Değerli Okurlar;
Afrika kökenli siyâhî insanlar, 1960’lı yıllar ve hattâ daha sonrasında dâhi -kısmen bugün bile- başta ABD olmak üzere birçok batılı ülkede, en temel haklarından mahrum kılınıp insan haklarına aykırı muamelelere mâruz kalırken; bu topraklarda yaşama şansı bulan bir siyâhî ise XX. yüzyılın başlarında, ‘ilk siyâhî pilot’ unvânı ile uçmayı başarmıştı. İşte karşınızda, O’nun yaşam öyküsü…
Ahmet Ali Çelikten’in Gökyüzü Mâcerâsı
İzmir doğumlu ‘Ahmet Ali Çelikten’, Kasım 1916’da ilk uçuşunu gerçekleştirirken, pilot olmasının yanı sıra dünya savaşını da yaşamış bir askerdi. Afrika kökenli Türklerden biri olan ve ailesi Nijerya’dan göç eden Çelikten, ayrıca ‘Kurtuluş Savaşı’nda da önemli görevler üstlenmişti. Düşman karakollarına keşif uçuşları düzenleyen Çelikten, cephelerdeki durumları değiştirebilecek gözlemleri, merkeze naklediyordu.
Ahmet Ali, 1904 yılında ‘Haddehâne Mektebi’ne girdi; dört yıl sonra da üsteğmen oldu. Okula giderken, asıl amacı denizci olmaktı. 25 Haziran 1914 târihinde, ‘Tayyâre (Bahrî Tayyâre) Mektebi’ kurulunca, her şey O’nun için çok değişti, İşte Ahmet Ali, aynı gün buraya atanan ilk deniz subaylarından biri oldu. O, artık bir ‘bahrî tayyareci’ olacaktı…
Aynı yıl, milyonlarca insanın gündelik yaşamının âniden değiştiği ve bugün ‘I. Dünya Savaşı’ olarak bildiğimiz ‘büyük savaş’ başlamıştı. Pilotlara ihtiyaç vardı... 1922’de Amasra’ya gönderilen pilotlar arasında, Ahmet Ali de bulunuyordu. Görevleri, İstanbul Boğazı çıkışından îtibâren Batı Karadeniz’deki düşman gemilerini tâkip etmek, raporlamak ve deniz harekâtını kontrol altında tutmaktı. Savaş sona erdiğinde, ‘İzmir Güzelyalı’da bir tayyare bölüğü kuruldu. Bu bölüğe, 1924 yılında Ahmet Ali de atandı... Görevini İzmir’de sürdürmeye devâm etti ve 1928’de de ‘Hava Müsteşarlığı’na atandı.
Savaş sırasında Prevezeli göçmen ‘Hatice Hanım’la (d.1897-ö.1991) evlenen Ahmet Ali’nin beş çocuğu oldu. Ahmet Ali’nin sâdece kendisi değil; iki oğlu, kız kardeşinin eşi ve yeğeni de pilot oldu. Bir aile mesleği olan havacılığı, ‘Arap Ahmet’ etkisiyle seçtiler. Babası öldüğünde 6 yaşında olan Ahmet Ali, ailenin en büyük çocuğuydu... O’nun asker ve pilot oluşu, bütün ailenin yolunu belirledi.
Esen kalın…
SEFA YAPICIOĞLU