Doğayı katlettiğimizden beri herşey kötüye gidiyordu aslında. Çoğaldıkça kötüleştik nedense. Diktiğimiz sevimsiz binalar uğruna kütür kütür kestiğiimiz ağaçlar gelip intikam almayacak mı sanmıştık bilmiyorum.
Yerinden ettiğimiz nice hayvanlar bize oh olsun diye bakıyor şimdi. Kapandığımız evlerimizde camın kenarında tüneyip caddeyi izlerken, sokakta sere serpe gerinen kedinin huzuru içimi ısıtmıyor desem yalan olur. Kuş seslerini dinliyorum. Sadece kuş sesleri duyuluyor zaten.
Sıkılmasına sıkıldık elbette kısıtlanmış yaşamdan. Özgürlüğümüzü fena halde özledik.
Ama biraz da olsun kendimizle kalmak iyi geldi.
Biz of aman diye sızlanırken aslında dünyada iyi şeyler oluyordu. Hastalığın derdine düştüğümüzden oralara bakmadık hiç.
Dünyanın kendini tamir etmeye başladığını biliyor muydunuz mesela?
Evden çalışmaya geçtiğimiz için karbon salınımı azaldı.
Soluduğumuz havanın kalitesi arttı.
Dünyanın en büyük populasyonuna sahip ülkesi Çin'de örneğin, 3 şubat ile 1 mart arasında karbon salınımında %25 azalma olmuş.
Araştırınca öğrendim ki, arabalardan çıkan nitrojen dioksit bu salınımın artmasındaki en büyük etken. Sokağa çıkmayıp evde kalınca hava temizlendi, daha net olmak gerekirse hava kendine geldi.
Kendi keyiflerimiz için hoyratça kullandığımız hava nefes almaya başladı.
Boş yollar görmek bizi üzdü ama aslında bu iyi birşeydi.
Boş yol demek doğanın temizlenmesi demekmiş.
Çok uzun zamandır dünya nereye gidiyor diyorduk, hava kirliliğinden, ozon tabakasının halinden, buzulların erimesinden dert yanıyorduk.
Pandemi bir şerdi, içinden bu hayır çıktı.
Hastalık endişesi bitsin, kimsenin canı yanmasın daha fazla. Ama hemen koşa koşa eski alışkanlıklarımıza dönmeyelim.
Mesela artık şirketler evden çalışma sistemine geçsin. Bu yapılabilir birşey.
İşi sadece bilgisayar ve telefondan ibaret olan çalışanlar bu sistemde çalışmalı. Daha az araba, daha az karbon salınımı demekse bu uygulama şart olmalı.
Belki de dünyada belli aralıklarda mola verilmeli. Her ülkede aynı anda mola. Senede bir ay hayatı yavaşlatma. Belki evden çalışarak, belki sokağa çıkmayarak bir şekilde bir yol bulunmalı ve dünyanın nefes almasına olanak tanınmalı.
Belki de yolu budur dünyayı kurtarmanın.
Alışkanlıklarımız değişecek diyoruz aylardır. Değişim başlamış aslında. Sürdürmek için yollar aramanın, herkesin bu sorumluluğu almasının vaktidir.