Darbe girişiminde Genelkurmay Başkanlığı’nda yaşanan olaylarla ilgili hazırlanan çatı iddianamesine giren görüntüler, ilginç ayrıntıları gün yüzüne çıkardı. Güvenlik kamerası görüntülerine göre 11-23 Temmuz 2016 tarihleri arasında izinli olmasına rağmen kalkışma başladıktan sonra Karargah’a dönen dönemin Genelkurmay Dış İlişkiler Doğu Asya Şube Müdürü Kurmay Albay Mustafa Çiçek, fotoğraf makinesiyle kanlar içinde yerde yatan sivilleri tek tek fotoğrafladı. Tam teçhizatlı ve silahlı Topçu Kurmay Albay Erdoğan Kurt’un eşlik ettiği Çiçek’in 15 Temmuz gecesinden başlayarak darbenin başarısız olduğunun anlaşıldığı gündüz saatlerine kadar Genelkurmay’ın muhtelif bölgelerini dolaşarak darbe girişimi faaliyetlerini kayıt altına aldığı, kalkışmayı engellemek için Karargah binasına girmeye çalışırken kurşun yağmuruna tutularak şehit edilen ve yaralanan sivil vatandaşların fotoğraflarını çektiği anlaşıldı.
CUNTANIN FOTOĞRAFÇISI
‘Cuntanın fotoğrafçısı’ Çiçek’in darbe gecesi Çankırı’daki bir askeri birliği ve Şereflikoçhisar’daki Kara Kuvvetleri Komutanlığı Tatbikat Merkezi’ni arayarak Kurmay Albay İbrahim Düger’den takviye mühimmat istediği bilgisi de iddianameye girdi. İddianamede ayrıca Çiçek’in, FETÖ tarafından ‘mahrem hizmetler’ olarak adlandırılan askeri personel sorumlusu üç şahıs ile iltisaklı olduğu ve kardeşi Yakup Çiçek adına kayıtlı hat üzerinden ByLock kullandığı aktarıldı. Çiçek’in iddianamedeki ifadesinde ise gerçekleri gizlediği anlaşılıyor. Darbenin olduğunu dışarıda kızının telefon etmesiyle öğrendiğini iddia eden Çiçek, askeri personelin acilen kendi görev yerine gitmesi gerektiğine dair haberler çıkması üzerine Genelkurmay’a geldiğini savundu. Merdivenlerden çıkarken yüzü maskeli ve donanımlı askerleri gördüğünü anlatan Çiçek “Elimde kimliğimle burada çalıştığımı söyledim. Onlar da ‘çabuk çık, odana gir’ deyince koşa koşa odama girip televizyonu açtım. İki sefer kapım çalındı ama açmadım. Sabaha kadar bekledim. Sabah saat 08:00-08:30 gibi ortam durulunca dışarı doğru baktım. Koridorda Fatih Ünver yüzbaşıyı gördüm. O da kendisini odaya kilitlemişti. Önce bir kafeteryaya, daha sonra MSB’nin nizamiyesinden kaçarak gittik” ifadelerini kullandı.
'HAİNLERİ ÖLDÜRDÜK' DİYE YAYINLAYACAKLARDI
16 Temmuz’da darbenin akamete uğradığını anlayınca saat 11.47’de elindeki siyah çantayla sivil kıyafetli olarak nizamiye kapısından kaçan Kurmay Albay Mustafa Çiçek’in, yerde yatan sivil insanları ne maksatla görüntüleyip kaydettiği merak konusu oldu. FETÖ mağduru emekli Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok, Çiçek’in Genelkurmay’da vurulan sivillerin fotoğraflarını darbenin başarılı olması halinde “hainlerin etkisiz hale getirildiği” şeklinde servis edilmek maksadıyla çektiğini söyledi. Üçok, şöyle konuştu: “O yerde yatan çocuk, ‘hain öldürüldü’ olacaktı. ‘İşte bak bizimle çatışan hainin sonu. Vatan haini’ diye gazetelerde, televizyonlarda yayınlayacaklardı. 16 Temmuz sonrasının hazırlığıydı. Biz nasıl sağdan soldan bulduğumuz resimleri, kamera görüntülerini veriyoruz, onlar böyle belgesel tadında yapacaklardı. ‘Ülkeyi kurtaran kahramanların nasıl çatıştıklarını, alçak teröristlerin böyle etkisiz hale getirildiği’ anlatılacaktı. ‘Sivillerin Karagah’ta işi ne? Bunlar sivil işbirlikçiler, hainler’ denilecekti. ‘İşte kahramanlar çatışırken’ gibi servis edeceklerdi.”
KARAR