Geçtiğimiz günlerde şöyle bir Çeşme’ye gidelim dedik.
Yolumuzun üstü olduğu için değil, Çeşme yolun üstü değil, gidebileceğiniz en son ve en güzel yol olduğu için direk Çeşme’ye gittik.
Sıcaklık her yerde olduğu gibi Çeşme’de de fazlasıyla var.
Yoğunluk ise her yerde olduğundan biraz daha fazla Çeşme’de var.
Çeşme’nin sokaklarını, kıyılarını dolaştığımızda gördüğümüz manzara ise Çeşme’de sadece vatandaşların değil, belediyenin de yaz tatiline girdiğini gösteriyor gibiydi.
Çeşme’nin toplasanız 6 ayında nüfus yoğunluğu vardı ki, pandemi nedeniyle bu yoğunluk iki ay sadece olabildi, ama Çeşme Belediyesi’ni her zaman ki gibi, hizmette yetersizliği, çaresizliği görünür haldeydi.
Neyse Çeşme Belediyesi’nin çalışma sistemini eleştirmek için Çeşme’ye gitmedik zaten, sokaklarda, kıyalarda gördüğümüz çöp yığınları, moloz yığınlarına dair bir iki satır yazmak gören gözümüzün hakkını vermektir.
Ama gözlerimiz bir boru gördü.
Çeşme’nin tam ortasındaki çam ağaçlarının ortasında.
Kalın ve uzun bir boru.
O borunun üzerinde ise kutu gibi bir şey, o şeyin dört tarafında ise Çeşme Belediyesi yazıyor.
Hani nereye geldiğinizi bilmiyor, nerede olduğunuzu bilmiyor ve ne olduğunuzu bilmiyorsanız bileseniz diye konulmuş kalın, uzun ve kafası kutu gibi boru.
Reklam tabelası deseniz, Çeşme’nin böyle bir reklama ve tabelaya hiç ihtiyacı yok.
Başkan Ekrem Oran’ın borusu deseniz, başkan o boruya çıkıp, ne
yapacak?
Çeşmelilere boru manzarası deseniz, Çeşmeliler Çeşme’de hiçbir zaman karaya bakmak, her zaman denize bakar.
Yani sizin anlayacağınız, Çeşme’nin ortasına Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran tarafından dikilen, kalın, uzun ve başında kutu gibi bir şeyi olan ne olduğunu anlamadık.
Boru Çeşme’de olduğu için, borunun oraya konulmasını talimatını Ekrem Oran verdiği için de doğal olarak merakımızı gidermek Başkan Oran’a düşüyor.
Başkan, o borunun orada neden var, senin ne işini yarıyor!