Tüm dünyada okuma-yazma, matematiksel/sayısal veya görsel becerilerde kendisini gösteren ve en yaygın spesifik gelişimsel bozukluk olan disleksi, ülkemizde nüfusun yüzde 10-12’sinde görülüyor. Öğrenme konusunda sağlıklı bireylerden daha farklı yöntemlere ihtiyaç duyan dislektik bireylerin, kişisel gelişimi için her geçen gün daha önemli adımlar atılıyor. Birleşmiş Milletler (BM) 2016 yılında çevre, sağlık, yoksunluk, adalet, enerji, eşitsizlik gibi ekonomik kalkınma konularını içeren 17 başlıkta “Sürdürülebilir Kalkınma” hedeflerini oluşturdu. Ülkemizdeki 10. hedef olan “Eşitsizliklerin Azaltılması” başlığına ilişkin AB Mali Destek Programları çerçevesinde, Avusturya’dan Brain Plus koordinatörlüğünde ve aralarında Macaristan, Yunanistan ve İspanya da dahil olduğu kısa adı LEX(e)CON olan, “Dislektik Bireylere Akıllı Girişimcilik” adlı proje ekibinde Türkiye adına Yaşar Üniversitesi dahil oldu. Yaşar Üniversitesi İşletme Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Çağrı Bulut, LEX(e)CON’un Türkiye ayağında proje koordinatörü, Yaşar Üniversitesi İşletme Fakültesi Ekonomi Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Serpil Kahraman ise proje uzmanı olarak görev alıyor.
LEX(e)CON projesi Türkiye Koordinatörü Prof. Dr. Çağrı Bulut, “Birçok birey, disleksisi olduğunun farkında değil. Proje çerçevesinde ilk olarak bu kişilere, iş yerlerinde çalışma şartları, algı ve tutumları araştırdık. Bu doğrultuda, Türkiye’de araştırmaya katılanların neredeyse yarısı disleksi ile ilgili bilgi sahibi olmadıklarını ve iş yerlerinde dislektik bir çalışan olup olmadığını bilmediklerini belirtti. Aslında sonuçlar, diğer ülkeler için de benzer ilginç sonucu ortaya koymaktadır. Ülkemizde katılımcılar, disleksisi olan kişilerin girişimcilik eğitimi konusunda bir danışmanlığa ihtiyaç duyduklarını belirttiler” dedi.
Bu doğrultuda, proje ortaklarının her biri kendi uzmanlık alanlarında girişimcilik ve girişimci birey, iş planlaması, finansal planlama ve pazarlama başlıklarında girişimcilik eğitimi hazırlayacak. Doç. Dr. Kahraman ise “Ayrıca, girişimcilik eğitiminin hangi öğretme yöntemleriyle verilmesi gerekliliği araştırıldı. Buna göre, video ve ses destekli eğitim ile uyarlanmış ders materyallerinin (kısa sunumlar, anahtar kelimeler vb.) eğitimin etkinliğinde önemine dikkat çekiyor. Uyarlanmış eğitim yöntemleriyle, bu bireylerin desteklenmesi, gerçek potansiyellerinin de ortaya çıkması sağlanarak kendi işlerini kurma yolunda destek olunacak. Proje çerçevesinde, özellikle kendi işini kurmak isteyen girişimciler için fon kaynakları da detaylı olarak sunulacak” diye konuştu.
BM Sürdürülebilir Kalkınma 2030 sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda, eşitsizliklerin giderilmesi, özellikle dislektik bireylerin istihdama daha fazla dahil edilmesi ana ekseninde, girişimcilik eğitimine odaklanan ve yaklaşık 258 bin Euro fon desteğine sahip, projenin 2024 yılının temmuz ayında tamamlanması bekleniyor.
Dünya Nöroloji Federasyonu disleksiyi "zihinsel yetenekleriyle orantılı okuma, yazma ve heceleme gibi dil becerilerini kazanamayan çocuklarda görülen bir bozukluk" diye tanımlıyor. Disleksi, bireylerin normal zeka düzeyinde olmasına rağmen dil, okuma, ve yazma becerilerinde sorunlar yaşamasına neden oluyor. Öte yandan dislektik bireyler, görsel yeteneklere ve problem çözmeyle ilgili güçlü becerilere sahip olabiliyor.