EBSO 2018-2022 yılı değerlendirme toplantısı yapıldı. Toplantıda çalışma dönemini değerlendiren EBSO Başkanı Ender Yorgancılar, Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik durum ile ilgili de açıklamalarda bulundu. Meslek liselerinin nitelikli olması gerektiğini söyleyen Yorgancılar eğiticinin eğitimden başlanması gerektiğini söyledi. Yorgancılar son olarak yeniden EBSO Başkanı seçildiğinde nereden başlayacağını bildiğini söyleyerek, “Ben kazanırsam meclis kazanacak. Ben hayal pazarlamıyorum” dedi.
“KOYDUĞUMUZ HEDEFLER ÖLÇÜLEBİLİR OLACAK”
Seçilirsem nereden başlayacağımı bildiğini dile getiren Yorgancılar, “Binamız ile ilgili meclisin aldığı bir karar var, bu değişiklik yapıldığında hemen binayı yapmaya başlayacağız. Daha önce aday olmayacağımı ifade etmiştim; ama yaptığımız değerlendirmede bütün arkadaşlarımız bir kez daha devam etmem gerektiğini ifade etti. Mahmut Başkan ve Işınsu Başkan ile birlikte bazı projelerinin devam ediyor, o noktada görüşmelerimiz oldu. Diğer bir etken de Rıfat Başkan, ona da olmayacağımı da ifade etmiştim. Sonra İstanbul’a davet etti. Ben kazanırsam meclis kazanacak. Ben hayal pazarlamıyorum. Bizim arkadaşlarımızla koyduğumuz hedefler ölçülebilir olacak” diye konuştu.
“RESESYON RİSKİ ARTIYOR”
Yorgancılar, küresel ekonomide mevcut ile ilgili dünyanın sıkıntılarının içinde olduğu bir süreç yaşandığının altını çizerek, “Yüksek enflasyon süreci dengeleri bozuyor. Parasal genişleme sonra eriyor. Enerji, hammadde, navlun ve değerli materyal fiyatlarında artı eğilimi ve temenni sorunları sürüyor. Enerji ve gıda arz güvenliği geleceği tehdit ediyor. Resesyon riski artıyor. Avrupa özellikle Rusya’nın gaz akışını azaltma kesmesi, üretimde yaşanan yavaşlama ticaret savaşlarına sebep olacağı yönünde riskleri öne çıkıyor” ifadelerini kullandı.
“AVRUPA ENERJİ TASARRUFU YAPIYOR”
Avrupa’da enerji tasarrufu kuralları yürürlüğe girdiğini hatırlatan Yorgancılar, “Hollanda da bazı fabrikalar elektrik fiyatları nedeniyle üretimi durdurdu. İtalya’da pek çok restoran faturayı ödemekte zorlandığı için mum ışığında hizmet veriyor. İspanya’da mağazalar vitrin ışıklarını söndürüyor. Bunun önümüzdeki süreçte yansıması kaçınılmaz. Avrupa Birliği’ndeki resesyona olumsuz yansıyacak ve bizim gibi Avrupa’ya ihracat yapan ülkelerin gelecek ile ilgili sorunu olacağı ortaya çıkıyor. Bugün herkes güneşten enerjisini almalı ve üstünü satabilecek durumda olmalı” açıklamasını yaptı.
“ÇÖZÜM ÜLKELERİN KENDİ ENERJİSİNİ ÜRETMESİ”
Enflasyon bütün dünyada olduğunu söyleyen Yorgancılar, “Bizim ülkemizdeki asıl sıkıntı ÜFE ve TÜFE arasındaki makas. Biz bu aradaki makası durdurabilecek mi durumda değiliz. 2019 sonlarına doğru ÜFE yukarıya doğru daha da arttı. ÜFE artışının asıl sebebi dövizdeki artışlar, hammaddede dışarıya bağımlılık ve hammaddedeki artışlar. Şu anda ÜFE yüzde 143’ken TÜFE yüzde 80 civarında. Bütün maliyetler üst üste geldiğinde rakamın böyle olması son derece doğal. Enerji maliyetleri sürekli artıyor ve bazı sektörlerin enerji kullanımını azaltabilmesi mümkün değil. Bu maliyetler yukarıya çıktığı müddetçe fiyatlar da yukarıya çıkma durumunda kalıyor. Bunun çözümü kendi enerjini kendin üreteceksin. Bizim enerji ihtiyacımızın yüzde 50’si doğalgazdan karşılanıyor. Bu kadar denizi olan bu kadar güneşli olan Ege’de denizin üzerindeki platformlara rüzgar türbinlerini kurmamız gerekiyor” dedi.
“AR-GE MERKEZLERİ ARTIK ÜR-GE MERKEZLERİ OLDU”
Yorgancılar, CDC birimi yüksek olduğu müddetçe ülkenin borçlanma ve faiz oranları yüksek olacağına dikkat çekti ve şunlar söyledi: “Ben bunu her mecliste söylüyorum. Eğer siz kendiniz döviz bulamazsanız dışarıya gidiyorsunuz. Gittiğimizde bakıyorlar CDS biriminiz yüksek size daha yüksek faizle borç veriyorlar. Üretim yoksa istihdam kalkınma ihracat hayal. Üretim mutlaka desteklenmesi gerektiğini bu tablolar açıkça ifade ediyor. Bize yeni bir heyecan lazım. Bu heyecan üretim istihdam ve ihracat odaklı olmalı. Üretim yapıldığı müddetçe Türkiye büyüyor, işsizlik aşağı iniyor ihracat da buna paralel artıyor. AR-GE merkezleri ÜR-GE merkezi olmuş yani ürün geliştirme merkezi. Teknoloji üretebilmemiz için okula başvurmanız lazım. İlk olarak okullarda eğiticinin eğitiminden başlamalıyız. Kore eğitim sistemi ile bu hale geldi. Biz teknolojiyi üretemiyorsak satın alacağız. Biz bunu okullarımızda, üniversitelerimizde yapacağız. Bizim niteliksel bir sıçrama yapmamız gerekiyor. Hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı, kurumların bağımsızlığı, liyakatli kadrolar, nitelikli eğitim.”
“BİZİM HAYALİMİZ NİTELİKLİ MESLEK LİSELERİ”
Kısa vadeli yeni bir heyecan ve hikaye için güven, öngörülebilirlik ve eğitim gerektiğini söyleyen Yorgancılar, “TCMB’nin 4’ünce maddesine göre fiyat istikrarı sağlamak ile ilgili bir madde var. Yurt dışında Mercedes fabrikasının içinde okul var. Bizim hayalimiz bu. Bunu Aliağa OSB’de yapacağız. Aslında üç şey var; güven, istikrar ve eğitim. Biz bunu yapar mıyız? yaparız. 2015’ten bu yana hep eğiti hem üretim demişiz. Geçmişe dönüp bakıyorum 2 senede bir milli eğitim bakanı değişiyor. Biz uzun vadeli programlarımızı yaparak ülke olarak bunu başarmalıyız” dedi.
“ODALARA SİYASET SOKMUYORUZ”
Yorgancılar seçimin zamanında yapılması gerektiğini dile getirerek, “Sevmeyebilirsiniz; ama seçilene saygı göstermek vatandaşların ortak sorumluluğu. Odalara biz siyaseti sokmadık. Çünkü odalar siyaset üstü. Bizde her siyasi görüşten üye var. Ben adama sen şu görüştensin şu partidensin diyerek işini görmeme şansınız yok. Biz kucaklayıcı olmalıyız, bunu kanun bize söylemiş. 6 bin 698 vize ile ilgili çözüme ulaştırılan konu olmuş. Artık vize gizli bir vergi gibi oldu şu anda kim müracaat ederse etsin çok büyük sıkıntılar yaşıyorlar. Fuardan yer tutup, vize alamadığı için gidemeyen üyelerimiz vardı. Bu sadece İzmir için değil Türkiye’deki bütün sanayicilerin ortak sıkıntısı” diye konuştu.
“MÜLTECİLER SAVAŞ BİTTİĞİNDE GERİ DÖNMELİ”
Suriyeli vatandaşların savaş bittiğinde geri dönmesi gerektiğini söyleyen Yorgancılar, “Bakın savaş esnasında biz sorumluluk olarak onlara ev sahipliği yapalım; ama savaş bittiğinde geri dönmeli. Canı sıkılan sınırdan geçip burada oturabilir durumda değil. Yunanistan ne yapıyor, bot görünce bizim sularımıza ittiriyor. Çünkü alırsa bakmak durumunda. Savaş bittiyse gitmeliler bu kadar basit. İnsanlar buraya geldiği zaman para kazanmak durumunda. Özellikle ayakkabı sektöründe Suriyeli arkadaşlar çok çalışıyor” ifadelerini kullandı.