Eylem Tok'lu Amerika çıplak!

Ali EYCE

Eylem Tok, Türkiye'nin tanınmış yazar, şair, senarist ve yönetmenlerinden biri.

Oğlu ama bile isteye, ama bilmeden, istemeden bir trafik kazasına karıştı ve bir kişinin ölümüne neden oldu.

Türk Ceza Kanunu belli.

Yargılanmasının nedenleri belli, yargılama sonucunda alabileceği ceza, aşağı yukarı belli.

Aklımın almadığı 85 milyonluk Türkiye Cumhuriyeti’nde eşine, benzerine az rastlanır bir kaza olması.

Daha doğrusu eşine, benzerine az rastlanır bir kaza gibi hukuki süreçten geçmesi, medya sürecinden geçmesi.

Ne kadar tanınmış yazar, şair, senarist ve yönetmen olsa da Eylem Tok, sonuçta bir anne ve cezaevine girme ihtimali yüksek, cezaevinde kalma ihtimali yüksek, oğlunun bu kötü şartlara maruz kalmaması için çare aramış, bulmuş ve bulduğu çareyi kendisine, oğluna uyarlamış.

Adaletten asla kaçılmaz ama adaletten kaçabilmek için bir şansı varsa, o insanın onu kullanmaması da beklenilmez.

Yaklaşık bir çeyrek asır adliye koridorlarında gazetecilik yapmış birisi olarak, o çeyrek asırda, kendi iradesiyle gelmiş, kendi iradesiyle suçunu itiraf etmiş, kendi iradesiyle ‘Allah’ınızı severseniz hakim bey bana en yüksek cezayı verin’ diyen bir şüpheli görmedim.

Tutuklu sanık gördüm!

Eylem Tok’un önce Mısır’a, oradan da Amerika’ya gitmesinin anlamı; kanundan, adaletten kaçmaktan, oğlunu kaçırmaktan başka bir şey değildir.

Bunun da ayrıca cezası bellidir!

Aklımın almadığı iki şeyden birincisi; bizim medyamız, neden bu kadar bu olayın üstüne gitmeyi gerek gördü, neden bu kadar takip sürecinde olmayı tercih etti, bırakın Türkiye’de Amerika’da bile kaçanların peşini bırakmayıp, haber yapmayı tercih etti.

Amerika’da bugün FETO Terör Örgütü başta olmak üzere bir çok suçtan Türkiye’de araması bulunan, İnterpol tarafından da arananlar listesinde bulunanın sadece Eylem Tok ve oğlu olduğunu hiç sanmıyorum.

Adaletin ilk adımı suça ve suçluya karşı eşit mücadeleyle başlar.

Nokta.

Gelelim ikinci anlamadığım konuya.

Amerika Birleşik Devletleri’ne!

Trafik kazası şüpheli oğlu ve yazar Eylem Tok, Amerika’da bir süre rahat gezdikten sonra Amerikalı polisler tarafından kelepçe takılıp, gözaltına alınıp, cezaevine gönderildi.

Nedeni Amerika’da işledikleri bir suç değil!

Türkiye’de ölümlü bir trafik kazasına karışmaları ve kaçmaları.

Medyamızın Amerika’daki ana-oğul takibine, pardon haber takibine ayrı parantez açmama gerek yok.

Amerika’da, Türkiye’nin İnterpol aracığıyla yakalanmasını istediği, iadesini istediği sadece iki kişi mi var?

Amerika polisi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kırmızı defterine giren, terör örgütü suçundan yargılanan, cezalar alan, haklarında tutuklama kararları bulunan, yakalanırsa iade edilmesini istediği FETO üyelerini neden gözaltına alıp, iade sürecine dahil edemiyor.

Bu terör örgütleri kılık kıyafet değiştirip, saç baş değiştirip, tip değiştirip dolaşmıyorlar.

Türkiye’de hangi durumdalar ve yaşıyorlarsa, Amerika’da da aynı durumda duruyorlar ve yaşıyorlar.

Adaletin ikinci adımı suça ve suçluya karşı aynı muamele ile devam eder.

Vesselam!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.