Almanya Adalet Bakanı Christine Lambrecht de konuya ilişkin yaptığı açıklamada, cezayı savunarak, ''Cinayet çağrıları, hakaret, nefret, halk arasında kin ve nefret yayma, bunlar ifade özgürlüğünün tanımı olamaz. Bunlar kışkırtıcı, marjinalleştirici ve zarar verici olan, cezalandırılabilir tutumlardır.'' değerlendirmesinde bulundu.
Lambrecht, ceza hukukunun başladığı yerde ifade özgürlüğünün sona ermesinin internet ortamı için de geçerli olduğunu vurgulayarak, açıklamasına şöyle devam etti:
''Dijital platformlar, sayfalarında yayınlanan içerikten sorumludur. Facebook'un 'topluluk standartları' Alman hukukuna uymuyor. Kullanıcılar rahatsız edici içerikleri bildirdiğinde, bu şikayetlerin toplanması ve işlenmesi Ağ Uygulama Yasası'na uygun olmalıdır.
Suç içeriğine karşı mücadelede hiçbir şey gizli kalmamalıdır. Facebook'tan şeffaflık ve yasal gerekliliklere açık şekilde bağlı olmasını bekliyorum.'' diyerek sözlerini sonlandırdı. Cezaya Facebook'un itiraz hakkı bulunuyor.
Facebook'un her geçen gün kan kaybettiği açık bir şekilde görülmekte. Bu durum karşısında Facebook yönetimi yeni önlemler alıyor olsa bile marka değerinin düşmesi ve kullanıcıların platformdan ayrılması engellenemiyor.