CHP YDK Üyesi ve İzmir Milletvekili Mahir Polat “Çam Fıstığı Araştırma ve Koruma Enstitüsü Kurulması Hakkındaki Kanun Teklifinin” AKP ve MHP oyları ile reddedilmesine tepki göstererek, CHP Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal, İzmir Milletvekili Bedri Serter ve Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül’ünde destek verdiği bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Bergama Kozak Yaylası’nın 16 muhtarının da katıldığı basın toplantısında çiftçiye ve üreticiye destek çağrısı yinelendi.
“MİLLETVEKİLLERİNİN GÖREVİ HALKIN SORUNLARINI MECLİS’E TAŞIMAKTIR!”
Polat “Geçtiğimiz hafta Kozak Yaylası’nda Türkiye’de fıstık çamında ürün kaybına neden olan bir hastalık ile ilgili konuyu gündeme getirip, araştırma ve koruma enstitüsü kurulmasına dair kanun teklifi verdim. Vermiş olduğum kanun teklifi hafta içi Meclis İçtüzüğünün 37. Maddesine göre genel kurula geldi ve AKP ve MHP oyları ile reddedildi. Öncelikle bir sitemimi dile getirmek istiyorum. Kanun teklifim görüşülmeden hemen önce MHP Grup Başkanvekili Levent Bülbül “Meclis’e getirmek çözüm olsa 37’ye göre getirdiklerinizin akıbetinden bir netice alırsınız. Yaptığınız iş reddettirmekten ibaret” demiştir. Halkımızın sorunlarını dile getirmek ve çözüm bulmak adına milletvekili seçildik. Çözümü Meclis’te değil de nerede arayacağız? Meclis çatısı altında bulunan milletvekillerinin görevi vatandaşın sorunlarına çözüm bulmaktır. Bu görüşe şiddetle karşı çıkıyorum! Bu kanun teklifi köylülerin hayatlarına dokunan kanun teklifidir. İnsanların hayatlarına dokunmak ve hayatlarındaki sorunları çözmek bir milletvekilinin temel görevlerinden bir tanesi olmak zorundadır.” dedi.
“AĞAÇLAR HASTALIĞA, KÖYLÜLER YOKSULLUĞA TERK EDİLİYOR”
Polat “Bergama Kozak Yaylası 17 köyden oluşuyor. 16’sı Bergama’ya 1 tanesi Ayvalık’a bağlı köydür. Kanun teklifimiz için 17 köyden 16 muhtarımız burada. Buralarda fıstık çamı üretimi yapılır. Bergama fıstık çamı üretiminde Türkiye ve dünyada lider sayılacak konumdadır. Türkiye, Dünyada İspanya’dan sonra ki 2. büyük üreticisidir. Kozak Yaylası, Türkiye’de üretilen ürünün %80’ini dünyada ki üretimin %10’unu karşılayan bir bölgedir. Son 10 yılda bölgede yıllara oranla ciddi bir düşüş yaşanmaktadır. Bergama Ticaret Odası’nın yapmış olduğu araştırmalar göz önüne alındığında, 1500-2000 tonlardan 120-150 tonlara düşen rekolte ile karşı karşıyayız. Doğal olarak bu durum derin bir yoksulluğu da beraberinde getirmektedir. Kozak Yaylasında geleneksel yapı bozulmakta, köyler kaçak yapılaşmaya maruz kalmakta ve çok üzülerek söylüyorum ki ağaçların kereste olmasına sebep olmaktadır. Ağaçlar hastalığa, köylüler yoksulluğa terk ediliyor.” diye ifade etti.
“ÜÇÜNCÜL ÇÖZÜM ÖNERİSİ ARAŞTIRMA VE KORUMA ENSTİTÜSÜ KURULMASIDIR”
Polat “Bu ağaçların gelecek nesillere kavuşturulabilmesi için üçüncül çözüm olabileceğini düşündüğümüz araştırma ve koruma enstitüsü kurulmasıdır. Araştırma ve koruma enstitüleri bölgelerine ve konularına göre merkezi olmak üzere çeşitliliği vardır. Ülkemiz de araştırma enstitüleri mevcuttur fakat yeterli değildir. 17 yıldır iktidarda olan hükümet yetkilileri biz konuyu gündeme getirdikten sonra apar topar muhtarlarla görüşerek enstitü kurulmasının bu konunun çözümü olmayacağını söylemişlerdir. Bu konu orman bilimini, çevre bilimini, ekoloji bilimini, böcek bilimini ve toprak bilimini ilgilendiren üçüncül yaklaşılması gereken bir sorundur. Bu konunun çözümü mutlaka bir araştırma ve koruma enstitüsü kurulmasıdır. Ürün artırımının sağlanması ve hastalıktan kurtulması anlamında için Kozak Yaylası’nın ve Türkiye’nin ihtiyacı vardır. Çok kıymetli bir ihracat ürünümüzden yoksun hala geldiğimiz gibi köylülerimizin yaşamını da etkiliyor. Gelen muhtarlarımız 10-12 bin nüfusu temsil etmektedir. Muhtarlar Bergama’ya alışverişe indiklerinde Bergama esnafının göz bebekleriydi şimdilerde ise köylüler derin bir yoksullukla mücadele etmektedir. Gelin hep beraber siyasi menfaatleri bir kenara bırakıp sorunları hep birlikte çözelim.” dedi.
“BU POLİTİK BİR MESELEDİR! İKTİDARIN TARIMA VE KÖYLÜYE NASIL BAKTIĞININ MESELESİDİR”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal “Soma’ da 302 insanımızı yitirdiğimizde işin aslı yoksullaşan köylünün yerin altına inmesiydi. Bu günde köyler boşalmaya devam ediyor. Kendi ülkemizin inanılmaz özel ve güzel ürünlerini yok sayıyoruz. İşte çam fıstığı da bunlardan biri. Çok önemli bir ihraç kalemidir. Ancak meseleye sadece ekonomik olarak bakmamak gerekiyor. Çam fıstığı aynı zamanda orada yaşayan insanlarında geçim kaynağı ve yaşam biçimidir. Bu politik bir meseledir. İktidarın tarıma köylüye nasıl baktığının meselesidir. Bu iktidar maalesef köylüyü çiftçiyi yok saymaya devam etmektedir. Mesele onların bankası ve istedikleri olsaydı bir gecede kanun çıkarırlardı. Derhal kanun teklifinin ve araştırma önergesinin hayata geçirilmesi ve çözüm üretilmesi gerekiyor. Ben bu anlamda verdikleri mücadeleyi destekliyorum. Her zaman yanlarında olduğumuzu bir kez daha ifade etmek istiyorum.” dedi.
“SESİMİZİ DUYURABİLMEK İÇİN BURADAYIZ!”
İzmir-Bergama Kozak Yaylası Muhtarları adına söz alan Yusuf Doğan “Bizler, İzmir’in Bergama ilçesinin Kozak Yaylası muhtarları olarak, yaklaşık 600 kilometre öteden, bölgemizin en önemli gelir kaynağı olan çam fıstığının, 10 yıldan bu yana giderek düşen verimliliğine çare bulmak ve bu konuda sesimizi duyurabilmek için buradayız. Son 10 yıldan bu yana çam fıstığı veriminde yöre halkının geçim sıkıntısı yaşamasına neden olacak düzeyde bir verim düşüşü yaşanmıştır. Bunun sonucunda göçler yaşanmış, bölge de çalışan gençlerimiz başka yörelere göç etmek zorunda kalmıştır. Kozak Yaylası’nda çam fıstığı üretimi, 10 yıl öncesinde yaklaşık 60 milyon dolar ihracat rakamlarına ulaşırken, bugün bu rakamın sadece %10’u kadar ihracat yapılmaktadır. Bu rakam şuanda sadece maliyet giderlerini karşılamaktadır. Verim düşüşü ile ilgili bazı tahminler ve araştırmalar mevcuttur. Bizler, bölgede çam fıstığından geçimini sağlayan yaklaşık 10 bin kişinin sözcüsü olarak; siz değerli yetkililerden, milletvekillimiz tarafından Meclis’e sunulduğu üzere, çam fıstığındaki rekolte düşüşüne dair çözüm odaklı araştırmaların yapılmasını sağlayacak bir “Çam Fıstığı Araştırma ve Koruma Enstitüsü” kurulmasını talep ediyoruz. Kozak Yaylasının zenginliği ülkemizin zenginliğidir. Kozak’ın eski günlerine dönmesi ve çam fıstığının eski hak ettiği değeri bulması için talep ve isteklerimizi gözden geçireceğinizi umuyor, çalışmalarınızda kolaylıklar diliyoruz” dedi.