ETİK Genel Kurulu 16 Şubat 2023 tarihinde Bornova İbis Styles Hotel’de tek maddelik gündemle olağanüstü toplandı. Toplantıya İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürü Murat Karaçanta, ETİK Danışma Kurulu Üyesi Zeki Hozer, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) İzmir BTK Başkanı Kıvanç Meriç de katıldı.
Toplantı pandemi ve sonrasında yaşanan yüzyılın felaketi depremlerle ortaya çıkan olağanüstü koşullar nedeniyle yapılan çalışmalar konusunda bilgi aktarımıyla başladı.
"HAKSIZ REKABET İZMİRE TURİST KAYBETTİRİYOR"
Olağanüstü toplantının tek gündem maddesi ise İzmir ve çevresinde İZSU’nun uyguladığı fahiş su fiyatı ve ilçe belediyelerinden kaynaklanan farklı atıksu ve katı atık bedeli uygulamalarıydı. Sektör temsilcileri bu uygulamanın diğer ülkeler, diğer iller hatta İzmir’in ilçeleri arasında haksız rekabete neden olduğu, maliyetlerin yüksekliğinin işletmelere rekabet gücünü, bölgeye ise turist kaybettirdiğini dile getirdi. Sorunun geçen yıl olduğu gibi bu yılda İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Başkan Tunç Soyer’in koordinesiyle çözülebileceği, çözülmediği takdirde hukuki yola başvurulması yönünde görüşler bildirildi. Genel Kurul sorunun görüşmelerle çözümlenmemesi halinde, yargıya taşınması için Başkan Mehmet İşler ve Yönetim Kurulu’na yetki verilmesini kararlaştırıldı.
ETİK Başkanı Mehmet İşler, yaşanan depremler nedeniyle ellerini taşın altına koymaktan çekinmediklerini, ama geçen yıl geçici olarak çözülen, bu yıl yeniden ortaya çıkan haksız rekabet koşullarının ortadan kaldırılmasını istediklerini söyledi. Mehmet İşler, "Geçen sene özellikle İzmir İlimiz içerisinde hem su hem de atıksu ve katı atık bedelleri çok yüksek rakamlar olarak belirlenmişti. Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Tunç Soyer’e durumu arz ttik. Koordinesiyle, İZSU ve ilçe belediyelerimiz bu fahiş fiyat uygulamasından vazgeçti. Ama bu yıl itibariyle aynı uygulamayı yine gündeme getirdiler. İzsu’nun fahiş su tarifesi, İlçe belediyelerinin fahiş atıksu ve katı atık bedelleri faturalara yansıdı. Burada tuhaf olan şeylerden biri aynı ilin içerisinde, farklı ilçelerde hesaplama biçimi ve hesaplamaya baz aldıkları şeylerin farklı oluşudur. Kimisi oda sayısına göre, kimisi metrekareye göre, kimisi işletmenin sahip olduğu yıldıza göre, kimisi ise bir sene önceki bedele enflasyon farkı koyma şeklinde uygulamalarla bu bedelleri alma yoluna gitti. Bu İzmir’in kendi ilçeleri arasındaki turistik tesislerde bile fiyat standardını getirememesine neden olmuştur. Maliyetler farklı fiyatları ve haksız rekabeti doğururken, İzmir’i; bırakın diğer ülkelerle ülkemizin diğer illerindeki turistik tesisleri ile bile rekabet edemez konuma getiriyor. İzmir maalesef Türkiye’nin en pahalı suyunu kullanan bir şehir durumunda. Sektörde, bu fahiş fiyattaki suyu kullanmak zorunda kalıyor. Bu mağduriyeti gidermek için ilgili kurumlarla görüşmelerimiz sonuçsuz kaldı. Olağanüstü genel kurulumuz hakkımızı hukuki zeminde aramak için Yönetim Kurulumuza yetki verdi. Buradan ilçe belediyelerimize sesleniyoruz. Lütfen bu uygulamayı il içerisindeki tüm belediyelerde standart hale getirin. Diğer illerdeki uygulamaları emsal alarak makul ve mantıklı fiyatlar belirleyin. Kendi belediyelerimizle mahkemelik olmak istemiyoruz. Ama bunun adil bir şekilde gözden geçirilmesini bekliyoruz. Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer, geçen sene sektörün yanında olduğunuz gibi bu senede diğer illerde ki maliyetler göz önüne alınarak İzmirli turizmci ve sektörün mağdur olmamasını sağlamanızı bekliyoruz” dedi.