CHP İstanbul Milletvekili Yrd. Doç. Dr. Gülay YEDEKCİ, Kanal İstanbul Projesi’ni meclis gündemine taşıdı. Kanal İstanbul’un güzergah ve rezerv yapı planının açıklanmasının ardından projenin yaratacağı tahribatı vurgulayan Yedekci, “Defalarca söyledik, yine söylüyoruz; ya Kanal ya İstanbul, başka seçenek yok. Uygulanması için hükümet tarafından ısrar edilen bu proje İstanbul’un ve Marmara bölgesinin ölüm fermanıdır” dedi.
Bu felaket senaryo engellenmeli
Kanal İstanbul Projesi hakkında araştırma önergesi veren Yedekci, “Uzmanların sosyolojik ve jeopolitik olarak şehrin felaket senaryosu olarak tanımladıkları Kanal İstanbul Projesi hakkında denizbilimcilerden, meslek odalarından ve İstanbul'da yaşayan yurttaşlarımızdan fikir ve görüş alınmamıştır. Bu proje hakkında meclis araştırması yapılmalı ve bu felaket senaryo engellenmelidir” dedi.
65 Milyar Dolar bütçe ile istihdam yaratılmalı
Önceki açıklamalarda 13 Milyar Dolar olarak açıklanan Kanal İstanbul Projesi’nin bütçesi son haberlere göre 65 Milyar Dolar olarak belirtildiğine dikkat çeken Yedekci, “Bu bütçeyle ülkemize, milletimize faydalı projeler hazırlanmalı, milletimizin onayına sunularak uygulanmalıdır. Tüm yatırımların İstanbul'da planlanması kenti daha da fazla göç merkezi haline getirmektedir. İstanbul nüfus yoğunluğu, trafiği, altyapı yetersizliği, gürültü ve hava kirliliği sebepleriyle giderek yaşanmaz bir kent haline dönüşmektedir. 65 Milyar Dolar bütçe kullanılarak Anadolu’daki farklı şehirler cazibe merkezi haline getirilmelidir. Güneydoğu'da, Doğu'da, Trakya'da, Akdeniz ve Karadeniz bölgelerinde yatırıma ihtiyaç vardır” dedi.
18 Adamızda Yunanistan Bayrağı Dalgalanıyor
Kanal İstanbul Projesi’nde yaklaşık olarak 1.5 milyar metre küp hafriyatın çıkacağı ve çıkan hafriyatla Marmara Denizi’ne 186 hektar, 155 hektar ve 104 hektar büyüklüğünde 3 grup ada yapılmasının planladığını söyleyen Yedekci, “Ege'de egemenliği açıkça Yunanistan'a verilmemiş, ülkemize ait 18 adada Yunanistan bayrağı dalgalanmaktadır. Yapay ada projeleri üretilirken ülkemizin adalarının işgal altında olması kabul edilebilir bir durum değildir” dedi.
Olası bir deprem 8 ile 10 büyüklüğü arasında hissedilebilir
Beklenen İstanbul depremine dikkat çeken Yedekci, “Deprem için önlem alınmalı, yerleşim azaltılmalı, deprem güvenlikli projeler yapılmalı uyarılarına rağmen deprem güvenlikli projeler yapılmamaktadır. Deprem güvenliği olmayan projeler olası bir afette insanlarımızın canlarını kaybetmelerine sebep olabilecektir. Kanal İstanbul Projesi'nin bitiş noktasında yaşanacak olası bir deprem, deprem uzmanın görüşüne göre 8 ile 10 büyüklüğü arasında hissedilebilecektir” dedi.
Marmara’ya çürük yumurta kokusu yerleşecek
Kanal İstanbul Projesi’nin doğal hayat üzerinde yaratacağı tahribatın geri dönülmez bir kıyamet yaratacağını söyleyen Yedekci, “Türk Boğazlarına özgü, eşi benzeri olmayan akıntı sistemi bozulacaktır. Eğer bu çalışma hayata geçerse Marmara Denizi'nin oksijensiz bırakılarak sülfür gölü haline getirilmesi sonucunda çürük yumurta kokusuna benzerliğiyle bilinen hidrojen sülfür kokusu İstanbul'a yerleşecektir. Oksijensiz alt tabakadaki suyun zamanla İzmit Körfezi'ne dolması ile körfezde deniz yaşamı sona erecektir. Projenin uygulanması Doğu Trakya'nın drenaj sistemini tümüyle etkileyecek, sadece yer altı suyu kaybıyla bile İstanbul'u yaşanmaz hale getirilebilecektir. Kanal İstanbul sadece İstanbul için değil tüm Marmara için ‘Doğa Felaketi’ senaryosudur. Şehir planları ekosistemler dikkate alınarak yapılmalıdır, ranta yönelik değil topluma yarar sağlamak hedeflenerek, insanlarımızın huzurla, keyifle, mutlulukla yaşamaları için projeler hazırlanmalı ve tüm projelerde bu uzman görüşleri dikkate alınmalıdır” dedi.