Rusya – Ukrayna arasındaki savaşın etkileriyle başta enerji ve gıda tarafındaki hammadde maliyetlerinin çok yüksek şekilde artması sonucunda piyasada özellikle sanayi alanında birçok sektörde ekonomik aktivitede duraksamalar baş gösterdiğini söyleyen Ekonomist-Finans Uzmanı Murat Özsoy, “Reel sektörde, sahada olan bitene baktığımızda önümüzdeki dönemde enflasyona etki edecek konu bu başlığın altında olan bitenlerde gizli” diyerek tehlikeye dikkat çekti.
HAMMADDEYİ NAKİT ALAN ÜRETİCİ, ÜRÜNÜNÜ VADELİ SATMAKTAZORLANIYOR
Reel sektörde hammadde tedariği sağlayan firmaların fiyatların daha da artacağı öngörüsüyle şu anda üreticilere yeterli miktarda satış yapmadığını, bu durumun da üretimden nihai tüketiciye ürünün ulaşım hızını yavaşlattığını açıklayan Özsoy, “Reel sektörde birçok hammadde tedarikçisi nakit satış yaparken diğer tarafta bu hammaddeye ihtiyaç duyan üretici, kendi ürettiği malı ağırlıklı olarak vadeli satış yapabiliyor. Bu vadeler de sektörel bazda değişiklikler göstermekle birlikte genelde 5-6 aylık zamana kadar uzuyor. Üretici hammaddeyi nakit alıp, ürettiği ürünü vadeli satmak konusunda giderek zorlanıyor” dedi.
NAKİT KRİZİ KAPIDA: KITLIK MI GELİYOR?
Biz Finansal Danışmanlık Kurucu Ortağı, Ekonomist-Finans Uzmanı Özsoy, “Eğer acil çözümler sunulmaz ise; yaz aylarında düğün sezonuna girerken mobilya fiyatlarında çok yüksek artışlar olacak, ev kiraları düşmeyecek, mazot ve gübre fiyat artışlarından ötürü çiftçi yeni mahsul ekemeyecek, kıtlık gündeme gelecek, tahıl fiyatları yükselecek ekmeğin fiyatı artacak, ayçiçek yağı fiyatları yüksekliğinden bahsederken yağı koyacak kavanoz bulunamayacak” uyarısında bulundu.
TİCARETTE NAKİT AKIŞ DÖNGÜLERİ ARTIRILMALI
Hammaddelerini peşin alan ancak ürünlerini vadeli atan firmaların rakiplerine kıyasla pozitif şekilde ayrıştığını ve bu durumunda sahada işletmeler arasında farklılaşmalara yol açtığını söyleyen Özsoy, “Bu nasıl oluyor ? Güçlü işletme sermayesi ile. Peki Türkiye’de reel sektördeki işletmeler, bilhassa kobiler, güçlü işletme sermaye yapılarına sahipler mi? Ne yazık ki değiller. Bu firmaların güçlü işletme sermayelerine sahip olabilmeleri nasıl mümkün olabilir? Ticaretteki nakit akış döngülerini artırmak ile mümkün olabilir. Bunun için ne gerekir? Ticari aktivitelerinin de sürekli şekilde işlemesi, yani nakit devir hızlarının yüksek olması gerekir” dedi.
İŞTE ENFLASYONUN KAYNAĞI
İşte bu noktada ekonomi yönetiminin kobilerin nakit devir hızlarını artırıcı tedbirleri gündeme alması gerektiğinin altını çizen Özsoy, “İşletmelerin hammadde alımı için nakit ödemelerini yapmalarından, üretimlerini yapıp malları sattıktan sonra alacaklarını tahsil ettikleri sürenin kısa olması gerekir. Ancak şu anda bu süre oldukça uzamış durumda. İşte önemli sıkıntı aslında burada. İşletmeler bu süreyi kısaltmak için kredi kullanma yönüne giderek finansman maliyetlerine katlanmak zorunda kalıyorlar. Bu finansman maliyetlerini de kar marjlarını belirli bir seviyede tutabilmek için ne yapacaklar? Ürün fiyatlarına yansıtacaklar. İşte size enflasyonun kaynağı. Bir de finansmana erişimde sıkıntı yaşayan firmalar var. Onlar da nakit açığına düşerek maalesef batma noktasına kadar gidebilirler” sözleriyle tehlikeye dikkat çekti.
ENFLASYON TEHDİDİ VE REEL SEKTÖRDEKİ SIKIŞMA NASIL AŞILACAK?İŞTE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Ekonomist-Finans Uzmanı Murat Özsoy, reel sektördeki sıkışmanın giderilmesi için acil destek paketi açıklanması gerektiğini vurguladı ve önerilerini şu şekilde sıraladı:
İşletme finansmanına yönelik daha geniş kapsamlı KGF destekli kredi paketi oluşturulmalı.
KDV ödemeleri ve sigorta prim ödemelerinde ileri tarihlere ertelemeler gündeme gelmeli.
KDV oranlarında sektörel bazlı, ürün bazlı indirimler yapılmalı.
Birden fazla alt sektöre dokunan ve kendisinin canlanması ile birçok alt sektörü hareketlendirecek alanlara özel uzun vadeli düşük faizli anapara ertelemeli kredi destek paketleri oluşturulmalı.
Hammadde tedariği sağlaması gereken işletmelere sırf hammadde alımında kullanılmak üzere emtia finansmanı türünde çözümler sunulmalı.