Yaz kış görülebilen yüksek ateşin ailelerde büyük korkuya neden olmasının sebebi, aslında çocuğun havale geçirmesi endişesidir. Ancak unutulmamalıdır ki havale de tıpkı ateş gibi hastalık olarak değil belirti olarak değerlendirilmelidir. Memorial Ankara Hastanesi Çocuk Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Yavuz Gürer, ateşli havale konusunda önemli bilgiler verdi.
Beyin gelişiminin hızlı olduğu dönemlerde görülür
Febril konvulsiyon yani ateşli havale, ateşli hastalıkların seyri sırasında ortaya çıkan nöbetlerdir. 3 ay ile altı yaş arasındaki çocuklarda, vücut ısısının yükseldiği durumlarda görülen nöbetler ateşli havale olarak tanımlanır. Altı yaşına kadar, sağlıklı 100 çocuktan 2-4 tanesinde görülebileceği biliniyor. En sık görülme yaşı ise 12-18 ay arasıdır. Ateşli havalenin görüldüğü bu yaşlar beyin gelişiminin hızlı olduğu bir dönemdir ve bu nedenle, gelişmekte olan beyne özel nöbetler olarak kabul edilir.
Grip, faranjit ve bronşit çocuğunuzun ateşini yükseltebilir
Ateşe neden olan her türlü hastalık; grip, kulak iltihabı, faranjit, tonsillit, idrar yolu enfeksiyonu, bronşit ve çocukluk çağında yapılan bazı aşılar ateşli havale nedeni olabilir. Nöbetler genellikle ateşin hızlı yükseldiği dönemlerde ve hastalığın ilk günlerinde görülür. Ateşli havale genellikle vücut ısısının 38 derecenin üzerine çıktığı zamanlarda olur, bilincin kaybolması, tepkisiz kalma, gözlerin yukarı kayması, aniden nefesini tutma-morarma,kasılma, kol ve bacaklarda titreme şeklinde hareketlerin biri veya birkaçı eşlik eder. Genellikle nöbet 3 dakikadan önce kendiliğinden durur, nadiren beş dakikadan daha uzun sürer. Ateşli havalenin beyne zararı olmadığı, zekayı ve okul başarısını olumsuz etkilemediği bilinmektedir.
Havale sırasında yapmamanız gereken 5 şey
Havale nöbetleri görüntü itibarı ile korkutucu olmakla birlikte; ateşli havale genellikle kendiliğinden sonlanır, çok ender olarak uzun sürebilir. Nöbet sırasında ebeveynin sakin olması gerekmektedir. Aksi takdirde telaşla yapılacak hareketler düşme, çarpma gibi kazalara neden olacağından çocuğa zarar verebilir.
-Hastanın ağzında bir şey olmadığını biliyorsanız ve dilini de ısırmamışsa çenesiyle uğraşmayın. Dil geriye kaçar, nefes borusunu tıkar diye bir durum söz konusu değildir.
-Yüzüne gözüne bir şey özellikle kolonya dökmeyin. Gözlerini koruyamadığı için gözde zarar oluşmasına neden olur.
-Ağzından hiçbir şey (su veya ilaç) verilmemelidir, çocuğun boğulmasına neden olabilir.
Kol ve bacaklarını hareket etmesin diye tutulmamalıdır, kaz yırtıkları ve kemik kırılmalarına neden olabilir.
-Kendisine zarar vermeyecek şekilde yan yatırın, salyasının akmasına izin verin, ateşi olduğu için üzerdekileri inceltin.
Havale endişesi ile sürekli ateş düşürücü kullanmayın
Genellikle uzun süreli koruyucu tedaviye gerek yoktur. Nöbet geçirecek diye düzenli ateş düşürücü ilaç kullanmak doğru değildir ve kullandığınız ilaçların da yan etkisi olacağını unutmamak gerekir. Bazı durumlarda hekiminiz ateşli nöbete karşı ilaç kullanmayı önerebilir. Bu, makattan sıkılacak nöbet önleyici ve durdurucu bir ilaç olabilir.Ateşi 38.5 derecenin üzerine çıktığında, hasta yan yatırılır ve tüpteki ilaç makattan sıkılarak nöbet geçirmesinin önüne geçilebilir. Nöbet geçirmekte olan hasta 3 dakikayı doldurduysa yine aynı ilacı sıkmak nöbetin durdurulmasında yararlı olacaktır.Bazı özel durumlarda hekiminiz günlük ilaç kullanmayı da önerebilir.
Tekrarlama olasılığı yüksektir
Ateşli nöbet geçirmiş olan bir çocuğun yeniden nöbet geçirme olasılığı yüksektir. Ancak akılda tutulmalıdır ki, hep aynı ateş seviyesinde ve her ateşlendiğinde nöbet olacak diye kural yoktur. Genellikle nöbet tekrarı ilk nöbeti izleyen 1-2 yıl içerisinde olur. Aşağıdaki faktörler nöbet yenileme olasılığını yükseltir.
-Çocuk ilk nöbetini 15 aylıktan önce geçirmişse,
-Sık ateşli hastalık geçiriyorsa,
-İlk nöbette ateşi çok yüksek değilse,
-Ateş çok hızlı yükselmişse,
-Anne veya babada ateşli nöbet ve epilepsi öyküsü varsa anne babalar dikkatli olmalıdır.
-Anne veya babası ateşli havale geçirmiş veya kardeşlerinde de aynı öykü bulunan çocukların nöbet geçirme ihtimali diğer çocuklara göre daha fazladır. Bu da genetik yatkınlığın önemli rolünün olduğunu düşündürmektedir.
Ateşli havale epilepsiye dönmez
Ateşli havale geçiren çocuk epilepsi hastası değildir. Epilepsi hastalığı, ateşsiz dönemlerde, her hangi bir zamanda ve bir uyaran olmadan ortaya çıkan, yineleyen nöbetlerdir. Bugünkü bilimsel verilere göre ateşli havale epilepsiye dönmez. Bazı özel durumlarda epilepsi gelişme riskinin, toplumdaki epilepsi görülme oranına göre biraz yüksek olduğu söylenir.
Ateş en doğru nasıl ölçülür?
Çocukların vücut ısıları 37.2 dereceye kadar normal kabul edilir. Bunun üzerindeki ölçümlerde ateşli olduğunu düşünerek yakın takibi gerekir. Ancak en ufak ateşlenme durumunda endişeye kapılmak da doğru değildir. Her anne ve babanın, bakıcının ateş ölçümü konusunda bilgili olması gerekir. Çocukların ateşi, dijital derece ile koltuk altından, makattan, ağızdan veya özel cihazlarla alından ve kulaktan ölçülebilir. Bebeklerde koltuk altı ölçümü biraz zordur, makat ateşini ölçmek hem daha kolay hem de daha güvenilirdir. Bebek kucağa yatırılır, derecenin ucuna biraz krem sürülerek, gümüş kısmı makattan zorlamadan yerleştirilir. Kulaktan ateş ölçümü hastanın kulağı yukarı ve dışa çekildikten sonra cihazın ucu kulak yoluna yerleştirilerek düğmesine basılmalıdır. Alından ateş ölçmek her zaman doğru sonucu vermeyebilir. Soğukla temas etmesi, ateş nedeniyle terleme veya yüzünün yıkanması nedeniyle alından ölçülen ateş düşük çıkabilir ve yüksek ateşin varlığı gözden kaçabilir. Ateşin yükselmesi vücutta gelişen koruyucu olayların da bir göstergesi olduğu için; hastanın genel durumu iyiyse, ağızdan güzel sıvı alıyorsa telaşlanmadan ateş takibi yapmak uygun olur. 18 ayın altındaki çocuklarda ateş görüldüğünde sebebinin belirlenmesi için bir doktora başvurulması uygun olur, bu yaştaki çocuklarda ciddi hastalıkların belirtileri tam olarak görülmeyebilir.
Ateşi düşürmek için bunlara dikkat edin
Ateşli nöbet geçiren çocuklar için ilk öneri, hasta oldukları hissedildiğinde, ateşlendiklerinde ateşlerini ölçmek, gerekli görülürse ateş düşürücü ilaç verip, üzerindekileri inceltmek olmalıdır. Ateş düşürücü ilacın etkisinin 1 saatten önce başlamayacağı ve tam etkisinin ise 3-4 saatin sonunda ortaya çıkacağı bilinerek telaşlanmamalıdır. Ateş düşürücü verdikten sonra eğer ateş 38.5-39 civarına ulaşıyorsa ılık suyla vücuduna kompres yapmak ateşin düşmesine yardımcı olacaktır. Ateşi yüksek olan çocuğun su kaybının fazla olacağı, iştahının azalacağı akılda tutularak bol sıvı verilmeye çalışılmalı, yemek için ısrarcı olunmamalıdır. Çocuk eğer ateşli havale nöbeti geçiriyorsa 3 - 4 dakika içinde sona erecektir. Nöbet daha uzun sürüyorsa 112 aranıp yardım istenmelidir. Özellikle 18 ayın altındaki çocuklarda ateşe neden olan hastalığın belirlenmesi için yakındaki sağlık merkezine gitmenizde yarar vardır.