Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım Ankara'da Otonomi açılışına katlıldı. Burada bir konuşma gerçekleştiren Erdoğan vatandaştan elindeki dövizi TL'ye çevirmesini istedi.
İşte açıklamasından satır başları:
Bugün bir vatandaşımızın otomobil alması çok daha kolay. Artık kullanmak da kolaylaştı. Biz 18 bin kilometre bölünmüş yol ilave ettik. Toplam 24 bin. Bu şehirler arası yolculuğun hızı, konforunu artırdı. Ankara örneğindeki gibi 14 sene önce havalimanı var mıydı?
Türkiye'nin başkentine mi giriyorsun, farklı bir yere mi giriyorsun? Bir başkente geldiğini şimdi anlıyorsun. Milletle beraber yaptık. Siz bize güvendiniz, biz de size güvendik inandık, layık olmaya çalıştık. Ve Ankara bunu yakaladı, İstanbul yakaladı.
Niye 30 büyükşehir yaptık bundan dolayı. Git Gaziantep'e Samsun'a İzmir'e bunu görürsün her yer gelişiyor. Kayseri, Konya her yer gelişiyor. Demiryolu, karayolu, havayoluyla gelişiyor. Derdiniz aşkınız varsa bunu yaparsınız. Aşkınız var sizin birilerinin de darbe yapmak gibi bir derdi var.
İşte onlar darbe için yola çıktı. Benim milletim aşkının derdinin gereğini meydanlara çıkarak gösterdi. Siz dünyaya örneksiniz. Bunu ispat ettiniz. Ben diyorum ki yürüyeceksin millet yürüyecek arkandan sana selam getirdim Ulubatlı Hasan'dan, sen ki burçlara bayrak olacak kumaştasın; Fâtih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın.
Rabbim bu ülkeyi korusun. Son günlerde bir döviz meselesi çıkardılar. Dolar şöyle oldu böyle oldu ne olursa olsun. Sevgili milletim sizleri Allah için seviyorum. Yastık altında dövizi olanlar gelsin parasını altına, TL'ye dönüştürsün. Ne luzum var dövize değer kazandıracağız. Bu adımları atınca birilerinin oyunu bozulacak. Bunlar öncede bunu yaptı. 2007'de aynı şeyi yaptılar. Ben yine diyorum teğet geçecek.
Çanakkale Köprüsü için talipler gelmeye başladı. Olacak. Faiz noktasında da faizi düşürmekten başka çare yok diyorum yine aynı şeyi söylüyorum. Biz dünyaya bakalım. Amerika, Japonya, Avrupa'da yüksek mi biz neden 14-15-16'larda dolaşıyoruz.Yüksek faiz finans sektörünü ihya eder.
Biz,kısık sesleriz...minareleri, Sen,ezansız bırakma Allahım! Ya çağır şurda bal yapanlarını, Ya kovansız bırakma Allahım! Mahyasızdır minareler...göğü de, Kehkeşansız bırakma Allahım! Müslümanlıkla yoğrulan yurdu, Müslümansız bırakma Allahım! Bize güç ver...cihad meydanını, Pehlivansız bırakma Allahım! Kahraman bekleyen yığınlarını, Kahramansız bırakma Allah'ım! Bilelim hasma karşı koymasını, Bizi cansız bırakma Allah'ım! Yarının yollarında yılları da, Ramazansız bırakma Allah'ım! Ya dağıt kimsesiz kalan sürünü, Ya çobansız bırakma Allah'ım! Bizi sen sevgisiz,susuz,havasız; Ve vatansız bırakma Allah'ım! Müslümanlıkla yoğrulan yurdu, Müslümansız bırakma Allah'ım!' Bu duygularla hepinize sevgilerimi sunuyorum.