Dolmabahçe Çalışma ofisinde barış görüşmeleri için bir araya gelen Rus ve Ukrayna müzakere heyetlerine hitap eden ve barışı tesis etme yolundaki gayretlere katkı sağlamaktan dolayı mutluluk duyduklarını belirten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Toplantılarınız ve yapacağınız görüşmelerin şimdiden ülkeleriniz, bölgemiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Liderlerinizin talimatları doğrultusunda yürüttüğünüz müzakere süreci barışa dair ümitleri yeşertmiş, tüm dünyayı heyecanlandırmıştır. Görüşmeleri bu çerçevede canı gönülden destekliyoruz. Ülkeleriniz adına büyük gayret gösterdiniz. Göstermeye de devam ediyorsunuz. Bu nedenle sizleri şahsım, milletim adına ayrıca tebrik ediyorum. 5'inci haftasına giren çatışmalar dostunuz ve komşunuz olarak bizleri gerçekten derinden üzüyor" ifadelerini kullandı.
Krizin başladığı ilk günden itibaren gerilimin önüne geçmek amacıyla samimi gayret sarf ettiğini vurgulayan Erdoğan, "Aramızdaki komşuluk, dostluk, insani yakınlık, özellikle bu hukukun gereğini yerine getirmeye çalıştık. Şahsen kıymetli devlet başkanlarınız başta olmak üzere pek çok mevkidaşım nezdinde yoğun diplomasi mesaisi yürüttüm. Dışişleri bakanım, milli savunma bakanım, baş danışmanım İbrahim bey de muhatapları ile temas halinde oldular. Söz sahibi olduğumuz tüm uluslararası platformlarda her iki tarafın da hakkı ve hukuku koruyan, gözeten, adilane bir yaklaşım sergiledik. Bölgesinde pek çok acıya şahitlik etmiş ülkeler olarak Karadeniz'in kuzeyinde benzer bir tablonun ortaya çıkmaması için çabaladık" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin barış ve istikrar için sorumluluk üstlenmekten hiçbir zaman kaçınmadığının altını çizen Erdoğan, "Adil bir barışın kaybedeni olmayacağına inanıyoruz.
Çatışmanın uzaması hiç kimsenin yararına değildir. Ölen her insan yıkılan her bina, refah yolunda harcanması gerekirken havaya savrulan toprağa gömülen her kaynak, ortak geleceğimizden kopartılan bir değerdir. Bu trajediyi durdurmak tarafların elindedir. Biran önce ateşkesin ve bağırış sağlanması herkesin faydasına olacaktır. Artık görüşmelerden artık somut sonuçların alınması gereken bir döneme girdiğimizi düşünüyoruz. Gelinen aşama itibariyle heyet üyeleri olarak tarihi bir sorumluluk üstlendiniz. Tüm dünya sizlerden gelece hayırlı müjdeli haberleri bekliyor. Liderlerininiz yönlendirmesiyle barışını temelini atıyorsunuz. İşinizi kolaylaştıracak her türlü katıysa biz hazırız.
Bugün Özbekistan'a resmi ziyarette bulunmak üzere bu konuşmamadan sonra Taşkent'e hareket ediyorum. Ancak Dışişleri Bakanımı ihtiyaç duymanız halinde sizlere gereken desteği vermesi maksadıyla İstanbul'da bırakıyorum. Her iki ülkenin meşru kaygılarını giderecek, uluslararası toplumun muteber kabul edeceği bir çözüme ulaşılması mümkündür. Sizlerin barışın yeniden tesisi için inisiyatif almaktan kaçınmayacağınıza inanıyorum. Görüşmelerde arabuluculuk rolümüz bulunmuyor ancak sizler talep ettiğiniz müddetçe kolaylaştırıcı imkanları sağlamaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Görüşmelerde zor konuların ele alındığının farkına olduğunu kaydeden Erdoğan, şunları söyledi:
"Bununla birlikte masadaki önerilerin ve varılacak uzlaşmanın ileride sağlanacak nihai barışın temelini oluşturacağı da muhakkaktır. Sorumluluk duygusu, özveri ve yapıcı bir anlayışla, kalıcı, hakkaniyete dayalı, sürdürülebilir hakkaniyete dayalı bir çözüme ulaşabileceğinize eminim. Sizlerin müzakerelerde sağlayacağınız ilerleme bir sonraki aşama olan liderler düzeyindeki teması da mümkün hale getirecektir. Böyle bir görüşmeye de ev sahipliği yapmaya hazırız. Sizlerin burada bir araya gelesi bile dünyada ve ülkelerinizde başlı başına bir umut sebebidir. Barışa giden yoldaki gayretlerinizin hayırlı neticelere dönüşmesini temenni ediyorum. Yürüteceğiniz müzakerelerde başarılar diliyorum"