Aldatılmanın önlenmesi için çiftlerin birbirlerine değer vermesini ve hak ettikleri takdirin gösterilmesini tavsiye eden Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Dilara Aloğlu, kimi evliliklerde ve ilişkilerde aldatmanın görülebildiğini belirterek “Aldatmaların yaşandığı ilişkilerde, taraflardan birinin duygusal yoksunluk içerisinde olduğu, ihtiyaçlarının giderilmesinde sorunların yaşandığı, kişinin kendi alanına saygı duyulmadığı, sınırların, alanların oluşturulmasına imkân tanınmadığı ve bir tarafın sürekli talepkâr bir tutum içerisinde olduğu sıklıkla görülmektedir.” dedi.
İlişkilerin ilgiye ve beslenmeye ihtiyacı vardır
İlişkilerin gelişmesi ve sürdürülebilir olması için sürekli ilgiye ve beslenmeye ihtiyacı olduğunu kaydeden Dilara Aloğlu, “Kişilerin karşılıklı olarak kendilerini değerli ve güvende hissetmeleri önemlidir. Gündelik yaşamın telaşı içerisinde kendilerini kaybeden ve ilişkilerini ihmal eden bireyler, bu tür duygusal ihtiyaçları karşılamakta da güçlük çekerler. İlişkinin karşılayamadığı ihtiyaçların dışarıdan alınıyor olması, sevgi ve ilgi gösteren birine karşı koyulamaz hale gelmesine ve aldatmaya zeminin oluşturulmasına neden olabilir.” uyarısında bulundu.
Aldatmanın pek çok nedeni olabilir
Uzman Klinik Psikolog Dilara Aloğlu, spesifik olarak bilinen başka aldatma sebepleri arasında aşağıdaki nedenlerin de yer aldığını söyledi:
Eşler arasında var olan iletişim problemleri, kişilerin dış dünyaya daha fazla yatırım yapmasına ve giderek eşlerinden uzaklaşmalarına neden olabilir.
Rutin hayatın ve ilişkinin içerisinde kalmak, partnerlerden birinin bu durumdan sıkılmasına ve farklı heyecanlar peşinde olmasına neden olabilir.
İntikam almak ya da cezalandırmak için de aldatma olabilir
İlişkilerdeki taraflardan biri, diğerinin canını acıtacak ya da rahatsız edecek bir davranışta bulunabilir. Buna karşılık olarak eş partnerine karşı yoğun bir öfke, kızgınlık ve kırgınlık hisseder, ardından da intikam almak ve cezalandırmak amacı ile aldatma eyleminde bulunabilir. İlişkinin içerisinde öfke uyandıracak meseleler kişilere göre değişkenlik gösterebilir. Kimi yeterince ilgi görmediği için aldatırken, kimi de aldatıldığı için intikam almak istiyor olabilir.
Cinselliğin kalitesi önemlidir
Çift terapilerinde de esas alınan evlilik doyumu için en önemli etkenlerden bir tanesi, cinsel doyumun da olmasıdır. Cinsel yaşantıda doyumsuzluk, hem kadını hem de erkeği başka bir partnere yöneltebilir. Yaşanan cinselliğin sıklığı kadar kalitesi de önemlidir.
Bu dönemler riskli olabilir
Hamilelik veya doğum sonrası dönemlerin de riskli dönemler olduğu bilinmektedir. Bunun nedeni ise erkeğin cinsel ihtiyaçlarının hormonel birtakım nedenler dolayısı ile kadın tarafından reddediliyor olması veya erkeğin eşini cinsel açıdan çekici bulmaması ya da artık anne olduğu için onu kutsallaştırması gibi nedenlerden dolayı erkek başka bir partnere yöneliyor olabilir.
Yapılan çalışmalar 22 yaşından önce evlenen kadınların ve 24 yaşından önce evlenen erkelerin daha çabuk boşandığını göstermektedir. Erken yaşlarda yapılan evliliklerde tarafların yaşlarının ilerlemesi, hayata, ilişkilere farklı açıdan bakılması ve yaşadıkları hayatın içerisinde yeterince tatmin olunmaması nedeni ile de bir başka kişiye yöneldikleri sıklıkla görülmektedir.
Farklı bir hayat yaşama isteğinden de kaynaklanabilir
Uzman Klinik Psikolog Dilara Aloğlu, aldatmanın her zaman ilişki içerisindeki sorunlardan da kaynaklanmayabileceğini belirterek şunları söyledi:
“Örneğin menopoz ya da andropoz denilen bazı yaş dönemleri de aldatmalara neden olabilmektedir. Kişiler bu dönemlerde hayatlarını tekrar gözden geçirerek istediklerinin çoğunu yapamadıklarını, hayallerini gerçekleştiremediklerini görürlerse hayatlarında değişiklik yapmaya ve o ana kadar yaşadıkları hayattan farklı bir hayat yaşamaya başlayabilirler. Ya da mükemmel giden bir ilişki olsa dahi bağlanma ile ilişkili olarak yaşanan bilinçdışı korkular ve kaygılar nedeni ile kişi, birlikte olduğu kişiyi kaybetme ve ondan vazgeçme riskini göze alabilir. Bu duruma örnek olarak Issız Adam filmindeki başrol oyuncusu verilebilir. Duygusal ilişki kurmaktan ve bu tarz bir durumla karşı karşıya kaldığında hızlıca o durumdan uzaklaşan bir karakter olduğunu hepimiz bilmekteyiz.”
Sorunlar mutlaka konuşulmalıdır
Uzman Klinik Psikolog Dilara Aloğlu, sevilen kişi tarafından reddedilmenin, dışlanmanın veya yok sayılmanın biyolojik düzeyde herkes tarafından bilinen ve evrensel acıya sebep olan bir durum olduğunu söyledi. Dilara Aloğlu, “Bu tür durumların konuşulmaması, ifade edilmemesi veya kendiliğinden ya da zamanla düzeleceğine dair inanışlar sadece ihtiyaçların bastırılmasına ve süre sonra da patlak vermesine neden olmaktadır.” diye konuştu.
Aldatmanın önlenebilmesi için ne yapılabilir?
Uzman Klinik Psikolog Dilara Aloğlu, “Tüm bu anlatılanlardan yola çıkarak aldatılmanın önlenmesi için çiftlerin birbirlerine değer vermesi ve hak ettikleri takdirin gösterilmesi, birlikte kaliteli vakit geçirmeleri, ilişkilerine de kendilerine de zaman ayırmaları oldukça önemlidir. Sağlıklı iletişim, böylelikle beklentilerin dile gelmesini sağlayacak ve karşılanmasını kolaylaştıracaktır.” tavsiyesinde bulundu.