli. CHP İktidarında Aile Sigortası ile ocağında yemek pişmeyen ev kalmayacak. diye konuştu.
Engelli ve yaşlılara 1976 yılından buyana ödenen aylıklar kesildiği gibi, gelir testi, hane halkı geliri tuzaklarıyla evde bakım aylıkları da kesildi. Hatta, on binlerce engelli ve yaşlıya borç çıkarıldı, hükümetçe icraya verildiler. Asgari ücretin 1/3 le yaşam süren engellilerin hayatı zındana çevrildi. Ayrıca rapor yönetmeliğindeki oyunlarla engelli rapor oranları düşürülmüş ve engellilerin yasalarda taNInan haklardan yararlanması engellenmiştir.
“ENGELLİLERİN ERİŞİM VE ULAŞIM SORUNLARI ÇÖZÜLMEDİ”
Engelli vatandaşların en büyük sorunun erişim ve ulaşım sorunu olduğunu kaydeden Cankurtaran, binaların, yolların ve kamu kurumlarının engellilerin ulaşımına uygun hale getirilmesi ve yeniden düzenlenmesi için geçmişten beri ötelenen düzenlemeler halen hayata geçirilmemiş, bu insanlarımız eve mahkum edilmiştir. Nüfusun onda biri olmalarına karşın sokaklarımızda engelli vatandaşlarımızı göremiyoruz çünkü sokaklarımız bu insanların bir yerden bir yere gitmesine izin vermiyor. 2005 yılında çıkan 5378 sayılı Engelliler hakkında kanun ile 2012 yılında tüm kamusal alanların erişilebilir olacağı sözü verilmişti. Yıl 2017 hala erişilebilirlik sorunu çözülmüş değil" dedi.
Bu yaşananları, insan vicdanının ve bizim siyasi anlayışımızın kabul etmesi mümkün değil. 3 Aralık Dünya Engelliler gününde söylediğimiz gibi, Sadece 3 Aralıkda değil 365 gün engellilerin yanında olacağız.Engelleri kaldırmak için Dayanışma içerisinde olacağız. Engelli kardeşlerimiz işine başlatılsın. Engellinin üç kuruşunu keserek bu ülkeyi kurtaramazsınız. Önce kendi çevrenizdeki hortumcuların hortumlarını kesin onlardan arta kalan bütün ülkeye yeter” diyerek sözlerini bitirdi.