KKTC Cumhurbaşkanı'nın Başbakan Özgürgün ve yardımcısı Denktaş'ı bilgilendirmeden, Rum tarafına toprak taviziyle ilgili harita sunması krize yol açtı.
Özgürgün ile Denktaş, Akıncı'ya ciddi uyarılar içeren 7 maddelik muhtıra verdi. KKTC Meclis Başkanı Sibel Siber’in de Cenevre’ye hareketinden önce Akıncı’ya “ciddi uyarılar içeren” bir mektup verdiği öğrenildi.
KKTC hükümetinin muhtırasında yer alan başlıca unsurlar şöyle:
1. Kuruluş anlaşması: Olası bir uzlaşının eşit statüde iki tarafın imzalayacağı bir kuruluş anlaşması ile ortaya çıkması
2. Karar alma: Başkanlığın eşit sürelerle dönüşüme tabi olması, Senato’da ve Temsilciler Meclisi’nde etkin katılım sağlanması, Federal Yüksek Mahkeme’nin 4 Türk ve 4 Rum yargıçtan oluşması
3. Anayasanın tadili: Federal anayasa değişikliklerinin her iki toplumda ayrı ayrı ve eş zamanlı referandumlarla halkların onayına sunulması
4. Çapraz oy: Rumların Türklere, Türklerin de Rumlara oy vermesini öngören çapraz oy konusunun taraflar arasında güven ve işbirliği ruhunun tesis edilmesiyle gelecekte ele alınması
5. İki kesimlilik: Kıbrıs Türk Kurucu Devleti’nde Kıbrıslı Türklerin sarih nüfus ve mülkiyet çoğunluğuna sahip olmaları
6. Nüfus oranları: 2016 sonunda geçerliliğini yitiren rakamlardan hareketle dörde bir oran gibi maksatlı kısıtlamalar getirilmemesi
7. Harita konusu: Toprak konusunun harita ve rakam boyutlarını ancak son aşamada ele alınabileceğine dair BM parametresi ışığında, Cenevre’de harita verilmemesi, son aşamada olunduğu kanaati oluşmuş ise öncelikle hükümetin bilgilendirilmesi ve istişare edilmesi.
BM DAYATMASI
BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Eide’nin arabuluculuğunda İsviçre’nin Cenevre kentinde Kıbrıs Türk ve Rum tarafı buluşarak sorunun çözümü için masaya oturdu. Görüşmelerde, Rum tarafı yine “Enosis” (Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanması) özlemiyle Türk tarafına kendi isteklerini dayatmaya çalıştı.
Buluşan taraflar,müzakerelerin ilk gününde “Mülkiyet” ve “Yönetim ve Güç Paylaşımı” konularınıgörüştü. Taraflar ikinci gün “Yönetim-Güç Paylaşımı”, “Avrupa Birliği” ve “Ekonomi” başlıklarını masaya yatırdı. Cenevre’deki müzakerelerin son gününde de taraflar haritalarını sundu.
Haritalar, iki tarafın harita uzmanlarının kontrollerinin ardından BM’nin çelik kasasına alınarak kilitlendi. Rum tarafı, Türk askerinin Kıbrıs’tan çekilmesini ve Türkiye’nin garantörlüğünün son bulmasını istiyor.
TOPRAK TAVİZLERİ
Rumların talepleri doğrultusunda, Güzelyurt’un çok büyük bir bölümü gidiyor. Ara bölge, Kapalı Maraş veriliyor. Kıbrıs’ın en stratejik yeri, en önemli noktası gerdanlığı Dipkarpaz federal bölge adı altında KKTC’nin mutlak egemenliğinden alınıyor ve federal yönetime yani Rumların ağırlıkta olduğu yönetime devredileceği öne sürülüyor.
ERDOĞAN'IN SÖZLERİ
Kıbrıs müzakereleri konusunda Tayyip Erdoğan şöyle konuştu: “Annan Planı’nın artık geçerliliği yok. Bire dört, yani bir dönem KKTC başkanlık yapacak, 4 dönem Rumlar başkanlık yapacak, böyle bir şey de olamaz. 1’e 2, bir dönem KKTC liderliği alacak, iki dönem Rumlar yönetimi alacak. Adil olan budur. Adil barış istiyorsak ölçüsü budur. Bunun dışında bizden kimse bir şey beklemesin dedik, bunu yetkililerine söyledik.”
TÜRK ASKERİ ASLA ÇIKMAZ
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “KKTC’nin ve Türkiye’nin bu konudaki tutumu aynıdır. Yani Türkiye’nin garantörlüğü devam eder, adada da Türk askerinin mevcudiyeti devam eder. Bu Kıbrıs Türk halkının vazgeçilmez talebidir” dedi. Çavuşoğlu, teknik konuları konuşmak üzere 18 Ocak’ta uzmanların, daha sonra bakanların bir araya geleceğini, sonuç çıkması halinde de başbakanları davet edeceklerini söyledi. Çavuşoğlu, müzakerelerin ucu açık süreç olmaması gerektiğini vurguladı.