CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, Aliağa’da Dokuz Eylül Üniversitesi tarafından yapılmasının planlandığı iddia edilen ve resmi bir törenle temel niteliği olmayan bir beton atıldıktan sonra çalışmaların durduğu Mesleki ve Çevresel Hastalıklar Hastanesini Meclis gündemine taşıdı.
31 Mart seçimleri öncesinde Dokuz Eylül Üniversitesi’nin talebi doğrultusunda Aliağa Belediyesi tarafından İmar komisyonuna dahi gönderilmeden hastane yapılması için tahsisi gerçekleştirilen zeytinli tarla vasfındaki alanı Sındır, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a sordu. Sındır alelacele yapılan tahsis için şu değerlendirmede bulundu; “Tahsis edilen alan İmar Komisyonuna gönderilmedi. Yapılması planlanan hastanenin bölgedeki imar rantının bir parçası olup olmadığının peşini bırakmayacağız. Ortada yüklenici bir şirket yok, yapılmış ihale yok. Bu nasıl bir kamu yatırımıdır? Buradan kötü kokular geliyor” dedi.
“BU ACELE NEDEN?”
Aliağa Çaltılıdere bölgesinde yapılması planlan hastanenin yer tahsisinin 31 Mart seçimleri öncesinde alelacele yapıldığına dikkat çekerek sözlerine başlayan Sındır, “Zamanında basına da yansıyan yaygaranın ve şaşalı temel atma törenin üzerinden neredeyse iki ay geçti. Şu anda alanda sözde temel atma töreninde temelsiz zemin üzerinde dökülen sathi betondan başka bir şey yok. 31 Mart seçimleri öncesi yapılan bu göstermelik törenin seçimlere yönelik bir adım olduğu ortada. Çünkü temel attıklarını söyledikleri temelcik tam bir rezillik ve kepazelik. Buna temel demek inşaat mühendisliği bilimiyle alay etmektir. Toprak tesviye edilip düzeltip üstüne yüzeysel bir beton dökmüşler. Hastane temeli dedikleri bu betonun üstüne ancak bir baraka konulabilir. Dokuz Eylül Üniversitesi alanın tahsisi için Aliağa Belediyesi’ne başvurmuş, ilgili alan Belediye Meclisinde aynı gün ve aynı oturumda gündeme alınarak ne İmar komisyonuna ne de herhangi bir başka komisyona havale edilmeden ve kimseye görüş sorulmadan ve hatta Meclis oturumunda dahi yeterli kapsamda görüşülmeden tahsis edilmiş. Bu acele neden? Buradan kötü kokular geliyor. Anlaşılan o ki, Aliağa Belediyesi seçimlerde CHP adayına geçer endişesi ile yangından mal kaçırır gibi gayrikabili rücu -geri dönüşü olmayan- tahsisat yapılmış” dedi.
“TÜYÜ BİTMEMİŞ YETİMİN HAKKINI, DOĞAMIZI KORUYACAĞIZ”
Tahsis edilen alanın zeytinli tarla vasfında olduğunu ve parsel içinde köy mezarlığının bulunduğunu söyleyerek sözlerine devam eden Sındır, “İmar planı olmayan ve tapuda zeytinli tarla vasfındaki söz konusu alanda yapılan temel atma töreni yangından mal kaçırır gibi gerçekleştirildi. Sözde temel atma töreni amacıyla alanda zeytin ağaçlarının da kesilmiş olduğu belirtiliyor. Doğayı da tahrip eden bu olayın peşini bırakmayacak, bölgede yaşanabilecek benzer olayların takipçisi olacağız. Görünen o ki burada imar planı uygun değil ve ihaleyle ilgili her hangi bir bilgiye sahip değiliz. Ortada yüklenici şirket yok, ortada yapılmış bir ihale yok. Bu nasıl iş? Sözde temel atma töreninde yapılan tüm masraflar kamu zararına neden olmuştur. Aliağa Çaltılıdere bölgesinde imar ile ilgili el değiştirmelerin çok sık olduğuna şahit oluyoruz. Bu bölgeye yapılacağı duyurulan hastanenin imar rantının bir parçası olup olmadığının peşini bırakmayacağız. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını ve doğamızı korumaktan bir adım bile geri atmayacağız. Kamuyu zarara uğratan, usulsüzlük, görev ihmali ve görevi kötüye kullanma niteliklerine haiz olduğu düşünülen tüm işlemler hakkında savcılıkları ve mülkiye müfettişlerini göreve çağırıyorum.”dedi.
Sındır, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a yanıtlaması istemiyle TBMM’ye verdiği önergede şu soruları yöneltti:
1. Sağlık Bakanlığı’nın mesleki ve çevresel hastalıklara yönelik görüş ve tespitleri nedir? Bu hastalıkların önlenmesine ve tedavisine yönelik ne gibi çalışmaları bulunmaktadır? Bu alanda hastane ihtiyacı öngörmekte midir, öncelikli olarak nerede öngörülmektedir ve herhangi bir yatırım programı bulunmakta mıdır?
2. Dokuz Eylül Üniversitesi tarafından yapılması planlandığı anlaşılan Mesleki ve Çevresel Hastalıklar Hastanesi için Sağlık Bakanlığı’na herhangi bir başvuru yapılmış mıdır? Yapıldıysa, söz konusu hastanenin nerede yapılması öngörülmüş ve başvuru ne zaman yapılmıştır? Bakanlığın yanıtı olmuş mudur, olduysa hangi mahiyette bir yanıt verilmiştir?
3. Dokuz Eylül Üniversitesi’nin, söz konusu hastanenin yapımı için Aliağa Belediyesi’ne doğrudan parsel numaraları ile birlikte alan tahsisatının yapılması için başvurduğu bilinmektedir. Belediye Meclisinde aynı gün ve aynı oturumda gündeme alınarak ne İmar komisyonuna ne de herhangi bir başka komisyona havale edilmeden ve görüş sorulmadan ve hatta Meclis oturumunda dahi yeterli kapsamda görüşülmeden zeytinlik tarlası olan ve içerisinde mezarlık parseli olduğu halde “gayrikabili rücu” şartıyla onay verilen söz konusu alan ile ilgili Sağlık Bakanlığı’nın bilgisi ve hastane yapımına onayı var mıdır?
4. İzmir Aliağa ilçesi Çaltılıdere mahallesi 0 Ada 425 numaralı parselde 50.500 metrekarelik ve Kalabak mahallesi 0 Ada 1269 parseldeki 74.264 metrekarelik alanların (hastane inşaatı yapılacak alanların) zeytinli tarla vasfında ve parsel içinde köy mezarlığı olduğu meclis üyeleri tarafından ifade edilmiştir. Böylesi vasıflı bir alanda ve geometrik ve coğrafi konum özelliklerine göre sakıncalı görülen alanda hastane yapılması için uygunluk onayı verilmiş midir?
5. Bu hastane için basına yansıyan haber ve görüntülere göre 19 Mart tarihinde temel atma töreni gerçekleştirildiği bilinmektedir. Törene kimler katılmıştır? İmar planı olmayan ve tapuda zeytinli tarla vasfındaki söz konusu alanda yapılan temel atma töreni doğru mudur? Söz konusu “sözde temel atma töreni” amacıyla zeytin ağaçları kesilmiş midir ve alanda hafriyat ve tesviye işlemleri yapılmış mıdır? Kesilmiş olan zeytin ağaçları için izinler verilmiş midir? Verildi ise kaç adet zeytin ağacı kesilmiştir ve hastane yapımında daha kaç adet zeytin ağacı kesilecektir?
6.Kamu yatırımlarında ihaleler başta Kamu İhale Kanunu ve diğer bazı hukuki düzenlemelere göre yapılması gerektiği ve herhangi bir yatırımın ihalesinin açılabilmesi için imar durumunun uygunluğunun aranması gerektiği bilinmektedir. Söz konusu alanda imar değişikliği yapılmadan ihale işlemleri gerçekleştirilmiş midir? İhalesi yapılmış ise Kamu İhale Kanunu ve diğer ihale mevzuatımıza göre usulsüzlük, görevi ihmal, görevi kötüye kullanma vb suçlar oluşmuş sayılmaz mı?
7. İhale yapılmış ise ihaleye kaç firma teklif vermiştir? İhale hangi yöntemle yapılmıştır? İhale sonucunda hangi firmaya, hangi şartlarda, ne kadar sürede ve hangi bedelle iş verilmiştir? Söz konusu “sözde temel atma töreni” öncesinde veya esnasında inşaatın hangi firma tarafından yapıldığı/yapılacağı konusunda kamuoyuna herhangi bir bilgi verilmemiştir. Dolayısıyla Temel atma töreni esnasında kullanılan beton hangi kurum tarafından dökülmüştür? O alana dökülen beton ile ilgili yapılan bir şikayet başvurusu var mıdır? Varsa ne gibi işlem yapılmıştır?
8. Eğer imar planı uygun değilse ve ihalesi yapılmadıysa “sözde temel atma töreni”nde yapılan tüm masraflar (araç, beton, ses düzeni, afiş, pankart, ilan, platform kurulması, taşıma, işçilik, mikser, hafriyat araçları, yakıt, vb) kamu kurumları (Dokuz Eylül Üniversitesi ve/veya Aliağa Belediyesi veya diğer) tarafından karşılandı ise sizce “kamu zararı” ve “görevi kötüye kullanma” suçları oluşmuş olmaz mı? Bu konuda herhangi bir inceleme yaptırmayı, İçişler Bakanlığımız kanalıyla İzmir Mülkiye Başmüfettişliğine ve ilgili savcılıklara bildirimde ve suç duyurusunda bulunmayı düşünüyor musunuz? Alan üzerinde atılan ve sözde temel olarak tabir edilen ancak temelsiz zemin üzerinde dökülen betonun zeytinli tarla vasfına ve alanın ekosistemine zarar verebileceğini düşünmüyor musunuz?
9. Aliağa ilçemizin Çaltılıdere bölgesinde imar ile ilgili el değiştirmelerin sık olduğu görülmektedir. Bu bölgeye yapılacağı duyurulan hastane de imar rantının bir parçası mıdır? Yoksa gerçekten bir hastane inşası yapılacak mıdır? Bu hastanenin ne kadar sürede bitmesi ve açılması planlanmıştır?
10. Bölünmüş dört şeritli ve sık kullanılan yolun hemen kenarında Meslek Hastalıkları hastanesi yapılmasının özellikle solunum ve cilt hastaları açısından risk teşkil ettiği göz önünde bulundurulmamış mıdır? Daha sakin bir yerde bu hastanenin yapılarak hastaların tedavi sürecine olumlu katkı sunması neden göz ardı edilmiştir?
11. Aliağa ilçesinde yapılması planlanan bu hastanenin yatak kapasitesi nedir? Yılda ortalama kaç hastaya bakılması planlanmaktadır? Burada istihdam edilmesi planlanan sağlık personeli ve diğer personel sayısı kaçtır?
12. Ülkemizde diğer Meslek Hastalıkları hastanesine yılda kaç hasta başvurmaktadır? Tanılarına göre bu sayılar nelerdir? Meslek hastalığı nedeniyle yaşamını yitirenlerin sayısı yıllar itibariyle nedir?