Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) İzmir Milletvekili ve Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Ceyda Bölünmez Çankırı'nın, 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü dolayısıyla yayımladığı mesaj şöyle:
"Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde yapılan hukuki düzenlemeler ışığında, 5 Aralık 1934’de Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan yasa değişikliği ile “Kadınlara Milletvekili Seçme ve Seçilme Hakkı” veren yasanın kabulü kadınların ilk kez oy kullanmasının ve aday olabilmesinin önü açıldı.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bu devrim niteliğindeki kararıyla bir kez daha tüm dünyaya örnek olacak bir karara öncülük etti. Bundan tam 87 yıl önce biz kadınlar, en demokratik hakkımıza kavuşmuş olduk.
Tüm bunlara rağmen, yakın geçmişte kadınlar adına kayıp yıllarımız olduğunu hepiniz çok iyi biliyorsunuz. Başörtülü kadınlarımız toplumsal hayattan uzun süre dışlandılar. Ne yazık ki, başörtüsünün karşısına modernlik, çağdaşlık, ilerleme gibi kavramları koyup, insani değerlerimizi ve birikimimizi kılık kıyafetle ölçmeye çalıştılar.
Çok şükür ki, büyük mücadelelerin sonunda bu ayıbı ortadan kaldırdık. Şimdi farklı din, dil, etnik kökene sahip tüm kadınlarımızla huzur içinde yaşamak istiyoruz. Belli bir zümrenin inanç ve ideolojilerine göre değil yaşayacaksak hep beraber, birbirimize saygı göstererek, farklılıklarımızla yaşayacağız.
Tarihi referanslardan her zaman güç alan AK Parti bu konuda da ülkemize öncü olarak örnek alınması gereken işler başarmıştır. Bugün beş milyona ulaşan kadın üyesi ile AK Parti, kadınları siyaset dünyasına, toplumsal hayata aktif biçimde dâhil eden yegâne hareket olarak tanımlamak sanıyorum ki yanlış olmayacaktır.
Kadının değiştirici ve dönüştürücü gücü partimizin en önemli dinamosudur. Partimiz kadınları hiçbir zaman siyasetin nesnesi olarak görmeyip her zaman siyasetin öznesi olarak gördü.
Milletin Meclisinde 54 tanesi AK Parti’den olmak üzere 101 kadın milletvekilinin varlığı, kadınlarla birlikte omuz omuza yürüyor olmamızın tezahürüdür. Bu rakam bizim için yeterli bir sayı değildir. Fakat geçmişe kıyasla büyük bir başarı örneğidir.
Haksızlık, adaletsizlik ve ayrımcılığa uğrayan her bir kadının yanında yer almak, insan olan herkesin asli görevidir. Kadına yönelik şiddet ise tüm dünya kadınlarının ortak sorunu haline gelmiştir. Bugüne kadar kadınların şiddet konusu başta olmak üzere her alandaki hak arama mücadelelerinde yanlarında olduk, bundan sonra da olmaya devam edeceğiz.
Unutulmamalıdır ki kadına yönelik şiddetle mücadele aynı zamanda her biri canımızdan bir parça olan annemizin, eşimizin, kızımızın hakkını, hukukunu, onurunu korumanın da mücadelesidir. İnanıyorum ki özgüvenleri yüksek, cesur, eğitimli kadınlarımızın, ekonomiden siyasete her alanda sayılarının artması, ülkemizi daha ileri ve gelişmiş bir seviyeye taşıyacaktır.
Önce insan düsturuyla çalışırsak, insanlık yükselirken kadın da zaten yükselecektir.
Cumhuriyet tarihinin ilk ve tek kadın Meclis İdari Amiri ünvanına sahip bir milletvekili olarak, başta bizlere bu hakkı birçok devletten önce tanımamıza öncülük eden, ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e, kadın erkek eşitliğinin sosyal ve siyasal hayatta sağlanması adına reform niteliğinde iyileştirmeler yapan Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a tüm kadınlarımız adına şükranlarımı sunuyorum.
Seçmiş, seçilmiş ve seçilmeye aday olmuş tüm kadınlarımızın bu özel gününü kutluyorum…"