Ankara Keçiören'de 8 Mart 2021 tarihinde hayatını kaybeden Özge Nur Tekin’in şüpheli ölümü üzerine savcılık harekete geçti. Ölüm tutanağında genç kadının vücudundaki izler üzerine soruşturma başlatan savcılık, maktulün ailesiyle yaptığı görüşmede Özge Nur Tekin’in Kayseri’de bulunan Erdal Kaya'ya götürüldüğünü ve yapılan sözde tedavi sonrası öldüğünü tespit etti.
“Dediklerimi yaparsan eşini kurtarırım”
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan Selçuk Tekin, 8 ay önce evlendiği Özge Nur Tekin'in ilk evliliğinden bir çocuğu olduğunu, evliliklerinin 6’ncı ayından itibaren sorun yaşamaya başladıklarını iddia etti. Selçuk Tekin, kendi ailesi ve Özge Nur Tekin'in ailesine durumu anlattığını, annesinin bir tanıdığı aracılığıyla Kayseri’de bulunan sözde 'hoca' Erdal Kaya'ya ulaşıldığını ifade etti.
Şüpheli Erdal Kaya, Özge Nur Tekin’in adına bir kurban kesilmesini, oklavayla sırtına 100 kere vurulmasını ve sonrasında hacamat yaptırmasını istedi. Aile de bu söylenenleri birer birer uyguladı. Savcılık ifadesinde yer alan ifadeye göre, Erdal Kaya’nın aileye “Kızınıza cinler musallat olmuş, eğer dediklerimi yaparsanız kızınızı kurtarabilirim” dediği öğrenildi.
'Hafif vurdum' iddiası
Selçuk Tekin, telefonla aradığı Erdal Kaya'nın, "Eşine cinler musallat olmuş; dediklerimi yaparsanız eşini kurtarırım" dediğini belirterek, "Önce telefondan dua okudu, eşim rahatladı. Ancak bir süre sonra rahatsızlanınca tekrar aradım, 'Önce eşine 1 kurban keseceksin' dedi. Sonra sırtına hafif şekilde 100 sefer oklava ile vurmamı ve ardından vücudundaki pis kanın temizlenmesi için hacamat yaptırmamız gerektiğini söyledi. Daha sonra da 23 gün kefaret orucu tutmasını istedi. Ben eşimin sırtına, baldır kısmına oklava ile 100 sefer hafif hafif ancak hissedilebilecek bir şekilde dua okuyarak vurdum. Eşimin ailesi ve benim ailem de odada bulunuyordu. Bu esnada 'Cin çık cin çık' diye hep beraber söyledik. Akabinde Sevim Özbaş adlı kişiyi eve getirip hacamat tedavisi yaptırdım. Hacamat sırasında odada kadınlar vardı. Bu tedavinin ardından eşim rahat bir şekilde uyudu. Ancak ertesi sabah tekrar rahatsızlandı" dedi.
"İkinci kuranı kestik"
Bir gün sonra Erdal Kaya'yı tekrar aradığını belirten Selçuk Tekin, "'Kurban kesersen eşin rahatlar' dedi. Biz de kurban kesmek için eşimin annesi Hatun Efe, babası Cemal Efe, annem Zöhre Tekin, kardeşim Nuri Tekin, akrabam Muammer Tekin ile eşimi de alarak Yakacık’ta bulunan kurban kesme alanına gittik. Eşim kurban kesmeye giderken oruçluydu. Kurban kestiğimiz sırada eşim rahatsızlandı ve bayıldı. Tekrar aradığım hoca, 'Bir kurban daha keserseniz eşin kendine gelir' dedi. Dediğini yaptık ve 2'nci kurbanı da kestik; ancak eşim kendine gelmedi. Bunun üzerine hastaneye götürdük, ancak hastaneye gittiğimizde öldüğünü söylediler" ifadelerini kullandı.
“Tavsiyeleri ben vermedim”
Kayseri’de gözaltına alınan Erdal Kaya, oklava ile vurmalarını ve hacamat yaptırılması gerektiğini kendisinin söylemediğini iddia ederek, “Olay günü tanımadığım bir kadın arayarak, gelinini doktora götürdüklerini, herhangi bir rahatsızlığının bulunmadığını, psikolojisi ile ilgili danışmak istediğini söyledi. Kadına dua etmelerini, tövbe etmelerini, zekat ve adaklarını yerine getirmelerini, fakir doyurmalarını söyledim” dedi.
Savcılık ifadelerinin ardından maktulün eşi Selçuk Tekin, babası Cemal Efe, annesi Hatun Efe, kayınvalidesi Zöhre Tekin, hacamat yapan Sevim Özbaş ve Erdal Kaya, tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi. Sulh Ceza Hakimliğince serbest bırakılan şüpheliler hakkında savcılık tarafından tamamlanan soruşturmada, 6 şüpheli hakkında ‘eşe karşı kasten yaralama neticesinde ölüme neden olma ve bu suça iştirak etme’ suçundan 12 yıldan 18 yıla kadar hapis istemiyle iddianame düzenlendi. İddianame, Ankara 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilerek dava açıldı.