Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Siyaset ve Liderlik Okulu’nun 17. Sertifika Töreni’ne katıldı. MHP Genel Merkezi Gün Sazak Konferans Salonu’ndaki törenin açılış konuşmasını gerçekleştiren Bahçeli, hayatsız bir siyaseti boş bir levhaya, siyasetsiz bir hayatıysa temelsiz bir binaya benzetti. Siyasetsiz bir hayatın mümkün olmadığını belirten Genel Başkan Bahçeli, siyasetin de bir ahlakı, aklı ve manevi bir çatısının olduğunu anlattı.
Duruşu yanlış olanın siyasetinin de doğru olamayacağını kaydeden Bahçeli, “Hamd olsun hiçbir insanımız bozuk değildir. Çünkü fıtrat sağlamdır, kan sağlamdır, maya sağlamdır, meşrep sağlamdır, mizaç sağlamdır. Bu haliyle de bir Türk dünyaya bedeldir. Bozuk olan, bozgunu kaçınılmaz görülen sadece ve sadece üç beş zillet partisinden ibarettir. Duruşu yanlış olanın siyaseti doğru olamaz. Yanlış siyasetin haysiyetinden ve hizmetkarlığından bahsedilemez” dedi.
“Türkiye’nin siyaset hayatının en ciddi sorunlarından biri muhalefetin şahsiyet yoksunluğudur”
Türkiye’nin aleyhinde siyaset içinde olanları çarpacak sahil arayan tekneye benzeten MHP Genel Başkanı Bahçeli, “Basiretsiz siyasetçinin, basiretten mahrum bir siyasetin bozgunda fetih rüyası görmesi, zillette gelecek hayali kurması çarpıklık olduğu kadar akıl tutulması ve ahlaki tükeniştir. İradesini yabancıların emanetine bırakmış, istikbalini Türkiye düşmanlarının eline ve emeline teslim etmiş siyasi devşirmelerin kafa ve vicdan hürriyetleri de maalesef askıya alınmıştır. Türkiye’nin siyaset ve demokrasi hayatının en ciddi sorunlarından birisi muhalefetin şahsiyet ve basiret yoksunluğudur, mahut sorun günden güne yoğunluk kazanmaktadır. Güven vermeyen, gücünü milletten ziyade millet dışı aktör ve küresel mihraklardan aldığını zanneden, böylesi bir uyduluğa, böylesi bir teslimiyete, böylesi bir sömürüye istekli ve iştahlı olan siyasetçiler ruhen iflas etmiş, esasen zilletini dibini boylamışlardır. Bunlar aslında kamyon farını görüp olduğu yerde çakılan tavşan gibidir” sözlerini aktardı.
“CHP Genel Başkanı’nın terörist Demirtaş açıklaması insanlık mıdır”
İradelerinin kaynağının Türk milleti, himaye edenlerinin ise Cenab-ı Allah olduğunu söyleyen Bahçeli, kalbi temiz olmayanın siyasetinin kirli olduğunu, Türkiye’nin talihsizliğinin bu kirliliğe maruz kalmasından kaynaklandığını kaydederek şunları söyledi:
“Siyasetçi hem milletin gönlünü hem de Allah’ın rızasını kazanmakla mükelleftir. Biz de diyoruz ki, mukaddesatı çiğneyenden namuslu bir siyaset adamı olmaz, hainden siyasetçi olamaz, gerçek bir siyasetçiden hain çıkamaz, ihanetin siyasetinden asla söz açılamaz. Siyaset, suç ve suçlunun sığınma kampı, barınma alanı, saklanma ve palazlanma sahası sayılamaz. Bu nedenle teröriste destek veren, terörün izinden giden, askerimize, polisimize, masum insanlarımıza saldıran ve kurşun atanlarla can ciğer kuzu sarması olan eniği cücüğü kim varsa siyasetin değil bizatihi adaletin ve hukukun konusudur. Teröriste terörist diyemeyenler, bölücü terör örgütüyle arasına duvar öremeyenler siyasetçi olmadığı gibi bu vatanın, bu milletin gerçek evlatları da olamazlar. Terörist Demirtaş’a sahip çıkmanın insani bir görev olduğunu açıklayan CHP Genel Başkanı, Allah için bize söylesin, bu açıklamayı yapmak insanlık mıdır? İhanete methiyeler düzmek şerefli bir tavır mıdır? Bir teröriste adaletsizlik yapıldığını söylemesi insanlık değerleriyle, hukuk ilkeleriyle nasıl tevil, nasıl tarif edilecektir.”
“Bunların siyasetlerinde ahlak yoktur, millet yoktur, vatan yoktur”
“Türkiye’de; yalan, riya ve nifakı siyaset üslubu haline getirenlerin amacı önce hisarımızda gedik açmak, sonra küresel efendileri namına kaleyi içten teslim almaktır. Tehdit ve tehlike bu kadar yakındır” diyen MHP lideri Bahçeli, Türk milletinin Türkiye’nin karşısında toplanan siyaset temsilcilerini terbiye edeceğini anlatarak, “Türkiye’nin karşısında toplanan siyaset temsilcilerini de, tıpkı Kaplumbağa Terbiyecisi’ne benzer şekilde, Türk milleti terbiye edecek ve sonuçta da bütünüyle tasfiye işlemiyle cezalandıracaktır. Türk milletinin kutlu iradesinden ve tarihi ihtişamından bihaber olanların ağızlarından düşürmedikleri narkozlu demokrasi nakaratları, gerçekte demagojinin namesidir ve her şey gün gibi ortadadır. Bunların siyasetlerinde ahlak yoktur, millet yoktur, vatan yoktur, dürüstlük yoktur, gelecek yoktur, vatandaşlarımıza huzur yoktur” ifadelerini kullandı.
“Bazı siyaset temsilcileri köşeye sıkışınca fikir ve düşünce hayatımızın mimarlarına yalandan sahip çıkıyorlar”
MHP Genel Başkanı Bahçeli, “Türk milletinin gücünü görecekler. Türkiye’nin zirveye tutunduğuna şahit olacaklar. Küresel tertipler boşa çıkacak. Bölücü terör örgütünün kafası ezilecek. Bir kere yükselmiş al bayrak asla inmeyecek” diyerek verdiği ‘al bayrak’ mesajı sonrası bazı siyasilerin kendi fikir ve düşünce hayatlarının mimarlarına sahip çıktıklarını söyledi. Bahçeli, milliyetçi olmanın önce yaşamakla mümkün olacağını hatırlatarak, “Bazı icazetli ve iradesiz siyaset temsilcileri köşeye sıkışınca fikir ve düşünce hayatımızın mimarlarına yalandan sahip çıkıyorlar. Zaman zaman, Ziya Gökalp, Mümtaz Turhan, Erol Güngör ve Mehmet Eröz’e atıf yapıp suçluluk psikolojilerini bastırmaya çalışıyorlar. Siyaset biliminde tanımı yapılan, işlevsel adaptasyon sürecini yaşıyorlar. Anlayacağınız, inanmıyorlar, ama buna da hissettirmeden uyum göstermeye çabalıyorlar. Halbuki yırtıkları yama tutmuyor, siyasetleri sözlerini teyit etmiyor. Milliyetçi olmak önce yaşamakla, önce özümsemekle, önce hissetmekle mümkün olacaktır. Yüzeyde milli, dipte kozmopolit, sözde milliyetçi özde işbirlikçi olanların ne Ziya Gökalp’i, ne Mümtaz Turhan’ı, ne de Erol Güngör’ü ağızlarına almaya yürekleri yetecektir. Üç günlük siyasi ömürlerine bakmaksızın, mazisi yarım asrı aşan Milliyetçi-Ülkücü Hareket’le aşık atmak, boy ölçüşmek hiç kimsenin harcı olamaz, haddi olamaz, buna ahlakları kafi gelemez” diye konuştu.
Bahçeli, efsaneleşmiş ulu çınar ile kabak filizi hikayesini örnek göstererek şunları söyledi:
“Bizim 53 yılda geldiğimiz mevkiye birkaç yılda geleceğini düşünenlerin sonu kabaktır, kabağın akıbetiyle aynıdır. Geçmişleri bugünlerine kefil olamayanların fikir ve düşünce hayatımızın mümtaz isimlerini istismara yeltenmeleri, onları dillerine dolamaları kendilerini aklamaya, temize çıkarmaya yetmez, bu terazi bu sıkleti çekemez.”
“Miçotakis’in Bodrum açıklarındaki adalara gelme kararı aleni tahriktir”
Müttefik zannettikleri ülkelerin ekseriyetinin bölücü terör örgütüyle iç içe olduğunu aktaran MHP lideri Bahçeli, Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’in Bodrum açıklarındaki adalara gelme kararı hakkında, “Görüyorsunuz etrafımız fitne kuşatması altındadır. Yunanistan Başbakanı Miçotakis’in, Bodrum açıklarındaki adalara gelme kararı aleni bir tahriktir, nitekim her ihtimali gündeme taşıyan bir provokasyondur. Bu şahsın Türkiye’yi, AB’ye ve ABD’ye şikayeti, NATO’ya da şikayet etme hazırlığı karşımızdaki husumet cephesinin gün geçtikçe genişlediğine işarettir. Müttefik zannettiğimiz ülkelerin kahir ekseriyeti bölücü terör örgütüyle iç içedir, sarmaş dolaştır. Türkiye’nin var oluş mücadelesi bir yandan terör örgütüyle, diğer yandan emperyalizme piyonluk yapan Yunanistan vasıtasıyla engellenmek istenmektedir. Bu vatan, bundan bin yıl önce gerçek sahibini bulmuştur. Aradan geçen on asır, bu coğrafyadan tarihe damgasını vurmuş büyük bir milletin gücüne güç katmıştır. Bu milletin adı Türk milletidir” dedi.
“Türk milleti bir devdir, devi papağan haline getirmek isteyenlere izin vermeyiniz”
Bahçeli, sözlerini şöyle noktaladı:
“Bizim siyasetimizin yönünü tarihimizin ve coğrafyamızın müktesebatı belirlemiştir. Dış dayatma ve tazyiklerle bunu değiştirmek için plan yapanların, bu vatanı elimizden almak için projeler hazırlayanların önce bizim bedenlerimizi çiğnemekten başka seçenekleri yoktur. Biz el ele verirsek, yüreklerimiz toplu vurursa, gaflete düşmezsek hiçbir batıl emel, hiçbir zalim ve vahşi hesap bizi yolumuzdan çeviremeyecektir. Türkiye ve Türk milleti bir devdir, Allah muhafaza devi papağan haline getirmek için fırsat kollayanlara da kesinlikle izin vermeyiniz.”