Sağlık çalışanları açısından kapsayıcı nitelikte olamayan bir ek göstergenin kendileri açısından yok hükmünde olacağını vurgulayan Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, "Yine askıda kalan mali hak kayıpları ile ilgili düzenlemenin tüm kesimleri kapsaması elzemdir. Şöyle ki ocak ayından beri açıklanan enflasyon oranları ile memur arada doğan farkı olmayan bütçesinden faize sarılarak kredi, kredi kartı gibi ürünlerle kapatmaya çalışmaktadır. Genel manada yapılacak iyileştirmenin tüm kesimleri kapsaması ve 'enflasyona ezdirmeyeceğiz' cümlesinin hayat bulması kıymetlidir." dedi.
Yetkili sendikaları eleştiren Demircan, "Sendikalar dayanışma aidatı, masada oturma düzeni v.b. gibi konuları bir kenara bırakarak ay sonunu getiremeyen memurun hak kayıplarının telafisi noktasında çaba sarf etmelidirler. 4688 sayılı yasayı kendi lehleri doğrultusunda revize etme çabaları beyhudedir. Yasanın eksikleri konuşulabilir ama demokratik bir şekilde konuşulur. Sendikaların bir başka sendikaya karşı anti demokratik bir düşünce içerisine girmelerini kabul etmiyoruz. Ve bu anlayışta olan sendikalara da 'Sendikalar demokrasinin beşiğidir' diyerek cevap veriyoruz." dedi.
"Sağlık çalışanlarına gereksiz yere inceleme soruşturma açılmamasına” yönelik bakanlıkça yayımlanan yazının maalesef dikkate alınmadığını belirten Demircan, "Pandemi döneminde bir kurum tarafından planlanan eğitim çalışanlara tebellüğ ediliyor. Ancak eğitimin hangi tarihte nerede yapılacağı belirtilmiyor. Ve bundan sonraki süreç için kurulacak tek bir cümlemiz yok. Soruşturma dosyasına atanan incelemeci defaten süre istiyor. Şahitler dinleniyor v.s. bizce sağlıkta şiddet yasası ile birlikte 'Sağlıkta mobbing yasası' da çıkartılsın. Üç yıl boyunca sağlık çalışanlarının hangi koşullarda çalıştığını başta sağlık idarecileri olmak üzere herkes biliyorken maalesef idarelerin çalışanlarına bu şekilde davranmalarını elimizin tersi ile itiyoruz. Sağlık Bakanının kararlarını uygulamayan idarelerin takdiri de sağlık bakanlığındadır." diye konuştu.