Gaziemir'de uluslararası suç işleniyor

Asya Yaşarikiz

-Bir gece kamyonlarla gelip bir şeyler döktüler. Simsiyah sis oldu her yer; göz gözü görmedi.

-Topladığım ottan bebeğime yemek yaptım, bebeğim öldü.

- Simsiyah duman oluyor akşamları. Kapılar, camlar kapalı ama havalandırmadan mutfaktan koku geliyor, evin içinde duramıyoruz.

-Bir duman geliyor, nefes alamıyoruz geceleri.

-Son bir haftadır çok kötü burası. Yağmur yağınca nefes alamıyoruz.

-Herkes korkuyor, tehdit var, rüşvet var. Bizi sindirmeye çalışıyorlar, korku dağı sardı.

-Çoğumuz koah, troid, astım hastayız. Kocam akciğer kanseri oldu.

-2 ayda bir Dokuz Eylül Hastanesi’nde yatmam gerekiyor.

-Evinizi satın gidin diyorlar. Biz yoksul insanlarız, nasıl gidelim?

Bunlar Gaziemir Emrez Mahallesinde konuştuğum kadınların bana anlattıkları.

Geçtiğimiz hafta, fabrika önünde Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda’nın da olduğu İzmir’in Çernobili Temizlensin Komisyonu bir basın açıklaması düzenledi.

Emrez Mahalleli kadınlar da basın açıklamasındaydı. Çoğu mahallelinin korkudan bir şey yapamadığını öğrendim onlardan. Basın açıklamasına dahi gelmeye çekinenler olduğunu öğrendim.

Gaziemir’de çevreyi kirletme suçu işlenmeye devam ediyor. Halk sağlığı hiçe sayılıyor.

Arslan Avcı Kurşun Fabrikası alanına yıllar önce 3 kamyon dolusu nükleer reaktör yakıt çubuğu atığını kimler getirdi?

Suçun failleri kim? Böyle bir soruşturma dahi yok.

Özel kurşun koruma kapları içerisindeki radyoaktif atıklar bunlar.

TÜBİTAK raporlarına göre, alanda 100 bin metreküp atık var. Bu atıklar yağışlarla toprağın aşağılarına kadar indi geçen yıllarla.

Çevre Mühendisi Doç. Dr. Enver Yaser Küçükgül’ün basın açıklamasında dile getirdiği şuydu; “Radyoaktif madde olan yerde, radyoaktif olmayan maddeler, belli bir süre radyasyona maruz kalarak radyoaktif hale gelir.”

Bilim insanlarına göre dünyada radyoaktif maddelerin arıtımı diye bir şey yok. Bunların koruma altına alınması için bir takım teknikler var. Bu tekniklerin tümü çok pahalı. Betondan, çelikten kasalarda, oldukları yerde saklanıyorlar. Bu tekniklerin hiçbirisinde de kepçeyle, dozerle toprağı kazıp, atıkları başka bir yere götürmek gibi bir işlem yok.

Oysa biz alandayken bile kazmalarla toprakta çalışılıyordu.

Radyoaktik atık bulunan toprağı bir güzel havalandıra havalandıra bir şeyler yapıyorlar!

Kazma sırasında nasıl bir kirlilik çıkıyor, kimsenin bilgisi yok.

Gaziemir’de suç işleniyor? Hem de uluslararası bir şuç.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.