CHP Denizli Milletvekili Kazım Arslan, "Anayasada yapılmak istenen değişiklikle yargıya, kışlaya, camiye, siyaset sokulmak isteniyor. Bu anayasa paketi geçerse, devletin çok temel kurumlarında partizanlık öne çıkacak, parti genel başkanı bu kurumlara doğrudan müdahil olacaktır" dedi. Arslan yaptığı açıklamada şu sözlere yerdi;:
Bu anasaya paketiyle;
1- Yargıyı, bir partinin genel başkanına bağlamak istiyorlar
Bu değişiklikle anayasa mahkemesinin 12 üyesini doğrudan Cumhurbaşkanı atamak istiyor, 3 tanesi de meclisten çoğunluk partisinden seçilerek gelecek. Hhakimler ve savcılar Kurulunun 6 üyesini Cumhurbaşkanının atamasını içeren bu paket, kalan 7 üyenin de Genel Başkanlığını cumhurbaşkanının üstleneceği şu anki meclisteki çoğunluk partisinin seçeceği üyelerden oluşmasını öngörmektedir. Böylece parti genel başkanı olan cumhurbaşkanına bağlı bir yargı oluşturmayı istiyorlar. Elbette buna müsaade edemeyiz ve HAYIR diyeceğiz.
Bu paketle, partinin genel başkanı olan cumhurbaşkanı yargıya siyaseten müdahil oluyor. Bu durum yargıda partizanlığın başlamasına ve yargı içinde daha fazla adaletsizliğin oluşmasına neden olacaktır. Buna izin veremeyiz, onun için "HAYIR" diyeceğiz.
2- Siyaseti kışlaya daha fazla sokmak istiyorlar
Türk Silahlı Kuvvetlerinin başkomutanı olan cumhurbaşkanı, 80 milyonun tarafsız yöneticisi olmak yerine, yapılacak anayasa değişikliğiyle bir partinin genel başkanı olacak, başkomutan sıfatının yanına parti lideri şapkasını alacak, açıkça taraf olacaktır. Böylece Genelkurmay Başkanı, partinin genel başkanına bağımlı hale getirilecektir. Partinin genel başkanı ordunun başkomutanı olur mu? Orduyu cumhurbaşkanı gibi değil, partisinin genel başkanı sıfatı ile hükmedecek, orduda da partizanlık öne çıkacak, bu kurumda da ayrışmalar olacaktır. Buna müsaade edemeyiz, onun için HAYIR diyoruz.
3- Okula siyaseti sokmak istiyorlar
Cumhurbaşkanı Milli Eğitim Bakanını ve müsteşarını, YÖK başkanını ve rektörleri, partili genel başkan kimliğiyle doğrudan atamak istiyor. Böylece partinin genel başkanı doğrudan eğitime müdahil olacak, okullarda partizanlık, ayrışmalar, çekişmeler, tartışmalar artacaktır. Buna müsaade edemeyiz, onun için HAYIR diyoruz.
4- Camiye siyaset sokmak istiyorlar
İslam dinimizi siyasette yıllardan beri kullanıyorlar. Dinimizi siyasete alet ediyorlar. Bu anayasa paketiyle cumhurbaşkanı artık resmen taraf olacak, partinin genel başkanı sıfatını elde edecek, yeni yetkisiyle Meclisin onayını almadan, üst düzey yönetici olan Diyanet İşleri Başkanını doğrudan atayacak. Parti genel başkanı olarak inancımızla ilgili her konuda müdahil olmak istiyorlar. Buna müsaade edemeyiz, onun için HAYIR diyoruz.
Bu dört konu devletin temel konularıdır ve devletin temel kurumlarını ilgilendirir. Bunlara siyasi partinin genel başkanının direkt müdahil olması, ordunun, yargının, eğitimin, diyanetin yıpranmasına yol açacak, işlevlerini yerine getirmesine engel olacaktır. Siyasetin devletin temel kurumlarına direkt müdahale etmesi, o kurumlarda partizanlığın öne çıkmasına ve ayrışmalara neden olacaktır. Böyle bir değişikliğin Suriye’deki Esad rejiminden hiçbir farkı kalmayacaktır. Bu tür rejimlerin başına gelenler de ortadadır.