Bugüne kadar 60’tan fazla yeni tür ve alttürü de tanımlayan Prof. Dr. Göçmen’i ziyaret eden EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, başarılı bilim insanına EÜ ve bilime katkılarından dolayı teşekkür etti.
Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bayram Göçmen, yılan ve engerekler başta olmak üzere sürüngenler üzerine yaptığı çalışmalarla bugüne kadar 60’ın üzerinde yeni taksonu (cins, tür ve alttür) belirleyip tanımladı. Bir semenderin alt türünü keşfettiği gün annesini kaybeden Prof. Dr. Göçmen, annesi Ülfet Göçmen’in adından esinlenerek keşfettiği semendere “ulfetae” adını verdi. Türkiye’deki zehirli yılanların neredeyse tamamını inceleyen ve ilaç yapımına ışık tutması açısından önemli çalışmalara da imza atan Prof. Dr. Göçmen’i ziyaret eden EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, başarılı akademisyenden çalışmalarıyla ilgili bilgiler aldı.
HER ALANDA BİLİM ÜRETEN ÜNİVERSİTE
EÜ’nün sağlık, gıda, su ürünleri, biyomühendislik, mühendislik gibi pek çok alanda bilim ürettiğine dikkat çeken Rektör Budak, “Fen Fakültemiz biyoloji alanında da ciddi bir araştırma merkezi. Zooloji Anabilim Dalımız ise ülkemizde, doğada yok olmaya yüz tutmuş, endemik hayvanlarımızın araştırıldığı bir bilim merkezi. Son olarak Kafkas yılanının yeni bir alttürü tespit edilip bilimsel literatüre kazandırıldı. Ege Üniversitesinin bu merkezinde aynı zamanda, doğadaki hayvanların farklı türlerinin tespit edilmesi de birçok açıdan önemli. Yılan zehrinin etken madde ve bileşenlerinin tespit edilip ilaç geliştirmede çalışılması da önemli alanlardan birisi. Ege Üniversitesi Rektörlüğü olarak çalışmaları yakından takip ediyoruz. Bu çalışmalara imza atan hocalarımızı tebrik ediyorum” dedi.
60’TAN FAZLA ALT TÜR TANIMLANDI
Son zamanlarda yaptıkları çalışmalarla iki alt türü tanımladıklarını, bunlardan birinin Kafkas yılanın yeni bir alttürü olduğunu dile getiren Prof. Dr. Göçmen, “Özellikle Likya bölgesinde yaşayan ve alttür olarak tanımladığımız kafkas yılanının adını da ‘lyciensis’ olarak koyduk. Benim açımdan bundan daha önemli olanı ise Muğla’da semenderlerle çalışma yaptığımız sırada annemi kaybettim. Bu süreçte belirlediğimiz yeni semender alttürüne de rahmetli annemin adını verdik. Annemin adı Ülfet, bu tanımladığımız yeni alttüre de “ulfetae” diye latinceleştirilmiş bilimsel isimlendirme yapmış olduk. Elbette çalışmalarımız bunlarla kısıtlı değil, yeni taksonlara ilaveten, Özellikle insan sağlığı açısından da önemli olabilecek çalışmalarımız var. Yılan ve engerekler başta olmak üzere sürüngenlerle ilgili çalışma ve araştırmalar yürütüyoruz. Yılan zehirlerindeki etken maddeleri belirleyip, bunların sağlığa faydalı olabilecek yönleri, antimikrobiyal, iltihap giderici, bunun dışında kanser giderici ya da kanser önleyici ilaçlar yapılması açısından, etken maddenin ne olduğunu bularak da çalışmalar yapıyoruz. Bu bulgular ile farmakolojik çalışmalara da ışık tutuyoruz. Temel bilgi kazanma açısından ülkemizde yaşayan zehirli yılanların neredeyse tamamını çalışmış bulunuyoruz” diye konuştu.